DERLEYEN: HAVVA AKÇA

Şeyhülislâmlığı döneminde çeşitli siyasî ve idarî olayların içerisinde faal olarak bulundu. 17 Muharrem 1069’da (15 Ekim 1658) vezirler, bütün bölük ağaları ve askerin de iştirakiyle yapılan ayak divanına katıldı ve burada Abaza Hasan hakkında verdiği fetva yüksek sesle okundu, herkes tarafından kabul gördü. Fetvada “hurûc ale’s-sultân ve sâî bi’l-fesâd” suçuna dayandırarak âsilerin katline hükmetmişti.

Mehmet Paşa’nın Çanakkale’de Venediklere karşı kazandığı zaferden sonra ocak ağalarından Kara Hasanzade Hüseyin Ağa, Vezir Mehmet Paşa’yı devirmek isteyince, savaş kazanan bir vezirin devrilmesini doğru bulmadığını belirtmiştir. Daha sonra Mehmet Paşa ile arası açılmıştır.

Vezir Mehmet Paşa, Girid Serdarı Deli Hüseyin’in katli için fetva istediği halde Bolvi Mustafa Efendi fetva vermediği gibi, sadrazamın Anadolu isyanları dururken Bursa’ya gidişini de tenkid etmiştir. Bunun için padişaha da bir mektup vermişti.

Padişah, Bolvi Mustafa Efendi’nin bu hareketlerini beğenmemiş, bu durumun katli veya sürgün işini Köprülü Mehmet Paşa’ya bırakmıştır. Köprülü, Bolvi Mustafa Efendi’yi görevinden alıp, önce Mahaliçe, sonra da Mısır’a (1659 Nisan) sürmüştür. Mısır’da 17 sene yaşayan Bolvi Mustafa Efendi 1675’de ölmüştür.

Bolvi Mustafa Efendi, iki senelik şeyhülislamlığı sırasında birçok eser vermiştir. Bunlardan en önemlisi, “Furu-ı Hanefiye” ile “Şerhü eşkalü’t-tesis” dir.

KAYNAK: ÇELE DERGİSİ,

TÜRKİYE DİYANET VAKFI İSLAM ANSİKLOPEDİSİ