Ben bugün bu yazıyı gururla ve gözyaşlarımla yazdım
Öncelikle hepimizin kalbinde derin yaralar açan asrın deprem felaketinde emek veren çalışan kalbi deprem bölgesinde olan memlketimin güzel insanlarına milyonlarca kez teşekkür ederim.
Bugün ben dilim döndüğünce yakın çevremde Afad gönüllüsü olup depremin ilk günümden itibaren Hatayda canla başla çalışan kardeşlerimin gözünden ogünleri anlatacağım.
Hepsi benim canım kardeşlerim
Çalışma arkadaşlarım
Aynı kurumda çalışmaktan gurur duyduğum Güzel yetiştirilmiş vatana millete hayırlı Afad gönüllüsü pırlanta gibi çocuklar
Fatma Hatun Hastanesi Başhemşiresi Ersin Mutlu, Fatma Hatun Acil hemşiresi Oğuzhan Divarcı
Çağsu Hastanesi Cerrahi servisi Hemşiresi Harun Binzat , Çağsu Hastanesi Üroloji Servisi Hemşiresi Melih Oflaz
Yoğun bakım hemşirelerimiz Melek Dallan
Senanur Gökmen
Ebru Vuslat Gök
Harun Afad koordine merkezi ile Bolu’dan giden ilk ekipteymiş
Heyecanla anlattı bana yaşadıklarını
Abla ben deprem bölgesine gitmeden önce hayatı kendimi mesleğimi kısaca herşeyi sorgulardım. Kendimi hiçbiryere ait hissetmezdim.Ama deprem bölgesine gidip çalıştıktan sonra bambaşka bir Harun olarak geri döndüm.
Ben Hatay Mozaik Hastanesi bölgesine gittim , sağlıkçıların ağırlıkta olduğu ekibimle hemen çalışmaya başladık.
Her dakikanın önemi vardı, enkazdan çıkarılanlara ilk müdahale için yönlendirildik, gittiğim enkazda 20 günlük bir bebeği canlı olarak çıkardık, o bebeğin bakışları , umudu,direnci beni ayakta tuttu diyebilirim. Bebeği kendi ellerimle götürdüm hastaneye yenidoğan hemşireliği yaptım, 3 doğuma girip ebelik yaptım elime doğan bir bebeğin göbek adını Harun koydum. 70 saat nerdeyse hiç
Uyumadan çalıştım arkadaşlarımla . Enkazdan çıkardıklarımızın çalışanlara yardım ettiği anlara şahit oldum. Tıbbi malzemelerimizin tükendiği anlar oldu ama sosyal medyadan yaptığım çağrıyla Hatay ülkü ocakları aracılığı ile offroad araçlarıyla malzemeleri yetiştirdiler.
Sırtımızda serum çantası elimizde oksijen tüpü ile ihtiyaç olan yerlere gidip yaralı çıkanlara ilk müdahaleyi yaptık arkadaşlarımla. Kimi zaman kendimizde göcük altında kalma tehlikesi yaşadık. Unutamadığım anlardan biri de Enkazda çalışan ve yaralanan kahraman bir köpeğe ilk müdahaleyi yapmamdı.
10 gün kaldım o bölgede ama oradayken ne saat ne gün kavramı kalmamıştı bende
Burdan beraber tek yürek olup çalıştığım güzel insanlara teşekkür etmek istiyorum
Bursa İnegöl Besyo ekibine
Akkuyu Nükleer Santral ekibine
Tarzlarına hayran kaldığım Madenci abilerime
Türkiye’nin her ilinden gelen İtfaaiye ekiplerine
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Spor Bilimleri Fakülte Sekreteri Bilal Canan hocama, Gölyüzünde küçük bir dükkanı olan İbrahim Yüksel abiye çok teşekkür ederim.
İbrahim abiyle orda tanıştım almış malzemelerini gelmiş mobil tuvaletleri kurmak için usta lazım olur diye dükkanını kapatıp geldim dedi
İşte bu güzel insanlar sayesinde ben bambaşka bir Harun olarak döndüm dedi Harun. O anlatırken ben bile umut doldum ülkemin güzel yürekli insanlarıyla gurur duydum.
Ersin’e sordum sen nasıl döndün diye
Ah abla diye başladı, iyi ki gitmişim iyi ki Afad gönüllüsüyüm iyi ki hemşireyim dedi.
Ben Bolu’dan çıkan 4. Ekipteydim. Ekip lideri de bendim bizide Hataya görevlendirmişlerdi,ilk olarak Belen’e indik orada yardım tırlarını boşalttık sonrasında Antakya’ya devam ettik.
Antakya’da karşılaştığım manzara beni derinden üzdü ama orda duygusallığa yer yoktu. Soğukkanlı olmak zorundaydım. Her dakika önemliydi . Afad Koordine merkezinden yıkılan Rende sitesine görevlendirildik. Yıkılan bu siteye ilk bizim ekibimiz ulaştı. İlk gün 40 kişi çalıştık arabaların akülerini çıkartıp jenaratörleri çalıştırdık. İkinci gün bana göre deprem bölgesinin en büyük kahramanlarından Madenciler geldi bize desteğe. Biz onların bilgisine tecrübesine teslim olup ne dedilerse yaptık, yeri geldi o kalabalıkta çıt sesi bile çıkmadı madenci abilerin komutlarını eksiksiz ve büyük bir dikkatle yerine getirdik çok sayıda insan kurtardık. Canlı olarak kurtardığımız her kişi bizi daha da umutlandırdı. 3 gün çalıştık Rende Sitesinde. Orada ki görevimizi tamamlayınca başka enkazlara yönlendirildik, canla başla çalıştık hep ne gün ne saat kavramı kalmadı hiçbirimizde yeri geldi hemşire yeri geldi madenci gibi çalıştık
5. Günden sonra Depremzedeler için kurulan çadırların olduğu bölgeye Askeriyeyle birlikte Askeri Sahra Hastanesini kurduk. Moğolistan dan gelen sağlıkçılarda yıne o bölgede kendi sahra hastanelerini kurdular . Abla şunun altını özellikle çizmek istiyorum asker sahaya indikten sonra canla başla çalıştılar depremzedelerin olduğu bölgeye sağlık hizmeti sağlamak çok önemliydi çünkü çocuklar hep hasta olmuşlardı.
Bolu Garnizon Komutanımız, Piyade Komando Kıdemli Albay Merdin Kışkan albayımla aynı çadırda kaldık, bizlerin bütün ihtiyaçlarını tedarik etti
Gökhan Albayım Ankara Genel Kurmaydan gelmişti
Bolu Garnizon Komutan V. P. Komd. Albay İslam Can tüm organizasyonun kontrolünü sağladı
Askeriyenin desteğiyle çok verimli çalıştık kurduğumuz sahra hastanesinde ,kendilerine nekadar teşekkür etsem az olur .
Abla ben bir de Cüneyt Özdemir’ e teşekkür etmek istiyorum, deprem bölgesinde yaşananları insanları provoke etmeden aktardı. Enkazları tek tek gezdi benim çalıştığım bütün enkazlara geldi Hatay’ın sesi oldu, onun sayesinde doğru bilgi akışı sağlandı bence . Olayları acite etmeden ,halkı galeyana getirmeden anlaşılır youtube videoları çekti.
Sağolsun varolsun dedi ve beni Antakya’da tanıştığı İskenderun’lu Mevlüt’le telefonda konuşturdu.
Mevlütün sözleri de beni çok etkiledi
Bölgemize gelen gönüllü olan herkese nekadar teşekkür etsem az olur , yerlebir olmuş memleketimde tanımadığım yüzlerce insanın sağlıkçının askerin emekçinin polisin kısaca vatanını seven vicdanı olan herkesin mücadelesi vardı
Bir toparlanalım iletişimde kaldığım can dostlarımı davet edip ağırlayacağım dedi Mevlüt
Ne denir ki güzel gönlüne sağlık Mevlüt...
DEVAMI HAFTAYA