Geçen hafta Bolumuzun kuzeyinden, güneyine geçmek için Cici Taksi alt geçidine aracımla seyir halindeyim. Cici Taksi alt geçidinde araç trafiği yoğunluğu var. Yoğunluğun azalması için bir süre bekledim. Beklerken de kendi kendime yorum yapıyorum. Geçitte ya bir araç arızalandı ya da kaza var diye. Ne ise yol açıldı ve şehrin kuzeyine geçebildim. Bu arada geçerken ne bir arızalı araç ne de kaza yapan araçla karşılaştım. Artık Bolu’da da uzun araç kuyrukları oluşmaya başlamış diye düşünerek yoluma devam ettim.
Bir gün sonra yine aynı yolu kullanmam gerekti. Trafik bir gün öncesinden daha yoğundu ve bekleme sürem biraz daha uzun sürdü. Yol açıldı ve şehrin kuzeyine biraz daha fazla bekleyerek ulaşabildim. Şehrin kuzeyine ulaştığım an da bilgi sahibi olabileceğini düşündüğüm birine bu yoğunluğun devamlı mı olduğunu sorduğumda, alternatif yolda çalışma olduğu için bu yolda kalabalık oluştuğu cevabını aldım.
O sırada yerel basına göz attım, bir çalışma yapılıyor da duyuru yapılmış mı diye. Ama yerel basında bir uyarı olmadığını gördüm.
Zaman ve yakıt kaybını önlemek için planlı bakım, onarım nedeniyle kapalı olan yollar yerel basın aracılığı ile önceden duyurulamaz mı Sayın Tanju Başkanım! En azından Bolu halkı kapalı yolları bilir de ulaşımını sağlamak üzere kendine alternatif bir güzergah belirler.
İnsan hayatının kolaylaştırılması için yerel basın aracılığı ile yapılacak bir duyurunun, en küçük bir olumsuzlukta halkın bilgilendirilmesi için yapılan basın toplantısı kadar önemli olduğunu düşünüyorum.
Başarı küçük ayrıntılarda gizlidir.
ONDA DOKUZ
Bolu Belediyesi’nce, Bolu Orman Bölge Müdürlüğü yanında yapılan dönel kavşak ve kaldırım çalışması fiziki olarak güzel oldu.
Ancak dönel kavşaktan Hastane Caddesi tarafına dönüşte araç trafiğinin rahatlaması için ekstra bir çalışma daha yapılması gerekiyor mu diye düşünmekten kendimi alamıyorum. Ne zaman aracımla o güzergahı kullansam, hep geriliyorum karşı yönden gelen araçların bölünmüş yoluna gireceğim diye.
Acaba sadece ben mi geriliyorum diye bir akşam vakti kendime on araç hedef seçtim ve ilk gelen on aracı gözlemledim. O güzergahı kullanan on otomobilden sadece bir tanesi, kendine ayrılan bölünmüş yoldaki şeridinden dönebildi. Diğer dokuz aracın tamamı, karşı şerit ihlali yaparak Hastane Caddesi yolunda seyredebildi.
Allah muhafaza! Bu kaldırımın uç tarafının geniş olmasından dolayı bu yolda meydana gelebilecek bir maddi hasarlı kazada hepimiz üzülürüz. Medyadan da takip ediyoruz. Trafikte kimsenin kimseye tahammülü kalmadı. Burada meydana gelebilecek bir kavganın müsebbibi olmak vicdanlarımızı yaralar.
Sayın Tanju Başkanım! Anılan yerde görevlendireceğiniz çalışanınız vasıtası ile yaptıracağınız bir araştırmada, sorunun çözülmesi gerektiği kanısına varacaksınız.
ALIŞKANLIKLARINIZ PAHALIYA PATLAYABİLİR ARAÇ SÜRÜCÜLERİ
Alışkanlıklar, insanlarda belli bir zaman sonra istendik davranış haline gelmektedir. Alışkanlıklardan uzaklaşmak; çoğu zaman mümkün olmamakta yada uzun süreç almaktadır.
Atatürk Bulvarı üzerine, trafik ışıklarındaki bekleme süresini azaltmak üzere yapılan dönel kavşak sonrası, kendimi bildim bileli geliş-gidiş olan Şemsi Ahmet Paşa Caddesi de tek yön tabelası yerleştirilerek tek yönlü geliş olarak güncellendi. Alışkanlıklar demiştim ya, insanlar alışkanlıklarından çok kolay vaz geçemiyor.
Tanıdığım bir kişi ters yönde araç kullanmaktan dolayı 1.339,00 TL ceza yemiş.
Aile ekonomilerini düzenlemeye çalışan insanlara, medya aracılığı ile bu güzergahın ters yön olduğu sık aralıklarla hatırlatılsaydı iyi olmaz mıydı? Uyarıcılar sık kullanılsaydı da insanlar ceza ile karşı karşıya kalmasaydı Sayın Tanju Başkanım.
Zararın neresinden dönülürse o kar. Biz uyarı görevimizi yapalım da…
HERŞEY AYNI
17 Kasım 2021 tarihli gazetede; Özel Halk Otobüsleri ile okul ve fabrika servislerinin yolcularını işleyen trafikte, yol ortasında indirme-bindirme yaptığını yazmıştım.
Ama değişen bir şey yok. Kendimiz yazıyoruz, kendimiz okuyoruz. Boş olan durağa yanaşmadan, yolun ortasından yolcusunu alan şoförümüzün, arkada bekleyen araç sahipleri umurunda değil. Arkada bekleyen aracın içerisinde bulunanların saatli bir işimi var onu ilgilendirmiyor.
Bu bekleme şoförümüzü belki ilgilendirmiyor ama biz sinir olduğumuzla kalıyoruz.
Radyoda çalan parça da hislerimize tercüman oluyor ve bizi biraz olsun sakinleştiriyor.
Bakın Kayahan ne diyor? “Adresim aynı, kaderim aynı, günlerim aynı, geceler aynı”
BİR OLMAK, İRİ OLMAK, DİRİ OLMAK ÜMİDİYLE…