Bolu Takip Gazetemizin manşetten verdiği Mahmut Alan'dan Tehlikeli Çıkış”
“250 kişiyle hepsini Türkiye'ye rezil ederim” haberini okuyunca, doğrusunu söylemek gerekirse irkildim.
“Ne oluyoruz” dedim.
“Hepsini Türkiye'ye Rezil Ederim”
Öyle uluorta söylenecek,
Öyle rastgele kullanılacak bir cümle olamazdı.
Vakıa;
Mengen Aşçılar Festivali olunca,
Konu;
Mengen ilçemizin geneline varınca, haliyle insan bir tuhaf oluyor.
Dikkat kesiliyor.!
İnsanın canı sıkılıyor.?
Sayın Mahmut Alan'ın,
Bolu'da tek başına,
Bazen bir/iki kişilik protesto ve eylemlerine şahit oluyorduk olmasına da,
Bu defa;
Rakam vererek,
İki yüz elli (250) kişi ile Mengen'e giderim bütün Türkiye'ye onları rezil ederim” hiç yakışık almadı.
“Yapamazsın, diyemezsin, kim oluyorsun, ne bu cüret” gibi söylemlerle işim olmaz,
Mavra bilmem,
Tafra yapmam.!
Kibar olmaya özenir, sevgimi esirgemem, saygıda kusur etmem.
Doğrusu;
Bu tehlikeli çıkışı, hiç hoş karşılamadım.
BBP il Başkanı Sn. M.Alan'ın, eğlence noktasındaki hissiyatının ortağıyım.
Şehitlerimizin kanları yerde,
Baba ocağına ateş, ana kucağına boş beşikler düşüp dururken; elbette eğlence ve benzeri organizasyonlar kabul edilemez.
Elbette,
Çok önceden planlanan festivallerin ve sorumlu komitelerinin, vakıa'yı tekrar gözden geçirmeleri geleneğimizin, inancımızın, kültürümüzün bir parçasıdır.
Nitekim;
Mengen İlçemiz de, diğer ilçe ve şehirlerimiz kadar, şehitlerine saygılı, bunu değerlendirebilecek kadar geleneklerine bağlı olduğunu bilenlerden olsam da;
Festival Komitesi Başkanlığının ve bağlı komitenin,
Mengen Kaymakamlığının 31.07.2015 Cuma günü festival yürütme kurulu başkanlığına yazmış olduğu resmi yazıdan sonra, festivali ve eğlence programlarını ertelemiş olmaları dikkatlerimden kaçmadı.
Hemen bir gün sonra (01.08.2015) toplanan festival komitesi, Aşçılar Festivalini ileri bir tarihe ertelendiğini öğreniyorum ki;
Sn. M.Alan'ın, 250 kişiyle hepsini Türkiye'ye rezil ederim” cümlesi hem söyleniş tarihi itibariyle, hem de güncelliğini o an yitirmiş olması sebebiyle askıda/kontrpiyede kalmış görünüyor.
Ve Fakat;
“Mengen” isminin, rezil kelimesiyle yerel ve ulusal basında baş başa bırakılmasıyla yüreğimiz burkulmadı değil.
Keşke;
Mengen Kaymakamlığının 31.07.2015 Cuma günü komiteye gönderdiği festivalin eğlence konserleri iptal edilmiştir” emir yazılarından önce; komite çoktan kararını verebilmiş olsa idi.
Keşke;
Festivalin ileri bir tarihe ertelenme yerine, eğlencelerin iptal edilip yerine aşçılık mesleğine uygun etkinlikler, maneviyatımıza, gelenek ve kültürümüze uygun işler konulabilse idi.
Sn. M.Alan'ın kendine has üslubu ve Mengen ismini kullanarak derlediği cümleler tarih/gün/saat dilimlerine yakalanmış, rezil ederim” deyimi ile birileri mutlaka yaralanmıştır.
Her ne kadar Mengen Belediyesi, Mengen Kaymakamlığının resmi iptal yazıları ile uyanmış olsalar da,
Festivali ileri bir tarihe, (resmi yazıdan sonra) erteleme kararlarını samimiyet testinden geçmiş olarak sayabilir,
Sn. Alan'ın yesinler, içsinler ama eğlenmesinler.
“250 kişiyle hepsini Türkiye'ye rezil ederim” cümlesini bu saatten sonra söylenmemiş farzedebiliriz.
Bir akşam;
Sn. M. Alan'la; Moonlight'da karşılaşmıştım.
Bir iki bardak çay içmiş, tek taraflı uzun süren bir sohbetin şahidi de olmuştum.
Görsel ve sosyal medyada sık sık gözüme çarpıyor olmasına rağmen, yakından tanıma ve izleme fırsatı bulduğum bu genç arkadaşın enerjisinden etkilenmiş,
Sanki nefes almadan sürdürdüğü konuşmalarından adeta yorulmuş, ortamdaki seviyeli muhabbetinden memnun kalmıştım.
Dedim ya.!
Şehitler noktasında hissiyatı hissiyatımdır.
Ve Fakat;
“250 kişiyle hepsini Türkiye'ye rezil ederim” cümlesi asla kabul edilebilir, Mengen halkına yakışır bir şey değildi.
Öfke kontrolüne her zamankinden daha çok ihtiyacımız var.
Metin Yıldırım'ın da (Yıldırım Doktor) bulunduğu bir ortamda bir demli çay eşliğinde devam etmek üzere.
Selam ile..