Bir kulüp nasıl doğar…
Yine bir kongre var; var da…
Bir şeyler değişecek mi, değişecekse ne değişecek…
Mesela,Büyük camii önünde dilenip Karaçayır camii önünde dağıtma düzeni değişecek mi?
Yöneticinin kapı kapı dolaşıp para aramasının,
Önüne geçilecek mi?
Trilyon harcanarak alınan futbolcuların kas gruplarına kondisyon kazandırılması için yapılan egzersizlerin pek çoğunun fitness egzersizleri sayesinde olduğu hatırlanacak ve bir fitness salonu hizmete sunulacak mı?
Büyük hedeflere ulaşmanın yolunun Boluspor'u çok sevmekten değil, profesyonel düşünmekten geçtiği bilinecek mi?
Hatır gönül transferlerinden vazgeçilecek mi?
Hep tüketen değil,üreten durumuna geçilecek mi?
Bundan önceki yönetimler tarafından oluşturulmuş olan, son sezonların en iyi alt yapısı daha da geliştirilecek mi,
Ümit bağlayarak transfer edilen,okullarına kadar ilgilenilen futbolculara antrenmanları kadar, fiziksel gelişimleri içinde beslenmelerinin önemli olduğunun ve sadece karın doyurmanın yetersiz olduğunun farkına varılacak mı?
Sahaların yetersiz olduğu görülecek ve daha iyi sahalara kavuşmak için çabalarımız olacak mı?
Yoksa yine her sezon yaptığımızın aynısını yaparak aynı şeyleri mi yaşayacağız,
Farklı yollar aramayacakmıyız?
2000 yılında bir yazı yazmışız evet 2000 yılında…
“…Eğer Boluspor sevgisi söz de değil özdedir diyorsanız; yeni kalkınma planlarında olmalı, ufku geniş düşüncelerle dolmalı gönlümüz. Yoksa kahve köşelerinde, restaurantlarda içki kadehlerinde, saçak altlarında Boluspor nutukları atılmakla varılmaz menzile. Geçmişi unutmadan bugünü yaşarken, yarını tasarlamakla varılır ideallere…”demişiz.
Yine aynı şeyleri yaşayacaksak ne gerek var kongrelere…
Yine aynı yazımızda
“…biz profesyonel takımımız için bile sağlam bir AKAR” bulamamışız, dünün kral”ını bugün”dilenci”durumuna düşürmüşüz, acısını hisseden var mı?
Büyükcami önünde dilenip, Karaçayır Camisi önünde dağıtma düzeni ne zamana kadar sürecek. Ne zaman bu takımın Hocası, futbolcusu, çalışanı para kaygısı olmadan, gelecek kaygısı taşımadan psikolojik olarak rahatça çalışacak. Hangi zaman bu takımın yöneticisi para peşinde koşmak yerine yenilikler peşinde koşacak.
Her sezon para problemi yaşanıyor, her sezon kelli felli insanlar, bu takıma para bulabilmek için mevkilerini makamlarını ayaklar altına alarak para dilenmeye çıkıyor. Sağa sola gebe kalıyor.
Elindekileri har vurup harman savuran, nerde akşam orda s