Anne-kız ilişkileri dengenin en zor bulunduğu ilişkilerdendir. İki insanın birbiri ile en çok didiştiği ve bir taraftan da en iyi anlaştığı ikili diyaloglar barındırır. Aslında bakılırsa kız bilir ne olursa olsun anneye nazının geçtiğini, kimsenin katlanamayacağı hareketlerine annenin katlanacağını…
Aslında büyüdükçe ona benzediğimi fark ediyorum. Sevmediğim davranışlarını bile kapsayarak bütünüyle ‘annem' gibi oluyorum. Yaş aldıkça hayatta, çizgilerim arttıkça yüzümde ilk nefes almaya başladığım andan itibaren kollarında büyüdüğüm kadın oluyorum. Her kadın annesi gibi olmak ister mi bilmiyorum ama ben annem gibi bir anne, onun gibi güçlü bir kadın olmak istiyorum. Hayatta duruşu, savaşından hiç vazgeçmeden direnişi, uzaklarda olsak bile aklından hiç düşmeyen iki kızı… Şöyle bahsedebilirim size; iki farklı kuşak çatışmasının içinde birbirini yiyen bir ikili ama aslında bir tarafın yaşından büyük yaşama arzusu bir tarafında hiç büyümeyen içinde ki çocuk oturup iki fincan kahve eşliğinde sohbetin güzel köşesini oluşturması… Biz iki yakın arkadaş, sırdaş olmayı başarabilenlerdeniz. Ve ben şanslı bir çocuğum ki ailem tarafından hayatta ilerleyeceğim yolları seçmekte hep özgür bırakıldım. O yolların sonu çıkmaz olsa da desteklendim ve o yoldan geri dönüp yeni yerlere ilerlemem için fırsatlarım mevcuttu.
Arkamda ki en büyük destekçim annem! Bir şekilde ailede ki o sorunlu konuların içinden pürüzsüz çıkmayı başarabilir o! Ben ne zaman kaybolsam içimin karanlıklarında; bir ışık olur önüme, umudum olur, yol olur… Uzaklardan bir el uzanır hep hisseder bir şekilde… Sesimin tonu değişse fark eder. Aramaktan kaçtığımda anlar bir derdimden aramadığımı anlamasın, üzülmesin diye uzak durduğumu… Sesinin ilaç olduğu, elinin merhem olduğu kadın! Varlığın ömrümde en güzel armağan bana. Öfkeli olduğum anlarda sana saldırmam seni sevmemek değil… Bir şeye kızınca yanında ne varsa kırıp dökersin ya onun gibi bir şey… Ruhunun yakınlığından seni kırıp dökmem… Ne kadar yükseltsem de sesimi sana, bana olan kızgınlıklarının süresi uzamaz bilirim. Yakınımda durduğundan, hayatın koşturmasında kime kızdıysam, evim bildiğim o kalbe geldiğimde bütün hırsımı dökmem. Sense bir an olsun bıkmadan bütün dikenlerimi ellerin kanaya kanaya topladın. Bu hayatta tutunmaya senin bedeninde başladım ben güzel kadın, hanende büyüyen yaş ne kadar çoğalsa da baktığında içimde ormanlar büyüyor benim. Sen güzel kadın, senin kadar dik durabilmek bizim tek arzumuz. Şans senin kızın olarak nefes aldığımız gündür bize.
Annelerimizi zamanımız varken, kırmadan, incitmeden, eksiltmeden sevmeliyiz. Seni seviyorum” larımızı ertelemeden söylemeliyiz. Bu arada seni seviyorum…
Benim hayata bedeninde tutunmaya başladığım kadın, o bedenden ayrıldıktan sonra da yine elleriyle bir şekilde yollarımı seçebildim. Bugün senin doğum günün ve sen iyi ki benim annem oldun!
O gün işte bugün, tam 56 yıllık sen 24 yılı ben
Pelin Ukkaş
Yorumlar