Sen gel de yeter ki…
Yeni Türkiye diyorlar, bir öncekini kim ya da kimler eskittiyse…
Her neyse…
Yine meydanlarda televizyonlarda, Allah var, Kur'an var, Peygamber var, Bayrak var İstiklal Marşı var.
Yine dini ve Milli söylemler var.
Niye karşımıza aş, iş;” Dik baş, tok karın, mutlu yarın.” diye gelmiyorsunuz.
Niye Bu Müslüman memleketin insanlarını garip ve çaresiz bırakıyorsunuz.
Niye bu insanları Allah ile kul arasına sıkıştırıyorsunuz!
Gelebiliyorsanız;
Dün,
Akşama eve ne getireceğim, ailemin yüzüne nasıl bakacağım,
Kiramı nasıl ödeyeceğim, iki çocuğumu nasıl okutacağım,
Diyen
Ve verilen komik asgari ücretle, hayata tutunmaya çalışan babanın çaresizliğine
“BUGÜN BİZLER
İLAÇ OLDUK.” diyebiliyorsanız geliniz.
Dün
Okula giden çocuğunun cebine günde iki lira koyamayan memur babanın,
Çocuğu karşısındaki ezikliğine,
Eşinin karşısındaki boynu büküklüğüne,
“BUGÜN BİZLER
DERMAN OLDUK. diyebiliyorsanız geliniz.
Gelebiliyorsanız;
Yıllar yılı bu memlekete alın terini akıtarak, saçlarını ağartarak hizmet etmiş emeklimi,
Şimdi ekonomik olarak rahatlattım.
Benim emeklim,
Dün;
Yaşlı halinde ayağını sürüyerek,
O pazar senin bu pazar benim diyerek, en ucuz gıdayı ararken,
Evden camiye, camiden eve meçhule giden son gemiyi beklerken,
Bugün;
İnsan gibi yaşıyor.
Yetmiyor,
“TAKIYOR EŞİNİ KOLUNA
YURDUMU GEZİYOR, YAŞAMA SEVİNCİNE YAŞAMA SEVİNCİ KATIYOR, BİZLERE DE DUA EDİYOR.” diyebiliyorsanız geliniz.
Gelebiliyorsanız;
Dün
Okullar yoktu, Üniversiteler yoktu,
Liseden mezun olan çocuklarımız umutsuzdu.
Her 5 işsizden biri üniversite mezunuydu.
Bugün
Biz Okullar da açtık, Üniversiteler de açtık
Ama biz okullardan mezun olanlara iş imkânına da sağladık,
DİPLOMALI İŞSİZLERİ AZALTTIK.” diyebiliyorsanız geliniz.
Gelebiliyorsanız;
“Kişi başına düşen milli gelir arttı.” diyerek gelmeyiniz.
Gelecekseniz de...
Artan bu milli gelir;
“Asgari ücretli, emekli, memur, dar gelirli olarak benim hayat standart'ımı neden artırmıyor da,
Borçlarım devamlı artıyor?
Akaryakıt, doğal gaz, elektrik su fiyatları neden hep zamlanıyor?
Evlenmeler azalıyor, boşanmalar neden artıyor, fuhuş almış başını gidiyor,
Memleketimin insanlarını mı ateş sardı, yoksa memlekette ateş mi bacayı sardı?”
Diye soranlara, cevap vererek geliniz.
YARATILMIŞLARIN EN ŞEREFLİSİ OLAN MÜSLÜMAN EVLATLARINI DA, İNSANCA YAŞATIYORUM.” diyebiliyorsanız geliniz.
Her şey akar; su, tarih yıldız, insan ve fikir,
Oluklar çift; birinden nur akar, birinden kir.” diyor Necip Fazıl Sakarya Türküsü şiirinin bir bölümünde.
Müslümanlar olarak, biz de şaşırdık,
Cevap verilemeyen telefon kayıtları ve de, çıkarılan her türlü iddialar, karalamalar karşısında
Hangisi nur, hangisi kir? Karıştırdık…
İnananların kafalarını bulandırdık.
Bu iddialara;
Dublajla montajla
Paralelle, üçgenle, dörtgenle gelmeyiniz.
Gelecekseniz laf kalabalığı ile değil
Doğru çizgi ile belgelerle geliniz.
Gelebiliyorsanız;
“İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN.” sözünün sırrına ererek geliniz.
Gelebiliyorsanız;
“TÜRK VATANI PARÇALAMAZ BİR BÜTÜNDÜR.” diyerek geliniz.
Gelebiliyorsanız;
"FİKRİ HÜR, İRFANI HÜR, VİCDANI HÜR."Sözünün anlamını yüreğinizde hissederek geliniz.
Gelebiliyorsanız;
TÜRKİYE CUMHURİYETİNİN ALEVİ'Sİ Nİ SÜNNİ'SİNİ, TÜR'ÜNÜ KÜRT'ÜNÜ RUM'UNU ERMENİ' SİNİ SİNİRLENDİREREK DEĞİL, SİNDİREREK GELİNİZ
Gelebiliyorsanız;
“SANA YALAN HALDE GELMEM, TOPLARIM ÖZÜMÜ, YALIN HALDE GELİRİM.”
Diyen Şems-i Tebrizi gibi geliniz.”
O zaman biz de sizlere;
“Sen gel de yeter ki, yola yük olmam, yol olur gelirim.”
Diyen Şems-i Tebrizi gibi geliriz.
Beraber yürünecek olan yollarda, ayaklarınızın altına yol,
Yağan kirli yağmurlar da ise elinize şemsiye olan kol
Olur,
Önce devletim, milletim.” Der. “Ben lafa bakmam icraata bakarım.” Der,
Öylece geliriz.
Vallahi de geliriz Billahi de geliriz.