Ülkemizde okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde okuyan yaklaşık 18 milyon öğrenci, bu cuma (19/01/2018) günü karne alacak.

2017-2018 eğitim yılının ilk döneminin ardından girilecek olan 15 günlük sömestri tatilinde en büyük görev de velilere ve aile breylerine düşüyor.

Karneleri bir bilgilendirme belgesi olarak görmek gerekiyor. Karnelerdeki notları gördüğünüzde aşırı sevinme veya yeise düşmeye, öfkelenmeye gerek yok.

Ödüllendirmelerde veya eleştirilerde asla aşırıya kaçmamak gerek.
Gerçek ödülün, çocuklarımıza sevgi vermek” olduğunu uygulamalı olarak ifade etmek gerek. Maddi ödüllendirmelerde, aşırıya kaçılmamalıdır. Çünkü maddiyatın sonu asla yoktur ve nefislerin doyumsuzluğunu körükleyeceği için de, yarar değil zararlı olacağı eğitim uzmanlarınca tespit edilmiştir.
***
Ebeveynler olarak çocuklarımız ve gençlerimizle, evde, okulda, sokakta ve iş yerlerinde her zaman sevgi ve edebe dayalı ilişkilerin olması gereklidir.
Karne dönemlerinde de, sevgi, sorumluluk ve edep devreye girerek, çocuklarımızın kalplerine dokunabilmeye çalışmak gerek.
Anne babalar olarak çocuklarımızın karnelerine de, umursamazlık göstermekte, asla çözüm değildir. Doğru bir davranış değildir.
***
KARNE,
Çocuklarınızın karne başarısını, sevgi ile ödüllendirelim.
Notları kötüyse de cezalandırmayalım, nedenlerini karşılıklı olarak sakin şekilde konuşalım. Sorunları konuşarak çözme yoluna gidelim.
Kötü bir karne, asla dünyanın sonu değildir.
***
Tatillerde çocuklarımız ve gençlerimiz sosyal hayatları kadar, iyi ve güzel kitaplarla bir arada olmalıdırlar. Evimize veya iş yerlerimize mutlaka milli, ahlaki, vicdani, içinde müstehcenliğe, sapık fikirlere yer vermeyen, milli değerlerimizden ve kültürümüzden yana yayın yapan gazetelere abone olmamız, okumamız ve okutmamız gerekir.
***
RUHU BESLEMEK.

Bir Allah dostu buyurmuş ki:
Peki,
Rûhunu öldürmemek için ne yapmak lazım?
Besliyeceksin kardeşim.
Sabah akşam yemek yediğin gibi, ruhunu da besleyeceksin.
Ruhun gıdası nedir
Ruhun birinci gıdası imandır.
İkincisi namazdır. Üçüncüsü oruçtur. Sohbettir, ilmihaldir.
Yani onun manevi gıdaya ihtiyacı vardır

Evet, ruhlarımızı da beslememiz gereklidir.

Günümüzdeki bütün sevgisizliklerin temelinde, bilmemek, öğrenmemek ve kendini fark edememekle birlikte, ruhumuzu besleyememekten kaynaklıdır.
Ruhu beslemenin gereği de,
İlim, amel ve ihlâs şarttır.

Karne,
Esasında hepimizin de bir karnesi var. Bilelim veya bilmeyelim,
Günlük olarak değerlendiriliyor.
Bu karne notları her gün bir yerlere kaydediliyor.
İnsanlık olarak, bizlerin esas bu karneye de, çok dikkat etmemiz gerekiyor.
Hiç ölmeyecek gibi bu dünya için,
Yarın ölecekmiş gibi de, ahiret için yaşamamız
gereken bir karneyi alabilmek için kişisel hayatımızı, ailemizi, arkadaşlıklarımızı, iş hayatımızı dengeli, bilinçli, ötelerin ötesini görerek şekillendirmemiz gerekiyor.

Vel hasılı,
Biz dünyayı terk etmesek bile,
Dünya bizi terk edecek.
Dünya bizi terk etmese bile, biz onu terk edeceğiz.

İbni Mesud” Radıyallahü anh” buyurmuşki:
Dünyada herkes misafirdir.
Yanındaki şeyler emanettir. Misafirin gitmekten,
Emanetin ise geri alınmaktan başka çaresi yoktur.

Emanete, nasıl sahip çıktığımızın karnesi de bir gün elimize,
Sağımızdan veya solumuzdan verilecektir.
***
Bu cuma okullar da , karneler alınacak ama,
İnsanların alacağı esas karne günlerin belli olmadığı zamanımızda,
Bir gün karnelerimiz elimize verilecektir.

50-70 yıl sonra, etrafımızda gördüğümüz herkes,
Karnesini almış olarak bu dünyadan çoktan ayrılacak.
Buraları, onlarda sonsuz gitmek üzere, yeni nesiller, dolduracak.
***
MİLLET OLARAK HEDEF BELİRLEMELİYİZ.
Ahlâkta, edepte, bilimde, teknikte ve teknolojide,
Dünyanın süper devletlerinin arasında olmaktan başka çaremiz yok.
Hiç ölmeyecek gibi, bu dünya için,
Yarın ölecekmiş gibi de, ahiret için çalışan
Nesillerle olabilmek umuduyla,
En büyük Türkiye,
En büyük Türk Milleti
, oluncaya kadar,
Biz yetişkinlere tatil, matil yapmak yok.
Boş durmak ta yok.
Günümüzde, müslüman ve türk,
Sadece kabirde dinlenecek şekilde,
Yaşamalıdır.
Gerisi sadece hikayedir.