Futbolu yazmak içimden gelmiyor.

Dışımdan gelen seslere kulak vermeyi düşünüyorum.

Evvelâ!

Bir teknik direktör şehirden büyük olmamalı.

Büyük laflar etmemeli..

Bunun yararı olmaz, küçük küçük büyüyen zararları olur.

Bir teknik adam!

Takımdan ve oyundan büyük olabilir.

Ama..

Sonuçtan ve skordan asla büyük olamaz.

Bu yanılgıya düşenler de,maalesef büyük konuşmayı sever olurlar.

Kocaman konuşan, koskocaman oldukları yanılgısını taşıyan çok hoca tanıyorum.

XXX

Adana Demirspor Teknik Direktörü Ümit Özat,

“İlk yarı 7-1 ya da 7-0 içeri girebileceğimiz bir maçtı”

Bu nedir ya!!

Böylesi demeçlere, üstenci laflara insani reflekslerim gereği öfkeleniyorum

Güneyden, sıcak yerlerden böylesi ıscak cümleler, boğazımda gıcık yapıyor.

Suyla falan da geçmiyor; mealen, yutkunuyorum

Köroğlu Diyarı, Küçük Şehrin Büyük Öyküsü, Tabiatın Kalbi Bolu ve Yarenler Şehri böylesi sözlere gücenmeli..

Tepki vermeli, kol kırılmışsa da yen içinde kalmalı.

XXX

E hocam! Anlat bakalım?

Soyunma odasına 7-1 ya da 7-0 girebileceğin bir maçtı da!!

Devre arasındaki çeyrek yarım saatlik arada futbolcularına ne anlattın.

“İlk yarı saydım yedi gol kaçırdınız..İkinci yarı bunu telafi etmeli ve gösterdiğim şu taktikle skoru açık ara lehimize çevirin mi dediniz!”

Olmadı di mi! Sizi dinleyen olmadı ve maç karşılıklı atılan birer golle berabere sona erdi.

Öyle ebelik yok.

Futbol bu!

Kimi oynar kazanır, kimi oynamadan!

Sahanın dışında, cümlelerle oynamanın kimseye bir yararı olmaz.

Ama haddini aşan kelamlar insanları yaralar.

Ben yaralı yaralı yazıyorum.

Bu yara ancak Adana Demirspor'u sahamızda yendiğimiz, üç puanı aldığımız zaman kapanır.

Ve elbette takımın başında Ümit Özat varsa.

XXX

Şehirden büyük, marka teknik direktörlere mesafeliyim.

Benim kriterim bu!

Bir teknik direktör, ya şehrine aşık olacak.

Ya renklerine!

Ya da armasınasaygılı olacak.

Ben profesyonelim, ileri geri konuşurum ile olmaz.

Bolu şehrindenbir yazar'da

“Futbol elma dersem çık, armut dersem çıkma oyunu değildir” diye yazarsa..

Cevap veremezsin Ümit Özat..

İşin içinde,

Yedi bir, yedi sıfır palavrasını bırakıp, maçın sonunda berabere kalınca mahcup olmak da var.

O zaman!!!

Var'a Yok'a konuşmayacaksın.

Kendine pay ve sonuca kılıf uydurmak bahanesi ile…

“Her maç 3-0, 5-0 kazanalım gibi bir algı var.Öyle olmuyor bu işler” demeyeceksin”

XXX

Şimdi?

Evinde neden iki puan bıraktığınıfutbol alemine anlatmalı, yönetimine hesap mahiyetinde bir rapor vermelisin..

Ha! Bu arada…

Boluspor bu beraberliği hak etti mi.

Anasının ak sütü gibi hak etti.

İyi mi oynadı.

Yooo!

Ve Fakat..

Bu bir takım oyunu.

Kim sebep oldu ve haneye bir puanı koymuşsa…

Gözlerinden öpüyorum.

XXX

Boluspor geçen yıl burnundan kıl aldırmayan teknik adamlarla çalıştı.

Marka değeri yüksek; zamanında yanına yanaşılamayan takım üstü, şehir üstü teknik adamlar geldi geçti bu camiadan.

Bilinmedik yanları, ayına kalmadı belli oldu.

Giray Bulak ve Osman Özköylü'den bahsediyorum.

Takım nerede ise küme düşüyordu.

Bilinmeyen sesi soluğu çıkmayan; ismi cismi çok bilinmeyen adamlar geldiler…

Boluspor'u tabir yerinde ise ipten aldılar gibi bir şey oldu.

Orhan Kaynak ve Fırat Gül mesela..

İsimlerinden büyük işler yaptılar o anki sürece göre..

XXX

Futbolu herkes biliyor.

Yorumluyor, yazıyor, çiziyor, anlatıyor ve eleştiriyor.

Teknik, taktik, antrenman bilgisi artık tüm antrenörler için araba kullanmak gibi bir şey oldu.

İleri sürüş tekniğine sahip hocalar işi götürüyor.

Yoksa altında Lombargini olmuş ne yazar veya neye yarar.

Bana göre bir teknik adamın önce ciğeri iyi olacak.

Kalbi temiz olacak.

Karakterli ve kendisini şehirden, renkten, armadan büyük görmeyecek.

Mütevazı olacak.

XXX

Ümit Hoca,

İlk yarı 7-1, 7-0 bitecekti değincesin..

Asabım bozuldu.

Bu kendini bir yerlere koyamayan, kendilerini yere göğe sığdıramayan hocalar galiba futbolseverlerin ve bizlerin abdal olabileceklerini akıl edemiyorlar.

Devre arası futbolcularına teknik taktik yönden bir şey veremediğini, Bolusor'un olmayan oyun stratejisini çözemediğini fark etmedik mi sanıyorsun.

Bir sebeple ve tabii ki;

Senintaktik tercih ve takım kurgundan kaynaklı olarak maçın berabere bittiği fark edilmesin diye böyle konuşmuş olabilirsin.

Diyeceğim bir şey yok; ayrıca dilin kemiği de yok..

Benim de kalemimin ayarı yok..

Sonucun önüne çıkan konuşmaları,

Algı konduran,

İnsan kandıran demeçlerden hoşlaşmıyorum.

Skorun ve sonuçların önüne geçen cümlelerden de tabii..

Ümit Özat'a, bu maç ve kullandığı cümleler için bir tavsiyem olacak.

Tavşan ve Kaplumbağa masalını bir kez daha okuması..

Bir de aşağıya bıraktığım cümleye odaklanmasını bir abi olarak tavsiye ediyorum.

“Boluspor'un Adana Demirspor deplasmanından beraberlikle dönmesi doğrusu gücüme gitti”