Belediye baksın sana…
Yanıyor, sararıyor, soluyor…
Mahalleliler;
Açmışlar ellerini Allah'a yalvarıyor.
“Yağdır Mevlam su” diyor ama Yaradan'a ulaşamıyor.
Belli ki;
“Daha tarladan, arpamı buğdayımı kaldıramadım.”Diyen üreticinin duasını Allah kabul ediyor ki; Rahmet yağmıyor.
Emir büyük yerden
Eeee bize de kabullenmek kalıyor.
O zaman ne yapalım?
Derdimizi belediye ye anlatalım…
Migros'un olduğu yerdeki yeşil alandan bahsediyorum,
Yanıyor, sararıyor, soluyor; çünkü sulanmıyor.
Önce muhtarımız devreye giriyor, çare bulamıyor.
Sonra ben giriyorum.Sözü geçtim, dilekçe bile veriyorum ama çare bulamıyorum
Tık yokkk!
Ne gelen var ne giden, ne de dilekçemize cevap veren.
Ey güzel Belediye Başkanlığımız!
Her taraf rengarenk çiçek, her tarafı yemyeşil yaptınız,
Hatta hatta kelebekler ile kanatlandırdınız.
Görsellik anlamında Bolumuza,
Park ve bahçeleriniz ile güzellik adına güzellikler kattınız.
İyi de Migros'un parkına niye bakmazsınız.
Eğer bu park bizimse;
Niye ortasına cafeyi, Merkez Mahalle Muhtarlığını, Karaçayır mahallesi muhtarlığı binasını dikiyorsunuz.
Yok, eğer sizinse;
Niye bakımını yapmıyorsunuz, sulamıyorsunuz?
“Hey bana baksana”
Ne bakayım oğlum,belediye baksın sana.”
Çocukluğumuzdan beri böyle bir izi vardı kafamızda,
İnce mesajdı anlayana. Ama ulaşmıyorsao zaman işimiz yine kalıyor Allah'a.
Eller yukarıda ve aşağıya ve de imanla
EûzubillâhimineşşeytânirracîymBismillâhirrahmânirrahîym.
“AllahümmelEskınağaysenmuğisenhenienmerienğadekanmücellilenşeyhanâmmentabekan…”