EN BÜYÜK SERVETİMİZ ; GENÇLERİMİZ”
Bir devleti ayakta tutacak en önemli unsur GENÇLİK'tir. Peki nasıl bir gençlik bu devleti ayakta tutacak ve dininin ve fikrinin muzafferliği için çalışacak… İşte o gençlik Üstat Necip Fazıl'ın tasvir ettiği gibi;
“'Kim var? ' diye seslenilince, sağına ve soluna bakmadan fert fert 'ben varım! ' cevabını verici, her ferdi 'benim olmadığım yerde kimse yoktur! ' fikrini besleyici bir dava ahlâkına kaynak bir gençlik...
Zifirî karanlıkta, ak sütün içindeki ak kılı fark edecek kadar gözü keskin; ve gerçek kahramanlık madeniyle sahtesini ayırt etmekte kuyumcu ustası bir gençlik...”
Üstat Mehmet Akif'in idealize ettiği Asım duruşlu bir gençlik...
Peygamber efendimizin mübarek yolunda toz olan bir gençlik…
İşte devleti ayakta tutacak olan, İslam'ı muzaffer kılacak olan bu gençliktir.
Şunu unutmayalım ;
Gençlik geleceğimizin teminatıdır,en büyük servetimizdir ve tükenmeyen ümidimizdir. Yarınları kendine emanet edeceğimiz bu zinde güç, ne kadar iyi yetiştirilir, ne kadar dinine, vatanına, geleneklerine bağlı kılınırsa, istikbalden o derece emin olunabilir. Bizler gençlerimizi millî ve manevi değerler istikametinde terbiye etmezsek, bunun doğuracağı problemleri çözmekte bir çok sıkıntılara katlanmak zorunda kalacağız. Bugün Gezi Parkı zihniyetine sahip gençlerde gördüğümüz sıkıntılar gibi…
Herkes başta kendi evladını bir ele alsın. Onların maddi ihtiyaçlarını karşıladığımız kadar manevi ihtiyaçlarını da karşılıyor muyuz acaba? Şu mübarek Ramazan ayında hadi evladım beraber camiye gidelim, ya da hadi oğlum gel birlikte kuran okuyalım, sohbet edelim diyor muyuz ? Cebine harçlık vererek olmaz bu iş? Onları önemsemeli, tıpkı peygamber efendimizin verdiği değeri vermeliyiz.
Bir çok savaşta sancağı, Peygamber efendimiz bizzat kendisi gençlere vermiştir. Mesela; Tebük Savaşı'nda Beni Neccar Kabilesi'nin sancağını, henüz yirmi yaşlarında olan Zeyd b. Sabit'e vermiştir. Bedir Savaşı'nda yirmi veya yirmi bir yaşlarında olan Hz. Ali'yi sancaktar yapmıştır.Ecdad Fatih Sultan Mehmet Han 12 yaşında padişah olmuştur… Ve örnekleri çok.
Gençlik diyoruz fakat kastettiğimiz sadece erkek çocuk değildir. Bugün toplumumuzdaki gençlerin yarısını kız çocukları oluşturuyor. Onlarda tıpkı Hz. Hatice, Hz. Fatıma annelerimiz gibi Nene hatunlar Ayşe kadınlar gibi, milli ve manevi değerlere sahip olan Saliha bir kadın olma yolunda ilerlemeli ve aileler ise teşvik etmelidirler.
İslami toplumun şekillenmesinde ,İslami değerlerin yaşanmasında, Türkiye'nin kalkınıp güçlenmesinde ve ümmetin saadet ve selamette olmasında milletçe gençliğin önemini kavrayarak, sahip olduğu enerji ve dinamizmi, iyi bir eğitimle yönlendirmeli, onlara hedefler göstermeliyiz.
