Türk futbolu artık zor bir dönemden geçmekte, borçlar, bütün ligleri ve takımların sırtında daha da büyük bir yük olmaya başladı. Sonuç olarak kulüpler mecburen alt yapılarına dönüş yapmaya başladı.

Ama, aması ne dersen; alt yapıda çok moda olan profesyonellik, oda olsun buda oluversin söylemleri ile devam ediyor. A takıma çıkmak profesyonellik sayılsa da sadece bir imza. Çocuklar bir imza ile hayallerine kavuşuyor ama yetersizliğini bilmemek ve görevimi yaptım anlayışı ile dolu hoca ve hocalar profili.

Bolusporumuzda 1994'lü Emre Kılınç, 1995'li Umut Meraş'tan sonra kendi tırnakları ile kazıyarak gelen bir gencin öyküsü, 1998'li Mutlu Güler.

1998 yılında şahin ve İfakat Güler'in Büşra isimli kız çocuğundan sonra bir erkek çocukları olunca ismini Mutlu olarak koydular. Akpınar Mahallesinin sokak aralarında top oynayan bu çocuk Belediyespor futbol okulunda futbola başlar. Çelimsiz, bu çocuk topa yatkınlığı ile Boluspor antrenörü Yılmaz hocanın dikkatini çekmesi ile birlikte Boluspor yolunu tutar.

Sevimli ufak tefek çocuk, bütün hocaları tarafından çok sevilir.

U13-U14'te İlker Yılmaz, U15'te Bülent Biçer, U16-U17'de Hasan Tosun, U19'da Yılmaz Özen, U21'de Fatih Ateş ile toplamda 227 maç, 70 gol, sayısız asistle ve bir gün A takım antrenmanına çağrılır ve daha da çok çalışmaya devam eder. A takımdaki çalışkanlığı ile efendiliği zekası ve tekniği ile okey verilerek profesyonelliğe davet edilir.

Şans bulduğu Fenerbahçe hazırlık maçında ilk golünü atarak tribünleri sevince boğar. Arkasından hiç alışık olmadığı ve oynadığı sol bekte Van Belediyespor maçında 1 gol ve 1 asist ile Spor Toto 1.ligdeki ilk maçında ise 1 asistle alt yapıdaki yüksek istatistiklerine devam eder. O tamamen bir azmin bir hırsın en iyi örneği…

Boluspor, alt yapıdan çıkardığı gerçek profesyonellerden birini daha kazandı. Emre Kılınç, Umut Meraş'tan sonra isminden en kıza zamanda daha da söz ettirecek. Yolun açık olsun Mutlu…