Atatürk Orman Parkı, sonra Karaçayır Kültür Park... Kim, nasıl eleştirirse eleştirsin güzel oldu. Gittim inceledim. Tavşanlar, ördeklerle bir yaşam alanı, bir güzellik ortamı. İnsan eliyle harmanlanmış ve tebrik etmek lazım güzel olmuş. Eksik yönler olabilir, bu da zamanla aşılacak işler... Sadece taş yığını olmuş diyenlere rastladım. Sıcaklarda taşlarda ısınır, keşke yeşil kalsaydı diyenler oldu. Ancak dediğim gibi, geç kalınmış işler, halkımıza bu tür sosyal yaşam alanları yapılmalıydı. İnsanlarımızın gezip, dinlenebileceği, oturma alanlarında piknik yapabileceği alanlar hep olmalıydı... Bu bağlamda mevcut belediye başkanını eleştirmiyorum, zamanlama konusunda ısrarla duruyorum...
Sonra yersiz tartışmalara, maalesef katılmıyorum. Mimarlar Odasına cephe almak... Bir idareciye yakışır mı? Bu mimarlar üvey evlat mı? Projelerimi didik didik edeceksiniz ya da zorluk göstereceksiniz? Sonra ne olacak? Ben bunu anlamıyorum. Düşman bir birim mi? Aytaç Eskicioğlu ile ilgili yorumlara bakıyorum… Gerekçesi ne olursa olsun… İstifa etmiş, bitmiş bir konu. Temsil ettiğiniz bir odayı karalamak... Yorum okuyucunun, mücadele etmek varken, kendi içinizde halletmek varken, bunu taşırmak, gündem oluşturmak...!!!
Bolu'muzda şunu tartışmak lazım. Binalarımız Afrika'dan bile rezalet, estetikten uzak. Gelin hep beraber güzel mimari anlamda, güzel projeler yapalım, Bolu'muzu güzelleştirelim. İşte bu yok. Eksik olan bu... Şehri güzelleştirmek. İdarecisiyle, mimarı, müteahhidiyle, halkıyla özdeşleşmek. Halkıyla barışık bir Bolu.. Nokta kadar menfaat için virgül kadar eğilmeyen Bolu'yu kurabilmek aslında hiçte zor değil….