GİZEMİNİ KORUYAN BİR BOLU, VAR KARŞIMIZDA...

Ocak 1957 Amerikan İllinous Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Thomas E.Benner ile, Test Uzmanı Dr.Anjel, Talim Terbiye Dairesi üyelerinden Remzi Öncül, 2 gün Sakarya İlkokulu ile Kılıçarslan Köyü deneme okullarının programlarını ilham verici bulmuşlar, haliyle de, Ankara Büyükelçisi aracılığıyla da, ayrıca tebrik etmişler. Aradan neredeyse 57 yıl geçmiş, ilimiz eğitim bakımından, arzu edilen seviyede değil. Müdürsüzde okul yürür. Burada önem arzeden, öğrenci-öğretmen ilişkisi. Üniversitemizde her nedense, hak ettiği ilk 10'a giremediği gibi(bu kadar vakfın imkanları da dahil) kaliteyi yakalayamadı. İnsan kahrolur ama nerede? İhsan Gülez Ekim 1962. Siyasi suçlu ve mahkum. Sonra diğer milletvekilimiz Kadir Kocaeli. Anayasayı ihlal suçundan Bolu cezaevinde. 6 Mayıs 1958 tarihinde leğen dolusu altın Çaygökpınar Köyünde tarla eşelenirken çocuklar tarafından bulunuyor. Dr. Zihni Ülgen, kardeşi Hacı Mustafa Talat. Sene de 2 kez, Karaçayır'da at yarışları düzenliyor, eşek yarışmalarını da Tahsildar Abdullah Efendi yapmış. Yani biz neden halen,şehrin;

1-En güzel beslenen, at, eşek ve hatta ev hayvanlarının özelliklerine göre,en güzelini seçemeyiz mi?

2- En güzel binamızı, en güzel sosyal sorumluluk, oyuncu, sanatkar ve ustasını

3- Yazarını, ressamını, hattatını, fotoğraf çekeni ni,

4- Yardımseverini, projeleri olanlarını teşvik edemeyiz mi? Çok mu zordur bunları yapabilmek.

Faruk Kenç, Talat Artemel ve arkadaşları, Münir Nurettin Selçuk'la beraber, Abant Gölü, Alput Köyü civarında hasret adında bir film çevirmişler. Yardımsevenler Cemiyeti ve Halkevi Konser vermiş 1944 yılında. Aradan geçen yıllara rağmen, bizler halen bir arpa yolu zor almışız. Dedim ya.. Allah'tan vakıf var. Onlarda olmasa, halimiz ne olurdu? Şehir kimliğine kavuşmalı. Çevreyi tekstil fabrikalarıyla donatabiliriz, ilaç fabrikaları, yüksek teknoloji üssü. Doğayı bozmadan yapılacak yatırımları çekebilmeliyiz. Üniversitenin, bilimin ışığında, gündemi belirleyici olabilmesi gerekmektedir. Güzellik uykusundan, bir an önce uyanarak...! Bu konuda rektörlük makamının, öğretim görevlilerini, öğrencilerini sahaya, alan çalışmalarına itmesi gerekmektedir. Tarih boyunca yaptığımız araştırmalar, ilin hep güzide, çekici olduğuna dairdir. Bu konuda eğitimli güzel insanlarımızın, Bolu'yu hak ettiği seviyeye getirilmesinde veballeri vardır. Geçte kalınmış sayılmaz. Yeter ki isteyin ve bir şeyler yapın artık. Hayat hep yemek, içmek, fiziksellik üzerine değildir.