Kuran-ı Kerimde Bakara suresi 125.ayette Yüce ALLAH Kabe için ”beytim” yani evim tabirini kullanmaktadır. Buradan da Kabe'ye beytullah ” denilebileceği anlaşılmaktadır. Camilerde beytullah'ın yeryüzündeki şubeleridir.
Yine Bakara suresinin 114.ayetinde ALLAH'ın mescitleri içinde, ALLAH'ın isminin anılmasını men eden ve ve o mescitlerin harap olmasına çalışandan daha zalim kim vardır.
İşte o zalimler yokmu, onların bu mescitlere korka korka girmekten başka hakları yoktur.
Bunları yapan o zalimlere ,dünyada büyük felaket ve mahrumiyet, ahirette büyük azap vardır”
Camiler yeryüzünde insanların Yüce ALLAH'a en yakın oldukları mekanlardır. Müminler için çok büyük önem arz eder ve müminler camiye gitmeden önce, ALLAH'ın huzuruna çıkacakları bilinci ile gerekli temizliklerini yaptıktan sonra en güzel elbiselerini giyerek camilere koşar ve huşu içinde kulluk görevlerini yerine getirirler.
Camiler müminler için, evlerinden daha önemlidir çünkü evlerimiz geçici dünyadaki konaklarımız, Camiler ise Allah'ın yeryüzündeki evi olduğundan öncelik arz eder.
Camiye girmenin, içinde bulunmanın ve camiden çıkmanın bir adabı vardır ve Camiye saygının şanlı ecdadımız ve İSLAM kültüründe ki yeri bambaşkadır.
Şanlı ecdadımız bu konuda çok büyük hassasiyet göstermiş ve günümüze kadar ulaşan çok değerli eserler bırakmışlardır.
Bunlardan biri olan ve Diyarbakır'ın Sur ilçesinde bulunan,1516-1520 döneminde Diyarbakır valisi Bıyıklı Mehmet Paşa tarafından yaptırılan ve Diyarbakır'daki ilk Osmanlı eseri olan Kurşunlu camisine, kısa bir süre önce teröristlerce uzun namlulu silahlarla ateş açılmış, saldırıda caminin kapı duvar ve camları zarar görmüştü.
Hani bir atasözü vardır. ”Eceli gelen köpek ,cami duvarına işermiş” sanki yukarıda bahsettiğim olay için söylenmiş ve tam yerine oturmuş bir atasözüdür.
Marksist Leninist bir yapının zehirlenmiş, uyuşmuş ,aklını kiraya vermiş, zavallı, çaresiz, biçare elemanları,
Yüce ALLAH'ın korumasında olan İSLAM dinine zarar verebileceklerini zanneden, zavallı akıl yoksunları,
Kime savaş açtıklarını bilmeyecek kadar kirlenmiş ,zehirlenmiş, insanlıklarını kaybetmiş zavallılar.
Geçmişte de bu zihniyet İSLAM'a savaş açtıklarını zannetmiş, kararmış ,uyuşmuş, zehirlenmiş beyinleri ,karamış kalpleriyle, ağızlarından salyalar akıtarak galip geleceklerini,
Bu yüce dini ve inananlarını yok edeceklerini zannetmişler ama sonları hep hüsran olmuştur.
Günümüzde ve gelecekte de ,Geçmişte aynı zihniyette oldukları zümrelerin, yaşadıkları hüsran ve gazaplardan ders almayanların akıbetleri aynı olacaktır.
Çünkü bu yüce dinin sahibi Yüce ALLAH'tır.
Ve bu dini korumak içinde kimsenin yardımına ihtiyacı yoktur.
Bizler ancak bu dine hizmet etmekle kendimiz şereflenir ve onurlanırız.