YENİ KİTABIMIN HEYECANI “BİLİNMEZİN PEŞİNDE’

Abone Ol

Merhaba değerli okuyucularım,

Uzun süredir yazı paylaşamadım. Öncelikle özür dilerim. Bu aralar, çoğunlukla hayat telaşından kaynaklanıyor olmasına rağmen bu kez beni heyecanlandıran bir gelişme yüzünden yazı ulaştıramadım gazetemize.

Evet, bu gelişme benim ikinci kitabım olan “Bilinmezin Peşinde’nin dünyaya gelmesinden kaynaklanıyor. Ben kitapları da bebek gibi düşünür ve dünyaya doğdu diye tanımlarım. Hakikaten de onlar bizim bebeklerimiz.

Uzun süredir yazmama rağmen, kendimi tanıtmadığımı fark ettim. O yüzden, biraz kendimi tanıtmak istiyorum. 1969 Bolu -Mudurnu doğumluyum. Bir öğretmen baba, ev hanımı bir annenin ikinci çocuğu olarak dünyaya gelmişim. Rahmetli babamı kaybedeli 28 yıl, ağabeyimi kaybedeli ise altı yılı geçiyor. Evliyim ve dünyalar tatlısı bir kızım var. Onun da iki tane çocuğu var. Uras ve Duru. Bir kızım var derken aynı zamanda da bir de oğlum var tabii ki. Damadım. Bana desteğini esirgemeyen de bir eşe sahibim. Önce Mudurnu Mal Müdürlüğü, sonra Bolu Vergi Dairesi Müdürlüğü, en son da Bolu Defterdarlığı Muhasebe Müdürlüğünden emekli oldum.

Yazmaya nasıl başladım; Aslında okumayı çok seven biriyim. Çocukluğumdan bu yana ne bulursam okurdum. Kızımın doğumundan sonra tabii okumaya zaman ayıramamıştım. Yine de okumaya çalışırdım. Kızım üniversiteyi kazanmış ve Eskişehir’e gitmişti. O benim için arkadaş gibiydi. Çoğunlukla onunla vakit geçirirdik. Onun gidişi bana çok ağır gelmişti. O sıralardı. Sevgili Semra Kocabaş ile tanıştık işyerimde. Onunla iyiden iyiye yakınlaşmıştık. O sıralar o da ‘Sanat Sokağı Dergisi’ni çıkarmaktaydı. Hayat beni çok bunaltmış olmalıydı ki Semra benden yazı istedi. Dergisinde hiç düzeltmeden yayınlayacağını söyledi. Yaklaşık bir ay düşündüm. Yazmaya çalıştım ilk denemelerde başarılı olamadım. En sonunda babamın görev yaptığı köydeki bir gece komşularla olan bir anıyı yazdım. O yazıyla Edebiyat ateşi harlandı. Çok okudum, çok yazdım.

Hala da yazmaya çabalıyorum. Edebiyat, biz yazarlar için sevdadır. O sevda ölüm döşeğine kadar sürer. Çok yakında inşallah ikinci kitabım Bolulu okuyucusuyla da buluşacak. Söyleşi ve imza günümü Eylül 2019 gibi düşünüyorum. Kesin tarihi belirlenince Sizlerle paylaşacağım. Çok ünlü bir yazar değilim ama çaba sarf ediyorum. Desteklerinizi bekliyorum.