Yaşar’ın köşe yazısı şöyle:
“Şanlıurfa maçı sonrası Boluspor’da sular durulmuyordu. Şampiyonluk hedefiyle takımın başına gelen Turgay Altay istenilen sonuçları alamayıp ayrılmasının hemen ardından Yalçın Koşukavak takımın başına geçti. Nispeten içerde 3 puan yazılacağı düşünülen Adanaspor ve Şanlıurfaspor maçları sonrası 5 puan kaybedilmişti. Yalçın Hoca öncelikle takımın savunma kurgusunu oturtmak için kolları sıvadı.
Milli ara öncesi Keçiören maçında ilk üçlü savunmasıyla çıktı Yalçın Hoca. Vakti çok yoktu içerde aldığı beraberlik ve milli ara sonrası Kocaelispor deplasmanında son ana kadar maçın içinde kaldı, Yalçın Hocanın takımı Boluspor. Tuzlaspor maçı çok kritikti orada alınan üç puanla beraber takımın yeni golcüsü meydana çıkmıştı. Sezon başı son anda takımda kalan Landel hocanın yeni oyun planında golcü kimliğini de göstermişti.
Erzurum ve Göztepe maçlarında takımın 3. bölgesindeki sıkıntılar sakatlar ve formsuzluklar mağlubiyetleri getirdi. Çok kritik Giresun deplasmanına giderken hoca için acaba diyenler 5-3-2 ile Oulare’yle kazanmıştı. 2 maçlıkta olsa bir galibiyet serisi gerekiyordu Boluspor’a. İçerde zorlu Bodrumspor’a karşı 1-0 geriden gelip iki stoperi Onur Ulaş ve Oulare ile kazanmasını bilmişti, Boluspor ve Yalçın Hoca. Maç içinde sistem içerisinde plana sadık kalan bir Boluspor takımı görmeye başlamıştık. Yalçın Hoca ve öğrencileri duran toplardaki başarısını akan oyununda yavaş yavaş göstermeye başlamıştı.
Gençlerbirliği deplasmanında 0 pozisyona yakın verdiler. İçerdeki Sakaryaspor maçında 0-3 geriden gelip, neredeyse beraberliğe taşıyacak inatçılığa da sahip bir takımdı Bolu takımı. Yine çok kritik bir mücadele çıkacaklardı. Milli ara sonrası Ümraniye deplasmanında mutlak puan ve puanlar alması gerekiyordu takımın.
Maç öncesi kağıt üzerinde rakipleri Adanaspor ve Şanlıurfa takımları da deplasmanlarda maç kazanmışlardı. Bu şartlarda şiddetli rüzgarında dezavantajıyla Boluspor maça başladı. Ön alanda Diarrasouba Landel ve Oğuz Kağanla önce rakibi bozdu, Yalçın Koşukavak ve öğrencileri. Sonrasında haftalardır gol beklenen isim Adel Bettaleb, Berk’in vuruşunda dönen topu gol yapıp gol orucunu bozdu. Ardından iyi oyuna devam etti Boluspor ve finalde de bir başka suskun isim Oko’dan geldi gol.
Şu ana kadar Yalçın Hoca belki de kariyerinin en zorlu ama en çılgınca işlerini yapıyor. Bazen 3-6-1 ile başlıyor 3-5-2’le devam edip sonrasında skora ve gidişata göre 3-4-3 ve 4’lü savunma dönebiliyor. Zorlu maçlarda 5-3-2 başlayıp sabırla ısrarla bu ligin dinamiği olan gol yememeyi adet haline getirip finalde o çok çalıştığı duran topları rakiplerine bir hançer gibi saplıyor.
Geldiği günden beri oyuncusunun özgüvenini hep yukarı çıkardı Yalçın hoca. Belki bitti bu yıl galiba sıkıntı yaşayacağız diyen taraftarına gizli bir Play-Off adayı yapmasını bildi hoca. Karanlıktan aydınlığa giden süreçte, Yalçın hoca’nın payı çok büyük. Hocaya inanan başta başkan ve yönetim kurulu olmak üzere oyuncuları ve aşılanan özgüvenle beraber deplasmana gelen taraftarla Boluspor büyük bir ivme yakaladı. Sıra zorlu içerdeki Eyüpspor maçına geldi. Hoca ve sürpriz oyun sistemleriyle bakalım bu maçta bizler neler izleyeceğiz.”
