Sevdiklerinizle siyaset yapmayınız. Zira siyaset dostlukları zedeler.Siyasetçiler yollarına devam ederlerken, siz dostlarınızı yitirdiğinizle kalırsınız.
Bu güzel sözü milattan önce 4. Yüzyılda Aristoteles söylemiş.
İyi de söylemiş; günümüzde de aynen geçerli!
İşte bunun için siyaset yapmak istemiyorum.
Ama siyasilerinde lafları kendilerine göre yontarak, insanların zekâları ile alay etmelerini,saf yerine koymalarını hazmedemiyorum.
Basında çıkan haberlere bakıyoruz, meydanlara çıkanları dinliyoruz, hala daha 7 Haziran seçimlerinden sonra bir koalisyonun kurulamamasını kasıtlı olarak MHP'ye ve Devlet Bahçeli'ye yıkılmak istenmesini bir insan olarak kabul edemiyorum.
Hatırlayalım…
7 Haziran sonrası koalisyon görüşmelerinde önce Sayın Kılıçdaroğlu görüştü Sayın Devlet Bahçeli ile.
Sonra da Sayın Davutoğlu…
Sonrası ise tam bir Çapanoğlu!
İkisinden de sadece şunu duyduk; ‘Sayın Bahçeli her şeye HAYIR diyor.'
Ama kamuoyunu aydınlatacak öyle içi dolu bir açıklama yok!
Niye si yok, nedeni yok!
Ne var?
‘Devlet Bahçeli koalisyona yanaşmadı.'
Bu açıklama öylesine abartıldı ki, Sayın Bahçeli ve MHP makaraya alındı.
Öyle ki;
‘Sayın Devlet Bahçeli için EVET dememek için nikâh masasına bile oturmadı evlenmedi' dediler.
Güldüler…
Beşiktaş'ın en büyük taraftar gurubu kim?
Çarşı!
Çarşı'nın sloganı ne?
‘Çarşı her şeye karşı!'
Devlet Bahçeli' de Beşiktaşlı o da her şey karşı dediler. Eğlendiler ve 7 Haziran sonrası kurulamayan koalisyonların nedeni olarak Devlet Bahçeli'yi gösterdiler.
Peki, Devlet Bahçeli nelere hayır dedi?
Herkes biliyor ki; kurulabilecek CHP, MHP HDP koalisyonun da, MHP CHP'ye değil, binlerce kişinin katili PKK'nın meclisteki uzantısı olan HDP ye hayır dedi.
MHP ne dedi?
‘Biz sizinle iktidar olabiliriz, sunmuş olduğumuz şartlarımızdan bazılarını iktidarda yerine getirebiliriz. Ama bu durum bizim nefsimizi tatmin eder, ancak devletimin geleceğini dinamitler. Bir yerlerden intikam almak için yapılacak koalisyona HAYIR!‘Dedi.
Vatanı bölmek isteyen düşünce ile yan yana gelmek istememesinin neresi yanlıştı?
Cevabı EVET mi olmalıydı?
EVET diyebilir miydi? Derdi!
Nelere?
PKK'nın uzantısı olan HDP' nin meşruiyet kazanmasına…
Ve her şeyden önemlisi Türkiye Cumhuriyeti devletini parçalamak isteyen her türlü teröre prim kazandırılmasına…
Evet derdi, derdi ama Türkiye Cumhuriyetinin temeline de bomba koyardı.
Söyler misiniz?
Bu EVET ten ülke menfaatine HAYIR çıkar mıydı?
Peki, Sayın Devlet Bahçeli'nin HAYIRının neresi hayırsızdı?
Başka?
AKParti, MHP koalisyonu kurulabilirdi?
MHP hayır mı dedi?
Demedi!
‘Kuralım ama kuracağımız koalisyon bir ülkenin geleceğini belirleyecek. Öyleyse bizim de şartlarımız var' dedi.
Sıraladı…
1- Türkiye Devleti bir Cumhuriyet'tir.' Toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Resmi dili Türkçedir. Bayrağı Türk bayrağıdır. Başkent'i Ankara'dır.
2- Ülkemizi parçalamaya yönelik olan Çözüm sürecinden vazgeçilmelidir.
3- Toplum hayatını felç eden, adalet ve ahlak kurallarını hiçe sayan yolsuzluk ve rüşvet iddialarının 17-25 Aralık kapsamında tekrar ele alınarak, ucu kime dokunursa dokunsun üzerine gidilmelidir.
4- Cumhurbaşkanı, görevinin gerektirdiği meşru ve hukuki zeminde bulunmalıdır.
Ne oldu?
AK Parti öne sürülen bu şartlara HAYIR dedi ve koalisyon kurulamadı.
Ama ihale yine MHP ye yıkıldı.
Ancak bu durumda koalisyonun olmamasına neden olan 4 maddeyi tersinden okuyacak olursak AK Parti;
Türkiye Cumhuriyetine HAYIR!
Din ırk ayırt etmeden herkesi kucaklayan Atatürk Milliyetçiliğine HAYIR!
Demokratik, laik sosyal bir hukuk devletine HAYIR!
Resmi dilimiz olan Türkçeye HAYIR!
Türk bayrağına HAYIR!
Ankara'nın başkent olmasına HAYIR!
Ülkemizi kana bulayan, çözüm diye başlayan ama çözümsüzlüğe varan, anaları ağlatan ÇÖZÜM projesinin kaldırılmasına HAYIR!
Toplum hayatını felç eden, adalet ve ahlak kurallarını hiçe sayan rüşvet ve yolsuzluk olaylarının üzerine gidilmesine HAYIR!
Cumhurbaşkanının görevinin gerektirdiği meşru ve hukuki zeminde bulunmasına HAYIR!Durumuna düşmüş olmaz mı?
Hangi partiye oy vereceksek verelim.
Ama Allah'a iman ediyorsak ya da etmiyorsak, ancak AHLAK denilen o yüce değerin peşinden gidiyorsak,
Vicdan ve izan sahibi kişiler olduğumuza inanıyorsak,
‘Benim vereceğim kararlarda oturduğum koltuk, mevki makam ve menfaatler etkili olamaz. Diyebiliyorsak,
Sayın Devlet Bahçeli'nin son televizyon programında anlattıklarını iyi anlamış iyi yorumlamışsak, hala daha Sayın Devlet Bahçeli'yi suçlar mıyız?