Ey fakir,
Ellerini açıp Allah'a dua edersin
Bu dünya için istemediğini bırakmazsın da
Sen bu topraklar üzerinde rahatça gezip tozarken
Bu vatan için bedel ödeyenleri düşünmez misin?
İyi bir ev istersin de dağda yerde yatan Yiğitleri düşünmez misin?
İyi bir eş istersin de eşine hasret savaşan cengâverleri düşünmez misin?
İyi bir evlat istersin de gözünü tetikten ayıramayıp evladının fotoğrafına dahi bakamayan Aslanları düşünmez misin?
İyi bir gelecek istersin de vatanı için geleceğinden vazgeçen Askerimizi mi unutursun
Yarına planlar kurarsın da şehadet haberi gelen acı dolu evleri umursamaz mısın?
Hala utanmadan, hayâ etmeden ellerini kaldırıp Mevla'dan kendine mi isteyeceksin?
*
Al bayrağın gölgesinde yaşadığın bu vatan olmasa hiç düşündün mü ne halde olurdun?
Bugün memleketinde rahatça gezebiliyorsun
Göynük'e gidip Akşemsettin hz. Türbesinde dua edebiliyorsun
Oradan çıkıp Zafer kulesinde fotoğraf çektirebiliyorsun
Abant'ta şamyel ile kayak yapabiliyorsun
Her rahatlığa sahipsin de Vatanını, Milletini, Kahraman Ordunu, Şehitlerini unutup kendine mi dua ediyorsun?
Sonra Kuleden inerken İkindi namazını gazi Süleyman Paşa camiinde eda etmeye giden Şehidimin babası Saim amcamın yüzüne nasıl bakarsın, yanından nasıl gelip geçersin.
*
Toprağı döşek, taşları yastık yapan kahraman ordumuza dua etmeyeceksen
Evladının yolunu gözlediği, eşinin hasretle beklediği savaştaki askerim için yalvarmayacaksan
Kınalı elleri ile çıktığı memleketine omuzlar üzerinde, al bayrakla, şehadet kaftanı giyip dönen şehidime Rabbimden rahmet dilemeyeceksen
Ulusumuzun Beka mücadelesini kazanması için Allah a yakarmayacaksan
Ordumuzun muzaffer olması için hain kalleşlere İla Cehenneme Zümera diyemeyeceksen
İndir o kahrolası ellerini duadan
Ne farkın kaldı en büyük hayali Metrobüse binmek olan Ajda Pekkan dan.