Genel

VAKIFLAR  YURDUNDAKİ KARDEŞLİK BULUŞMASI

Şükrü KARATAŞ'IN KALEMİNDEN, VAKIFLAR  YURDUNDAKİ KARDEŞLİK BULUŞMASI....

Abone Ol

“İnsan bu, su misali, kıvrım kıvrım akar ya;
Bir yanda akan benim, öbür yanda Sakarya.
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak;
Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir.”… Necip Fazıl  Kısakürek

1960'lı yılların soğuk kış gecelerinde, bizler vakıflar yurdunun çocukları olarak bir aradaydık. Yoksulluğun sertliğiyle yoğrulmuş, salonda, sobanın başında ısınırken ders yapan, yangın olur korkusuyla sobasız soğuk yatakhanelerde battaniyelere sarılarak titreyen küçük bir grup çocuktuk. O dönemin zorlukları bizi birbirimize bağladı ve hayatın gerçek zorluklarına hazırladı. Her birimiz farklı yolları yürüdük; ama o yılların anıları ve dostlukları, her daim içimizde bir kor olarak kaldı.

25-8-2024 tarihinde, 60'lı yılların kuşağı olarak, farklı ve yeni yılların kuşaklarıyla bir araya geldik. Onların daha modern yurtta, daha geniş imkanlarla yetiştiğini görmek bir yandan bizi sevindirdi, bir yandan da geçmişle günümüz arasında bir köprü kurdu. Evet, onlar da vakıflar yurdunun sıcaklığında büyümüşlerdi; ancak onların büyüdüğü dünyada teknoloji, eğitim ve yaşam koşulları çok farklıydı. Bu farklar, kuşaklar arasında doğal bir mesafe oluşturmuş olabilir; ama buluşmamız, bu aslında ne kadar da önemsiz olduğunu gösterdi. Çünkü vakıflar yurdunun içinde büyüyen, aynı ideallere sahip olan bu kuşaklar, geçmişin mirasını devralmış ve gelecek için umut taşıyan çocuklar olarak bir araya gelmişti.

Bir araya gelmek, geçmişi yad etmek ve farklı kuşakların ortak noktalarını keşfetmek, her birimize tarifsiz bir mutluluk verdi. Ne yazık ki, bazı dostlarımız bu buluşmaya katılamadı, kimileri ise aramızdan ayrıldı. Onların anılarını yaşatmak için Yasin okundu ve dualar edildi. Sonrasında hep birlikte yemek yedik, fotoğraflar çekildik ve tekrar buluşmak üzere sözler verdik.

Bu vakıflar yurdunda yetişen arkadaşlarımızın çoğu, ülkelerine büyük katkılar sağladı; mühendisler, profesörler, doktorlar, öğretmenler, avukatlar gibi çeşitli mesleklerde başarıyla yer aldılar. Onların bu başarısı, vakıflar  yurdunun sunduğu sıcaklık ve desteğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösteriyor. Necip Fazıl Kısakürek’in dediği gibi, “Ana rahminden geldim pazara, şöyle bir dolaştım , bir kefenle gittim mezara.” Hayatın kısa olduğuna inanılırken, 56 yıllık bir geçmişi hatırlamak hayatı oldukça uzun hale getirdi. Umarım bu güzel buluşmanın tekrarları olur ve bizler, bu değerli anıları yeniden canlandırırız.

Bu organizasyonun gerçekleşmesinde emeği geçen tüm arkadaşlara da teşekkür etmek istiyorum. Büyük bir özveri ve titizlikle düzenlenen bu buluşma, geçmişin izlerini hatırlama ve kuşaklar arasında köprü kurma fırsatını sundu. Her birinize teşekkür ederim , sağlıklı ve mutlu ömürler diliyorum. Bir sonraki buluşmada görüşmek dileğiyle sevgiler, selamlar gönderiyorum.
 

26-8-2024
Şükrü Karataş