Haber: Berfin Mutlu
Gölcük’te yapımı tamamlanmasına rağmen Gölcük Platformunun girişimleri sonucu yıllardır kullanıma açılamayan bongalov evlerin Bolu Belediye Meclisi’nde alınmak istenen karar sonrası ihaleyle kiraya verilmek istenmesi üzerine, Gölcük Platformu yeniden harekete geçerek Bolu Belediyesi’nin önünde basın açıklaması yaptı. Platform adına açıklamalarda bulunan Zehra Kulalı Gezici, “Ülkemizde son dönemde eşi görülmemiş bir doğa katliamı yaşanmaktadır. Ekosistemi tahrip eden, ormanlarımızı yok eden, çevreye onarılamaz zararlar veren ve halkımızın ortak yer altı ve yer üstü zenginliklerini yerli ve yabancı sermaye şirketlerinin yağmasına açan hiçbir anlayışın memleketini seven hiç kimse tarafından kabul edilemeyeceği tartışılmaz bir gerçektir. Fakat geldiğimiz noktada benzer bir anlayışla Bolumuzun doğal güzelliklerinden bir tanesi olan Gölcük Tabiat Parkı’nda, devam eden mahkeme süreçlerine rağmen, bilimin tüm gerçekliğine rağmen inşa edilen bungalovlar kullanıma açılmak isteniyor” dedi.
“BELEDİYE MECLİSİNE SORDUK, ACELENİZ NEDİR?”
Gezici, “Bolu Halkı olarak, mahkeme kararlarına ve bilirkişi raporlarına rağmen doğanın talanına sebep olacak bu yapılar nedeniyle açığa çıkan kamu zararının hesabının sorulmasını beklerken, 31 Mart sonrası seçilen Belediye Meclisinin ilk toplantısında yer alan gündemlerden birisinin de Gölcük Tabiat parkında bulunan yapıların kiralanması olduğunu gördük. Gölcük Platformu olarak bu oldu bitti girişimine karşı Bolu Kamuoyu ile hukuki ve fiili sürecimizi paylaşıp kamuoyu adına Belediye Meclisine sorduk, aceleniz nedir? Evet aceleniz nedir?” ifadelerini kullandı.
“FİİLİ VE HUKUKİ MÜCADELEDE BİRLİKTE DEĞİL MİYDİK?”
Belediye Meclisi’nde bulunan bir çok isimle geçmişte Gölcük için mücadele verdiklerini söyleyen Gezici, “Bolu halkının itirazına, kazanılan iki mahkeme, bilirkişi raporuna ve devam eden mahkeme sürecine rağmen, rant ve talanın iştahıyla Gölcük’e kondurulan bungalovları, kiralamak istemek aynı rant ve talan hırsının tezahürü değil midir? Buradaki yapıları kullanıma açacak olursanız, belki de Gölcük’ü hiç görmemiş, oturdukları kürsüden 2 mahkeme kararı ve uzman bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan teknik raporu dikkate almayan; bungalov ile idare binasının yapımının uygun olacağı yönünde karar veren Danıştay üyelerinden ne farkınız kalacaktır? Dönemin CHP milletvekili, şimdinin belediye başkanı Sayın Tanju Özcan ve şimdinin belediye meclis üyelerin çoğunluğu, Gölcük’ün betonlaşmasına ve doğal güzelliklerinin kaybolmasına neden olacak (gelişme) planının iptali için yürüttüğümüz fiili ve hukuki mücadelede birlikte değil miydik? Şimdi ne değişti?” dedi.
“BİR OLDU BİTTİ GİRİŞİMİNDEN BAŞKA NEDİR?”
Belediye Meclisinin ilk toplantısına bu kiralama olayının getirilmesinin oldu bitti olduğunu ifade eden Gezici, “Ne diyordu bilirkişi: Eğer bu proje geçerse; Gölcük Tabiat Parkı, tabiat parkı olarak belirleme kriterlerine sahip olmaktan uzaklaştıracaktır, Toprağın tahribatına, ağaçların bitkilerin kurumasına yol açacak, yaban hayatını ve giderek de buradaki bitki ve ağaç örtüsünü olumsuz etkileyecektir. Bu yoğun kullanım, göl içi ve çevresinin yakın gelecekte kaybedilme riskini beraberinde getirecektir diyor. Bu yapıların kullanımı durumunda temiz suyun nereden karşılanacağı, atık su, kanalizasyonun nereye verileceği ortada dururken ve üst mahkeme süreci devam ederken, ilk toplantıda gündeme Gölcük’ün kiralanmasını almak bir oldu bitti girişiminden başka nedir?” diye konuştu.
“KAPİTALİST BARBARLIKTAN BİLİYORUZ”
Türkiye’nin değişik bölgelerinde de zaman zaman aynı uygulamaları gördüklerini belirten Gezici, “Biz burada hep birlikte dedik Gölcük Halkındır, Halkın kalacak diye! Aynı taleple yine buradayız. Açığa çıkan kamu zararının hesabını sormayanlar, ‘zaten orada bungalovlar yapıldı boş mu dursun’ diyerek, şimdide daha büyük bir yanlışla telafisi mümkün olmayan zararlara yol açmak üzereler. Sizlerin konumları değişmiş olabilir, ama bilim ve tekniğin doğruları değişmiyor! Bu yapılaşma ve kullanım yoğunluğu, göl içi ve çevresini yakın gelecekte kaybedilmesi riskini taşıyor diyor! Kaldı ki bu talan ve kar hırsının böyle kalmayacağını; Ayder’den, Uzungöl’den, kurutulan Dipsiz Göl’den, Kazdağları’ndan, Murat Dağı’ndan, İliç’ten biliyoruz. Yeraltı ve yer üstü tüm kaynaklarımızın bir avuç sermayedara pay eden, sonsuz kar hırsıyla gözü paradan başka bir şey görmeyen kapitalist barbarlıktan biliyoruz” dedi.
“BOLU’YU KARŞILIKSIZ SEVİYOR, İLLE DE MEMLEKET DİYORUZ!”
Kiralama kararının alınması halinde hukuki mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerini belirten Gezici, “Kimse bizlere hikaye anlatmasın, memleketin katledilen resmine baksın. Bu geri dönüşümü olmayan yıkımların yanına Gölcük’ü ekletmesin, bu suça ortak olmasın. Unutulmasın, karına kar katacak, gücüne güç katacak bir avuç azınlığın keyfini çatacak ağalar, beyler değişir. Ancak daha Gölcük’ü görmemiş, yolundan geçememiş, havasını solumamış, yoksul halkın çocukları için karşınıza dikilecek bu ülkeyi karşılıksız sevmiş Köroğlu’nun evlatları her zaman olacaktır. Bir kez daha bu talana dur demek için fiili, meşru ve hukuki mücadelemizin devam edeceğini belirterek davamızın en üst mahkemeye kadar taşıma kararlılığını fedakarca sürdüren başta avukatımız sayın Begüm Tuncel ve müdahillerine, duyarlı Bolu Kamuoyuna teşekkür ediyoruz. Gölcük Halkındır, Halkın kalacak. Rantı talanı değil.. Gölcük’ü, Bolu’yu karşılıksız seviyor, ille de memleket diyoruz!” ifadelerini kullandı.