Yayalar Yaya Geçidine
Önce yaya dedi Valimiz, medeniyettir diye vurgu yaptı,
Yollara yaya işaretleri yapıldı, yaya geçitlerinin beyaz
boyaları yenilendi, Vali konutunun karşısına ve
Valilik binasının önüne polis ve zabıtalar görevlendirilip
Araç sürücülerinin yayalara yol verilmesi sağlandı.
Mahmut Alan yayalara yol veren sürücülere gül dağıttı.
Hıncal Uluç defalarca İstanbul trafiğini yazar, özellikle
kendi iş yerinin bulunduğu Barbaros bulvarını,
kurallara uymayanlar yüzünden oluşan yoğun araç trafiğini,
karmaşayı ve yayaların ezilme tehlikesini…
Yazının ardından İstanbul Emniyet Müdürlüğü
polis görevlendirip trafiği düzenlemek için
uğraş verir, ikinci gün polisler çekildiğinde trafik yine keşmekeş.
Hatta soran bir vatandaşa polis, ‘Hıncal bey yazdı ya ondan buradayız'
diye sitem eder.
Polis ve zabıta kaç gün orada durup araçlara uyarı yapacak?
Önce yaya medeniyettir fakat bu denetimle olmaz, eğitim şart.
Hazırlanan broşürler araç sürücülerine trafikte verildiği gibi,
Emniyetimizin yapacağı ilkokul ziyaretlerinde çocuklarla evlerine
gönderilse hem çocuk, hem ailesi kazanılmış olmaz mı?
Çocuğu tarafından bir kez uyarılan aile, bir daha aynı hatayı yapmaz,
Muasır medeniyet yolunda daha sağlam ve kalıcı adımlar atmış oluruz.
Afişlerde sadece sürücülere değil, yayalara da uyarılar yapılmalı,
Yayaların, yaya geçidini kullanması teşvik edilmeli. Yaya geçidini
Kullanmayan birçok vatandaşımız var.
Sorumlu bir yazarın uyarması ile kavşağa trafik ışığı yerleştirilmesi
güzel, fakat ne kadar çok ışık, o kadar az gelişmişlik demektir.
Şehir trafik planlamasını iyi yapmayıp sorunu trafik ışıklarıyla
Çözemeye kalkılıyoruz,
Adım başı ve uzun süren kırmızı ışıklar sürücüleri agresifleştirip
Yaya geçitlerine duyarlılığını azaltabilir.
Örneğin sanayi kavşağından şehir merkezine ilerleyelim,
Kavşakta ışık, Uğur Mumcu parkının girişinde ışık, Abant orta
Okulunun önünde ışık, büyük kökezin önünde tekrar ışık…
Yani 500 mterede 4 trafik ışığı. Sürücüleri de düşünmek lazım.