“Yediğim Küfürlerin Yarısı Size”

Abone Ol

Asfalt üretmek zahmetli ve maliyetli iş, biz bu konuda şanslıyız hammaddesi hemen şehrin dibinden çıkıyor, eşelenen dağ şehrin siluetini falan bozuyor ama olsun…

Üstüne üstük doğal gaz hattı da hemen şantiyenin yanından geçmesiyle Asfalt yapımında gerekli enerjiyi ucuza mal ediyoruz, yani benim diyen illerin yarısına asfalt üretiyoruz.

Arap yağı bol bulunca her yerine sürermiş ya biz de alt yapısını bir türlü oturtamadığımız şehrin her yerini kazıp yama asfalt döktük, ne de olsa ucuz.

Fakat bir sorun vardı, yama asfalt ya düşük ya yüksek olup yolun aero dinamiğini bozduğu gibi bir müddet sonra kalkıp eski haline döndüğünden şikâyetler geliyordu.

Adı üstünde YAMA.

Sürekli yer altı hattı için kazılan şehrimiz artık yama tutmaz oldu, bir çözüm gerekiyordu,

“Buldum” dedi planlamacılarımızdan biri

Sokakları asfalt değil kilit parke taşından yapalım, kazacağımız zaman taşları kaldırıp işlemi yapar sonra tekrar kilit taşını eski yerine döşeriz kimsecikler anlamaz…

Önce alkışladılar sonra döşediler.

Ayı yılı dolmadan kazmak icap etti .

Fiberciler geldi, kaldırımın kıyısından biraz kazdılar, açılan kilit taşlar yerine koyuldu, az yüksek düşük falan derken tablo gibi yeni ara sokaklarımız ilk darbesini aldı.

Sonra yeraltı çöp şeyleri için kaldırımlara müdahale edildi,

Bir sabah uyandığımızda devasa büzler gördük, ilk defa bu kadar büyüğünü görüyorduk ahali heyecanla nasıl döşeyeceklerini beklemeye başladı.

Kısa sürmedi, döşeyen iyi döşemişti ortalıkta ne kilit taşı kaldı ne kaldırım.

Kalmayan taşı haliyle yerine döşeyemediler, yükleyip kamyonlara bilinmeze götürdüler.

Vatandaş yine bozuk yollarla baş başa kalıp söylenmeye başladı…

Bu kadar başarılı planlamacıları ödüllendirmek gerekiyordu, ilk meclis toplantısında Başkan yediği küfürlerin yarısını ikramiye olarak vererek arkadaşları onore etti.

E ucuz asfaltımız mı dediniz? Onu da ana caddeye döşüyoruz canım siz de bir şeyi beğenmiyorsunuz.