Sağlıklı bir araştırma yapmak,asgari bir hatayla,her zaman doğru olandır.Şahsım olarak şikayet etme kültürüm hiç olmadı.Hep insanların ağırda gelse;söylemlerim hep yüzlerine karşı oldu.Sayın Belediye Başkanımızın Bolu köylerinin adlarının nereden geldiğinin araştırılması gerektiği ve hatta şahsınca Bolu'muzun lojistik üstü olduğunu söylemesi,benim Osmanlı devlet arşivlerinde karşılaştığım,Ereğli liman üzerinden kadırga ve gemi sanayii için kereste nakli,atlı süvari birliği desteği,katırlar vs gibi konularda zaten Bolu'muzun önplanda olduğunu hatırlattı.Bolu Kültür hayatına,gerek kurdukları işletmelerle,gerekse örnek yaşantılarıyla aşmış insanlarımızla da,yön vermek çok önemli bir adımdı.Emin Barın bir Bolu sevdalısıydı.İzzet Baysal'da,Ahmet Baysal'da,Biz Bolu'da yaşayanlardan fazlasıyla Bolumuzu düşündüler,bu yolda şu an Orhan Uçar'da fazlasıyla bizi bizden düşünmekte.Muzaffer Işın'la ilgili bir müzayedeevinden Kadıköy'de karşılaştığım bir fotoğrafda beni fazlasıyla düşündürdü.Bir kare bile,çok şeyi ifade edebildiğini ispatlarcasına çıkageldi.Borular döşenirken başından ayrılmayan,işini takip eden bir başkan.Düne kadar eleştirdiğimde oldu başkanı.Şehrin tarihi tüm dokusunu yıkıp mahvetti diye.Şimdi ortaya çıkan tabloya baktığımda,bazen düşüncelerimizde de,aceleci davrandığımıza tanık oluyorum.Hatalarıyla,günahlarıyla hepimiz bir yolun yolcusu değilmiydik?Bir sevda masalı.Eksik sevgimiz.Bir şehre bekleneni verememek.Burhan Çelik'in fabrikasında müdürü Veysel ya da(Şevket)yanlış hatırlamak istemem.Bolu'daki sanayicilere bakın hep yabancı demişti.Bende isimler sayarak bu görüşüne katılmıştım.Sözel bir millet olmamız olsa gerek hep konuşuruz.Anlamadan,gerçek olup olmadığını bilmeden.Narven, Hilton Bolu, Ali Yaman'ın yapmakta olduğu 85 yataklı otel, Organize Sanayiimizdüne kadar Filiz ve Arçelik ile anılan Bolu,şu an geldiği nokta da,hiçte azımsanmayacak yol aldığının farkında olsa gerek.Allah'ın lütfu olan doğa,turizm odaklı konaklamatermal tesisler.Eğitim konusunda İzzet Baysal Vakfıokullarımız, sağlık tesislerimiz.Şimdi sıra insana yatırımda.Hizmet adamlarına çok büyük roller düşmekte.Geleceğe taşıyacağımız Bolu nasıl olmalı? Her yönüyle tartışalım ve doğru yolu bulalım.

TERÖR

Halkımızı yılgınlığa düşürmek.Korku imparatorluğu kurmak.Sahnelenen oyunda,rollerini kapmış hainsel döngüden vazgeçmeyen aymazlar.‘TERÖRE DUR DİYELİM' Afişleri bile bizi aydınlatmamış.Bu coğrafyada oynanan oyunlar hep aynı.Şekil değiştirse dahi oyunlar senaryolar hep aynı.Buna çanak tutan eşbaşkanlar,milletvekilleri,yerel yönetimdekiler,başkanlar,halk.Cahilliklerini kullananlar,onları dışlanmış gibi değersiz aşağılanmış gösteren şerefsizler ordusu.Güneydoğu'yu bir gezin.Devletin ve hükümetlerin sıcak elini,yapılan yatırımları,hastaneleri,yol,tünel gözlerinizle görünüz.Burada oynanan oyunun ana nedeni devlet kurmakta değil.Ülke bekası için baktığımızda hep kan kan ve gözyaşı.Ağlayan analar,şehit olan insanlarımız,gözüyaşlı eş ve çocuklar.Yıkılan,yakılan okular,hastaneler,camiiler.Kazılan hendekler,açılan çukurlar.Peki amaç ne amaç.Ne yapmak istiyorsunuz? Ne? İşte yanıtı beklenen soru bu.Bizi asla ve asla bu Ortadoğu çukuruna sürükleyemeyecekler.Biz bize,kardeşçe her şeyi aşabilecek bir yapıya sahibiz.Yunus'un dediği gibi cennet cennet dedikleri.3-5 huri.İsteyene ver onları bana seni gerek seni.Bize Allah yeter.Biz inananlardanız,onlarsa inanmayan şeytanlaşmışlardan.Kalın sağlıcakla…