Cumartesi, Pazar'a bağlanmak üzereydi.

Elazığ'da oynanacak olan, BB Erzurumspor Boluspor karşılaşmasına daha on altı saat vardı.

Saat 00.00 sularıydı.

Tweet'leri yazıyor peşi sıra gönderiyordum..

"Dokuz eksik avantaja dönüşebilir.

Bu da teknik heyetten ziyade, oynama fırsatı bulan futbolcuların mental olgunluğuna bağlı"

Sonra;

"Zor bir deplasmana eksik bir kadro ile gidiliyor.

Maçı oyuncular değil, karakterli futbolcular kazanır" diye bi öngörü paylaşıyordum.

Ardından İrfan Başaran'a ithafen..

"İrfan oyun olarak senden alacaklıyız.! haydi kardeşim Erzurum karşılaşmasında başarabilir, takım borçlarını ödeyebilirsin" diye gaz veriyordum.

O kadar eksiğe rağmen yeniliriz gibi bir düşünce hiç aklıma düşmedi.

Karşılaşma başladığı andan itibaren yüreğime oturacak bir pozisyon görmedim.

Daha ilk yarım saatte şans ve beceriklilik Boluspor'dan yana iyi saatte olsalardı; maç dört beş olurdu.

Maç bitti.

Boluspor kazandı.

Hafta arası kupa moralli Boluspor hak ederek kazandı.

Dokuz eksikle ve üstelik ilk on birde forma alan futbolcuların sakatlığına rağmen.

Mustafa Durak ve Akabuze Bentley'in kaçırdıkları da ayrı bi çetele tutmak lazım.

Sahada oynayan futbolcu kardeşlerimize baktığımız zaman herkes elinden gelenin üstünde işler yaptı.

Teknik Direktör Fuat Çapa'nın beraberliğe razı olmadığı,

Hem maç öncesi konuşmalarından hem de takımın iştahından belli oluyordu.

Kazanmak için neler yapılması gerektiğini maçtan önce futbolculara çok iyi anlatmış.

Orta sahamız çok canlı, paylaşımlı ve agresif bir oyun sergiledi.

Çok ve çabuk hata yapmadan bastılar.

Kast ettiğim ve görmek istediğim futbol anlayışı BB Erzurumspor karşılaşmasında ortaya çıktı diyebilirim.

Sol tarafımız, Akabuze'nin de katkısı ile müthiş çalıştı.

Akabuze Bentley kim ne derse desin maçın kilit ve belirleyici adamı oldu.

Herkes iyiydi ama o taktik oyunu çok iyi oynadı.

Akabuze, Mansaly Boubacar'a oynadı ve onu oyundan düşürünceye kadar peşini bırakmadı.

Caner ve Mustafa sol kulvarı çok iyi kullandılar.

Pedro ve Renato kusursuzdular. Pedro bu takıma büyük katma değer katıyor.

Rydell Poepon tam bir kaptan hüviyeti ile sahadaydı.

Çok karakterli bir oyun sergiledi. Sadece golde değil, her yerde o vardı.

Melih çok çalıştı ve ek görevleri gereği çok yoruldu.

Göksu, fiziği güçlü rakiplerine karşı arı gibiydi.

Burak Asan, her takıma lazım bi oyuncu.

Piştiğinde çok iyi olacak; şimdilik rafadan yumurta gibi ama futbolu iştahlı.

Umut Meraş ve Furkan Şeker; gerçek profesyoneller.

Oyuna girdikten sonra görev mevkilerini kimse yadırgamasın. Dokuz eksikle gayet normal ve modern futbolda bunlar artık olağan işler haline geldi.

Mustafa Durak ile Umut Meraş ve Melih Okutan ile Furkan Şeker değişiklikleri, kolay bakışla acaba sorularını yanına alsa da..

Fuat Çapa ve ekibi üç puanı iki golle cebine koymasını bildi.

Merkez TV de, Sporun Merkezi programında; Andrea Santos'u mecazen sağ bek yaptığımı duyan.!!

Fuat Çapa Hoca'nın, iki bekten iki açık çıkardığını gören..!

İgor Tudor'un,

Hemen akşamında, Bursaspor karşısında bu tarz bir çılgınlık yapacağını hiç düşünmemiştim.

Fuat Çapa galipken, iki ofans elemanı çıkardı ve oyuna giren iki beki sağ ve sol kanatta oynattı.

İgor Tudor, beklerini çıkarıp ofans oyuncu almayı mağlupken yaptı..

Tarih yazanın, aslında İgor Tudor değil..

Melih Okutan'ın yerine Furkan Şeker'i ve Mustafa Durak'ın yerine Umut Meraş'ı oynatan Fuat Çapa'dır.

Ayrıca Andrea Santos'u mecazen de olsa sağ bek oynatan zat'ımı da ezber bozan olarak bir kenara koyalım mı izninizle..

O diil de..!

İrfan Başaran;

"Değmesin Yağlı Boya" diyecek kadar müthiş bir frikik golü attı.

Onun adına çok sevindim.

Bi yazı yazmıştım ona dair "o havanı yerim senin" diyerekten.

Düşündüm de.

Böylesi harika goller attıkları için…

Gençler havalı oluyor dedim kendi kendime.!