Sayın hocam, son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim

Bu kulüp ikinci Lig'e düşeli 25 sene oldu

Düştüğümüzde takımın başında Şenol Güneş vardı

Biz Şenol hocanın ismini!

Hiç unutmadık.

25 sene sonra Bolusporumuzu Süper Lig'e taşıyın sizin de isminizi hiç unutmayalım.

*

Giresun deplasmanı öncesi sizi ve takımınızı Bolu Gazeteciler Cemiyeti olarak ziyarete geldik

Sizin ve futbolcularınızın ziyaretten memnuniyeti gözlerinden okunuyordu, ha keza aynı memnuniyet bizde de vardı

Yıllar önce Diyarbakırspor'u Süper Lig'e taşıyan Coşkun Demirbakan hocaya bir röportajında sormuşlardı nasıl başardınız” diye

Coşkun hoca, kendisinin çok bir şey yapmadığını, tüm şehir olarak inandıklarını, birlik beraberlik içinde olduklarını ve başarının geldiğini söylemişti

Sayın hocam, bizim gibi küçük şehir takımlarında başarı tek yumruk olabilmeyle gelir.

Yönetim, teknik heyet ve futbolcularınız arasındaki uyum gerçekten güzel ama yetmez

Bu şehrin idarecilerini, STK'larını, mülki idari amirlerini de bu uyumun içine katmalısınız

Maalesef Türkiye'de futbol adına başarı sadece yeşil zeminde iyi pas yapmayla, iyi taktik vermeyle olmuyor.

Basınından taraftarına, idarecisinden STK'sına, Belediyesinden garnizonuna, Vekiline hepimiz aynı sahanın etrafında toplanmalıyız, bunun için ziyaretler çalışmalar yapmalısınız

Bu çalışmalar tribüne de yansıyacaktır, hani dolmadığından sitem ettiğimiz tribünlere.

*

Karabükspor'un Süper Lig'e çıktığı sene yaptıklarını örnek almalıyız

Sezon içerisinde zaman zaman tüm futbolcuları toplayıp ilin lokomotifi olan DEMİR ÇELİK fabrikasına götürmüşler, eli yüzü siyah demir çelik çalışanlarını ziyaret ettirmişler. Kendilerini her hafta desteklemeye gelen seyircisinin maç için verdikleri parayı nasıl kazandıklarını görmek futbolculara ayrı bir motivasyon kaynağı olmuş.

Hocam, bu motivasyonu prolisans falan sağlamıyor.

Sizde ara sıra cuma namazına futbolcularınızı alıp SANAYİ camiine gelin, esnaf ziyareti yapın.

Bolunun lokomotifi ARÇELİK fabrikasına gidin.

Tribünlerin en ateşli taraftarı olan LİSELİLERİ okullarında ziyaret edin, üniversite ile ortak çalışmalar yapalım, zamanında komando tugayından askerlerle tribünleri doldurduğumuz olmuştu, onların ilgisini çekmeye çalışalım

Necip başkanın maddi olarak en büyük destekçisi olan CADDE esnafının sizi yakından tanıması demek tribünde bir o kadar heyecanlı taraftar demektir.

Unutmayın ki halkından kopuk takım evinde deplasmanda oynadığından daha çok zorluk çekiyor

Geçen senelerde aynı kopukluk bize deplasmanlarda galibiyet evimizde yenilgi olarak dönmüştü.

Hocam, milyon nüfuslu Sakarya ve Kocaeli 3. Ligdeyken yüz bin nüfuslu Bolusporumuzun Süper Lig'i nasıl zorladığını merak ettiniz mi hiç?

Çünkü bu şehrin spor tarihi milattan önceye dayanır, Anadolu'da tek Stadion bu şehirde vardır, belki top oynamıyorlardı ama milat ile aynı zamanda bu şehirde spor yapılıyordu, bunu futbolcularınıza anlatmanızı umarım.

*

Ziyarete geldiğimizde kulüp önündeki süper lüx araçları gördüm, hakkınızdır kazanıyorsunuz elbette bineceksiniz ama unutmayın ki tribündeki destekçilerinizin bir çoğunun bisikleti bile yok, lütfen bunu göz ardı etmeyin.

Teknik taktik kondisyon gibi, saha dışı bu faktörlerde bir o kadar başarınıza etkilidir.

En başta dediğim gibi, bu kulübün düşerken başında olan hoca sonrasında dünya üçüncüsü oldu şuan şampiyonlar liginde boy gösteriyor.

Düşünün birde takımı Süper Lig'e taşıyan hoca olarak sizin nasıl bir kariyeriniz olacağını…