Kedi koronavirüsünde tehlikeli mutasyon
Kedi lerdeki koronavirüs varyant ının varlığı aslında uzun zamandır biliniyordu. Birçok kedi, feline coronavirus (FCoV) olarak adlandırılan virüsü taşımakla birlikte bunların çoğu hastalanmıyor ya da hafif semptomlar gösteriyor.
Ancak FCoV mutasyona uğrayıp, kedi enfeksiyöz peritonitini (FIP) tetiklediğinde durum ciddileşiyor. Hayvanlarda kusma ve ishal, kilo kaybı, ateş, solunum sorunları veya gözlerde iltihaplanma gibi tipik semptomlar ortaya çıkıyor. FIB, ayrıca ciddi sinir hasarına da yol açabiliyor. Tedavi edilmediği takdirde genellikle ölüm cül oluyor.
Kedi enfeksiyöz peritoniti, mevcut haliyle insanlara bulaşmıyor. Virüsün diğer evcil hayvanlara bulaştığı da bugüne kadar bilinmemektedir. Tersine, kediler insan koronavirüsü ile enfekte olabilirler, ancak bunu kendileri yaymazlar.
Kedi ve köpek koronavirüslerin rekombinasyonu
İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre, yeni varyant oldukça patojenik, yani çok bulaşıcı olarak sınıflandırılıyor. Son derece hızlı yayılıyor ve her yaştan kediyi enfekte edebiliyor. Bulaşma, muhtemelen doğrudan kediden kediye gerçekleşiyor. Bununla birlikte yeni varyantla enfekte olan kedilerin, kedi enfeksiyöz peritoniti geliştirme olasılığı çok daha yüksek.Yeni koronavirüs varyantı F-CoV-23, kedi koronavirüsü (FCov) ve köpek koronavirüsü olan canine coronavirus (CCov) varyantlarının bir rekombinasyonu. Yeni varyant, virüsün konakçı hücreye girmek için kullandığı spike proteinini köpek koronavirüsü CCoV'den alıyor. Muhtemelen virüsün kediler arasında bu kadar hızlı yayılmasının nedeni de bu. FCov için hızlı yayılma aslında bugüne kadar atipik bir durum olarak biliniyordu.
Evcil hayvanların bulaşmadaki rolü
Henüz bağımsız olarak doğrulanmamış olan yeni çalışmada araştırmacılar, viral hastalıkların bulaşma döngüsünde evcil hayvanların genellikle göz ardı edildiğinden yakınıyor.Edinburgh Üniversitesinden Christine Tait-Burkard liderliğindeki araştırma ekibine göre, kedi (FCoV) ve köpek (CCoV) koronavirüsleri ile insan hCoV-229E5 koronavirüsleri arasındaki yakın ilişki göz önüne alındığında, bu potansiyel bulaşma döngülerinin daha yakından izlenmesi gerekiyor. Koronavirüslerin RNA genomu nispeten düşük mutasyon oranlarına sahip olsa da cinsler içinde rekombinasyonlar sıklıkla tespit ediliyor.
İnsanlar ve kediler için ilaçlar
Kıbrıs'ta, insan koronavirüsü ilacı Molnupiravir'in, FIP'li kedilerin tedavisinde kullanımına ağustos ayında izin verildi. Antiviral ajan GS-441524'ün de tedavide çok etkili olduğu kanıtlanmış durumda.
Bu, enfekte olmuş evcil kedilerin tedavi edilmesini mümkün kılabilir. Ancak binlerce FIP'li sokak kedisi için aynı şeyi söylemek pek mümkün görünmüyor.
Editör: Berfin MUTLU