Bodrum’da kimler mi var.
Kimler yok ki!
Beş mağlubiyetli, Horoz’lar,
Dört mağlubiyetli, Gençler,
Üç mağlubiyetli, Dadaş’lar var.
Dört aylık kısa dönem askerliğimi yapmış, o zamanki adıyla 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramında Tugay’ın Jimnastik takımında yer almış biri olarak Denizli benim için mühim bir şehirdir.
Gençlerbirliği takımını da rahmetli İlhan Cavcav’ı yad ederek izlerim.
Dadaş’ları dememe gerek yok; kıtlama şekerle ilk çay içtiğim şehirdir.
Hakikaten üzücü bir durum..
Bu üç şehir; şimdilerde mecazen ligin bodrum katında ikamet etmekteler.
XXX
TFF 1. Ligin duplex katında Eyüpspor,
Hemen altında 18. Katta; uzun yıllar Bodrum’da yaşamış, Bodrumspor,
Bi alt katında ise; Keçiören oturmakta..
Köroğlu’nun Boluspor’u, Tarzan’ların bi üstünde lig apartmanının 16. Katında şezlonguna uzanmış yatıyor.
Hazır Bodrum’a gitmişken bi uzanayım, hazır güneş var bi yanayıma yatmasaydı..
Ayaklarını Bodruma salıyor, fikstür manasında Bodrumspor’u bi alt kata alıyor olacaktı.
Şimdi Bodrum;
İki kat üstünde uzanmış mışıl mışıl uyuyor.
XXX
O diil de..
Bodrum iyi bir takım ve bulunduğu yeri sonuna kadar hak ediyor.
D.Boluspor karşısında Bodrumspor’u beğendim.
Hücumda çoğalan, kontra atak oyununa uygun, bilhassa defans arkasına atılan toplara perma duran oyunculara sahip.
Rakip ceza sahası içine atak ve akan oyunda bile çok oyuncu ile gelen Bodrumspor; inanılmaz paylaşımcı bir takım.
Ceza sahası için ben atayım değil nasıl atarımın hesabını yapan mental olarak buna hazır tevazulu oyuncuları var.
XXX
Boluspor, Sait Karafırtınalar’ın dillendirdiği üzere duran bir toptan kalesinde golü gördü.
Rakibin stoperi Süleyman Özdamar, kale çizgisi kıyısında ayağının baş parmağı ile Gümbet koyuna golü yazarken,
Ozan Papaker ceza sahası dışına şezlongunu açmış yayın hemen kenarında güneşleniyordu.
Süleyman kim? stoper..
Peki Ozan kim? Santrafor..
Bu basit denklem ve paylaşım bilgisinde; Ozan’ı mevzuyu dışarıda izlemeye iten ne.?
Bu kimin zaafı..
Bu çok basit futbol faciasını kime yazalım.
Süleyman’ı boş bırakan unutan, tembihleri pas geçen Ozan’a mı?
Yoksa!!!
- “Duran toplardan etkili olacaklarını biliyorduk” öngörü sahibi hocaya mı yazalım.
Kimse kusura bakmasın be sahadaki oyuncuya yazarım..
Sait Hoca güzel ve kibar adam; mevzuyu oyuncuya değil duran toplara bağlamış..
XXX
Ama sonuçta bu bi takım oyunu…
Atılan korner ve devamı karambolde ceza sahası içinde iştahlı yedi Bodrumlu oyuncu vardı.
Onlar ceza sahası içinde çoğalırken; velhasıl çizgide bir eksik kaldık.
Ve Fakat..
Boluspor defansı kolay gol yiyen bir takım değil.
Stoperler, bekler ve önlerindeki Tugay Kaçar ile uyumlu bir defans bloğu oluşturuyorlar.
Nitekim bu Bodrum,
Yeni Malatya’yı, Keçiörengücü’nü, Adanaspor’u üçlemiş bir takım.
Yine yeni yeniden;
Lig lideri Eyüp’ü yine üşenmemiş üçlemiş, Sakaryaspor’u da beşlemiş bir takıma sahasında rakipsiniz.
XXX
Melih Okutan’ı diyorum sahada kaldığı müddetçe ne yaptı.
Nerede ise iki yüzde yüz golü atamadı.
Gitti geri gelemedi, tercih hataları yaptı.
Tabii girdiği gibi çıkmalıydı; hoca sanırım kıyamadı.
Ama Melih sende bi kendine gel artık.
Bolu’nun seni sevdiğini, pamuklara sardığını biliyoruz.
Sen de takımını sev ve neyin eksikse onun üzerine git.
Oyuna sonradan girip 25-30 dakika sonra oyundan alınmak iyi bir şey değil.
Bu hocanın değil, senin marifetinle doğru orantılı olduğunu gör.
- “Range Rover Melih” yazımdan bu yana devamlı geriye gidiyorsun.
Önce bunu bi gör.!!!
XXX
Hakem galiba bi penaltımızı vermedi ve takdir haklarını rakibe verdi.
Gökhan Karadeniz ve Arda Köksal’a çok geçmiş olsun.
Talihsiz bir gündü.
Bodrum’un 26-27 derecelik sıcak ve nemli havası öğlen öğlen bizim çocukları fena sarsmış ve etkilemiş olmalı.
Kaybedilen bir şey kanımca.
Ama dersler çıkarılacak; bu maça ve Başkan Savaş’ın basın açıklamasına dair çok mevzular var.