Bu Pazar, iki köşe yazarının kaleme aldığı yazıları dikkatimi çekti.
Sabah’a yazan Engin Ardıç..
Sabah Pazar’a yazan Cem Sancar..
İki kuvvetli kalem, iki farklı dil ve iki farklı karakter…
Her ikisi de kadın meselesine girmiş bu hafta.
Engin Ardıç “Lümpen Level Atladı” yazısında diyor ki!
- İşi büyüttüler.
- Karının biri yirmi günlük bebeğini bahçeye gömmüş.
- Sonra da polise gitmiş, "kayıp ihbarında" bulunmuş.
- Hani işi iyice utanmazlığa vursa, "benim için bir kayıptır tabii" diyecek...
- Bebek "evlilik dışı ilişki"den...
- "Emzirirken boğuldu" demiş.
Engin Ardıç bir başka satırında;
- Kadından haber alınamayınca polis çağırılıyor.
- Kapıyı kırıp eve giren ekipler, kadını "darbedilmiş" ve baygın halde buluyorlar...
- Lakin kadının yanında iki aylık bir bebek var. Ölü.
- "Bıçaklanarak" öldürülmüş.
- Kadınıyla erkeğiyle bu toplum bindi bir alamete, gidiyor kıyamete.
Haksız mı? Peki! Değil tabii.
XXX
Cem Sancar her Pazar, Pazar Sabah’a yazar.
İstanbul’ludur
Kendisi de, kalemi de çilelidir.
Yazılarını örer, çözmesi zaman alır.
Cem Sancar sanki her hafta kalbimi okur..
Benim her hafta yazmaya yeltendiğim yazıyı o yazar.
Bu hafta da öyle yapmış tez davranmış “Kadının Saçı Başı” diyerekten kadına dair bir Pazar yazısı döktürmüş, ince ve zarif kaleminden..
Diyor ki;
- Bütün ideoloji kadınlar üstünden yürüyor. Saçını örttün örtmedin, etek boyu öyle olsun, böyle olsun. İdrak edemediğim şey ise şu: Erkek milleti niye kendine, "Yahu biz her türlü şeyi neden kadınları vesile ederekten söylüyoruz?" diye sormaz...
- Nedir yani? Bu kılık kıyafet devrimi nedir allasen? Hadi alfabeye karıştın, lisana karıştın, 600 yıllık medeniyet birikimiyle ilişkiyi kestin. E ama kılıkla da ilgili bir şey söyleme kardeşim! Yok öyle giyineceksin, yok böyle şapka takacaksın, sın sın sın...
Cem Sancar üstat taşı gediğine, kurşundan kalemini kalem açara koyuyor, ucunu açıyor, talaşını yüzlerine üflüyor.
- Anadolu'da bin yamayla gezinen aç, yoksul köylülerin gözü önünde balolar filan, Hollywood kurma tripleri...
- Çıplaklığı insan onuru sanan bir kesim hâlâ meydanlarda örtü yakmaktan vazgeçmez, diğer kesim kendi gibi giyinmeyeni Müslüman kabul etmez.
- Kadını bir teşhir nesnesi haline getiren ideolojilerin altını oyar, biiznillah çöktürürüz. Ama bu işi aklımızla, zekamızla, birikimimiz, eserlerimiz ve yaşam tarzımızla, en mühimi tebessüm eden muazzam bir medeniyeti bünyemize indirerek yaparız...
- Ne demiş Neşet Ertaş, "Kadın insandır, biz insanoğlu!" Bu söze mim koymalıyız.
Engin Ardıç’a ve Cem Sancar’a muhabbetle Bolu’dan selamlar gönderiyorum..
Ellerine sağlık.
Sancar ve Ardıç üstatların yazılarının tamamını aşağıdaki linkten okuyabilirsiniz.
Cem Sancar..
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/pazar/sancar/2022/10/09/kadinlarin-saci-basi
Engin Ardıç..
https://www.sabah.com.tr/yazarlar/ardic/2022/10/09/lumpen-level-atladi