HADRİAN TAPINAĞI

Abone Ol

15 Temmuz programı için Demokrasi Meydanı'ndayız, programı bir köşeden gazeteci arkadaşlarla takip ederken bir taraftan da Bolu'nun gündemi üzerine sohbet ediyoruz.

Sohbete aldığımız gündemler kısaca gelip geçiyor, biri hariç. Bolunun geleceği için geçmişinin ne kadar önemli olduğu.

Şapel sandığımız ama depo çıkan yapı, yol genişletmesi için yıkılması düşünülen Gölyüzü'ndeki tarihi Han ve haberlerinin vatandaştan gördüğü ilgiyi konuşuyoruz.

İstatistik verileri üzerinden propaganda yapacak olursanız Bolu ciddi rakamlarda turist alan bir il.

Allah'ın bahşettiği doğal güzellikleri Abant, Gölcük, Yedigöller, Kartalkaya yıl içerisinde milyonları ağırlıyor… Ya tarihin bahşettikleri?

Merkezimizi görmeyen turist varlık içinde yokluk değilse nedir?

2018 yılı teşvik verilecek projelerden biri şehri anımsatacak, gelenlerin hediye için alacağı oyuncak, minyatür, magnet vb ürünlerin üretilmesiydi. Fakat hiçbir girişim haberi gelmedi, Türkiye'ye pazarlayacağımız şehri anlatacak ne özelliğimiz var ki?

Magnetlerin üzerine neyi kazıyabiliriz veya nerenin minyatürünü yapabiliriz, oyuncak olarak Köroğlu atını mı yapalım? Şimdiki çocukların oyuncağı PC tablet telefon.

Abant, Gölcük, Yedigöller artık başlı başına marka oldu, ziyaretçileri isimleriyle gelip gidiyorlar.

Aynı zamanda özel yolları yapılıyor ki merkezle hiç alakaları yok. Düzce'nin mi Bolu'nun mu ne fark eder?

Hedefini kültür turizm spor kenti olarak belirleyen bir şehrin tam da bu noktada tarihi bahşedilenlerini kullanması lazım değil mi?

Tarihin doğa gibi cömert davrandığı yapıları gün yüzüne çıkartıp turizme kazandırmamız gerekiyor.

Pers seferinden dönerken kışı geçirmek için Hisar tepesini tercih eden Roma'nın en kudretli 5 Komutanından 3. sü Hadrianus'un bıraktıkları bizim için büyük zenginlik.

Hisar tepesi tüm yapılardan temizlenip tarihi Akrapol ve içindekiler Hadrian tapınağı, büyük kilise, stadion aslına uygun yeniden yapılmalı.

O stadionki Hadrianus'un evlatlık aldığı Claudiopolis'li (Bolu) Antinous anısına yaptırdığı ve her yıl gladyatör yarışları düzenlediği Türkiye'deki tek Stadion.

Hemen yanı başında Osmanlıdan günümüze Yukarı Çarşı ve Yıldırım Bayezid cami ve Taş Hanı. Zaman tünelini hayal edebildiniz mi? Roma'dan Osmanlıya… Devamında modern belediye binası ve meydanı ve Köroğlu.

Nasıl turist çekeceğini bir düşünün. Bunlara doğal güzelliklerimizde eklenince günübirlikten yatılı turiste nasıl geçeceğimizi. Şehir içi milli hasılamızın nasıl yükseleceğini.

Köroğlu etkinlikleri ile doğudan gelen ziyaretçilere ilaveten Stadion da yapılacak gladyatör gösterileri ile batıdan gelecekleri.

Bunları iki sene önce yazmıştım, sadece kendi düşüncem olduğunu sanıyordum, 15 Temmuz programında aynılarını diğer gazeteci ağabeylerden dinleyince tekrar yazma zorunluluğu hissettim.

Umarım yetkililer gündemine alıp değerlendirir.

Hasan Perçin

hsnprcn@hotmail.com