Günler yine birbirini kovalamış olmalı ki daha dün dönemin başı iken sınav haftası geldi. Sayfalarca notun içinde, litrelerce kahvenin günleri kovaladığı uykusuz bir hafta… Bu durumun düşüncesi bile şimdiden beni yormaya başlamışken, o masanın başına oturma zamanı gelmiş demektir.
Vicdanlarımızı rahatlatmak için oturduğumuz not yığınlarının içinde, kelimelere bomboş bakmaktan öteye geçersek eğer yıllarımızı esir alan okul hayatından bu yıl sıyrılacağız. Yani ben kendi adıma konuşayım.
Beni ders çalışmaktan soğutan okulumuzun sınav sistemi… Ne kadar çalışırsak çalışalım sonucun çabalarımızın karşılığını vermemesi benim vazgeçmemin temelinde yatan sebebidir. Yıllardır verilen emeklerimin sonucunu alamamam… Bitecek ama inanıyorum ben yine de…
Neyse kendimi bu vize haftalarının ötesinde düşünüp sıklıkla yaşanan öğrencilerin cümlelerinden birkaç derleme yapayım, bu kasvetli haftaya bir gülücük kondurur belki…
1. Daha sınava girmeden "şu kadar alsam, sözlüden şu kadar verse.." diye hesaplamalara başlanır.
-90 alacağım bu sınavdan, karneye 5 gelecek! (alamadı)
2. Ve hocaların aralarında şeytani planlar yapıyor olabilecekleri hiç aklımızdan çıkmaz.
3. Tabii ki çoğu öğrencinin yaşadığı durum, sınav öncesi inek arkadaştan not dilenme…
4. Sınav döneminde vücudumuzun verdiği birtakım tepkiler de oluyor tabii ki, sınav dönemi sendromu…
-Psikolojik bir bunalım dönemidir.
5. Sınava bir gün kala çalışmak, bir öğrencilik geleneğidir. Sürekli çalışan inekler de olabilir, istisnai olarak. Söylediğim gibi, onları kınıyoruz!
6. Son gece de ne güzel ders çalışılır!
-Çok geç olduysa sabah çalışırım deyip yatılır ama hiçbir zaman sabah çalışılmaz.
7. Bir süre sonra tek düşünülen şey sınavların bitmesi ve normal hayata dönmek olur...
8. Sınav döneminin vazgeçilmez içeceği; kahve...
9. Sınavlar bittiğinde, aldığımız kötü notların bahaneleri hazırdır;
-Hoca bana taktı ya
-Herkes kötü not aldı
-Hep öğrenmediğimiz konulardan sormuş
-Hoca dersi anlatamıyor ki
-Çok çalıştım ama heyecan yaptım

Sonuç olarak hayatımız bitmeyecek sınavlardan kalırsak, dünyanın sonu olmayacak bu kadar sıkıntıya gerek yok. Gereğinden fazla düşünüp akıl sağlığımızı yitirecek kadar bu konuyu kafamıza takmamalıyız. Aileler çocuklarına gereğinden fazla baskı yapmamalı sonuçları her zaman pozitif yönde olmuyor.

Türkiye Psikiyatri Derneği, velileri, şu belirtileri çocuklarında görmeleri halinde destek almaları konusunda uyarıyorlar:

“Huzursuzluk, endişe, tedirginlik, sıkıntı, başarısızlık korkusu, çalışmaya isteksizlik, mide bulantısı, taşikardi, titreme, ağız kuruluğu, iç sıkıntısı, terleme, uyku düzeninde bozukluklar, karın ağrıları vs. bedensel yakınmalar, dikkat ve konsantrasyonda bozulma, kendine güvende azalma, yetersiz ve değersiz görme, dikkat dağınıklığı, iştahsızlık veya aşırı yemek, terleme, ders çalışmayı erteleme...”

Sınavları olan bütün arkadaşlarıma başarılar J