HABER MERKEZİ

Bolu Belediyesi tarafından 2040 yılına kadar kiracı olarak bulunduğu Gölcük Tabiat Parkı için 19 Aralık 2017'de, 19 odalı idare ve konuk evi ile 25 bungalov yapımı için ihale ilanı verilmesine ilişkin sert tepki gösterdi. 

‘ Gölcük Halkındır, Gölcük’e Dokunma’

Erol Perçin, Gölcük’ün halka ait olduğunu belirterek, “Park içindeki ormanlık alana yapılacak olan bu binaların daha doğrusu bu ihalenin Gölcük Tabiat Parkı’nı talana açmak olduğu, Gölcük’ü su alanlarımızı, doğal yaşamı yok edecek bir girişim olarak Bolu ve Türkiye kamuoyuna basın aracılığı ile duyurmuştuk. 
Yapılaşmanın engellenmesi için mahkeme sürecini,  Mart 2018 tarihinde başlatmış, yine bu alanda ihale yapıldığı gün yüzlerce Bolulu yurtsever halkımız ‘ Gölcük Halkındır, Gölcük’e Dokunma’ diyerek toplanmış, dönemin belediye yönetimi tarafından ihalenin iptal edilmesini sağlamıştık. Gölcük Platformu olarak, Gölcük’ün betonlaşmasına ve doğal güzelliklerinin kaybolmasına neden olacak (gelişme) planının iptali için açtığımız davada, Bolu İdare Mahkemesi 5.12.2018 tarihinde yürütmenin durdurulması kararı vermiştir ve 8 Mayıs 2019 tarihinde de idare ve konuk evi ile bungalov yapımına ilişkin plan kararlarını iptal etmiştir. İstinaf mahkemesi 11.3.2020 tarihinde Bolu idare mahkemesi kararını Gölcük lehine onamıştır. Karar, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından Danıştay’a taşınmış, Danıştay’ın belki de Gölcük’ü hiç görmemiş üyeleri tarafından oturdukları kürsüden 2 mahkeme kararı ve öğretim üyelerinden oluşan uzman bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan teknik rapor dikkate alınmayarak; bungalov ile idare binasının yapımının uygun olacağı yönünde karar verilmiştir.
Danıştay’ın bu kararı üzerine yeniden verilen karar bu kez de bizler tarafından üst mahkemeye taşınmış ve yargı süreci henüz sonuçlanmamıştır” ifadelerini kullandı.

“Aceleniz ne?”

Mahkeme süreçleri tamamlanmadan, ilk işin Gölcük’teki yapılaşmanın ihale edilmesini gündeme almak olduğunu söyleyen Perçin, “Aceleniz nedir?
2017 yılında, AKP yönetimindeki belediyenin açtığı ilk ihale sürecinde, CHP Bolu milletvekili olan Sn Tanju Özcan, projeye karşı Bolu halkının yanında protesto eylemlerine katılmıştır. Belediye başkanlığı döneminin ilk yıllarında, buradaki yapıların oradan kaldırılması gerektiğini ve oranın eski durumuna getirilmesini savunmuştur. Gölcük’ün yok edilmesine izin vermeyeceğini beyan etmiştir. Son dönemde birdenbire buranın yapılaşmaya açılması için gayret göstermesi anlaşılır ve kabul edilebilir bir şey değildir.
Bu projenin gerçekleşmesinin getireceği olumsuzluklar 27.12.2018 tarihli bilirkişi raporunda açıklanmıştır. Bilirkişi raporunda Gölcük’ün yapılaşması sonucu oluşacak olumsuzluklar:
-Mevcut tabiat parkı alanının oldukça küçük olup hemen tamamının günübirlik kullanıma konu olduğu, bu yoğun kullanımın göl içi ve çevresinin yakın gelecekte kaybedilme riskini beraberinde getirdiği, 
-Kır evlerinin Orman alanı içerisinde yapılmakta olmaları ve belirli bir yüksekliklerinin bulunması sebebiyle ağaç dalları ve ağaç köklerinin bu inşa sürecinden olumsuz etkilendikleri, 
Kır evlerine ulaşımı sağlamak üzere oluşturulacak yürüyüş yollarına uygulanacak kaplama malzemesi ve bu malzemenin altına uygulanacak betonun orman toprağı üzerinde tahribata yol açtığı, 
-Konaklama imkanının aynı zamanda alanın tel örgü ile çevrilmesi gibi güvenlik önlemlerinin alınmasını da gerektireceği, tabiat parkı sınırlarının tel örgü ile çevrilerek alan içerisine yaban hayatını engellemenin de tabiat parkı olarak belirleme kriterlerine sahip olmaktan uzaklaştıracaktır” şeklinde konuştu.

“Gölcük’e kıymayın”


Erol Perçin açıklamalarına şu şekilde devam etti;

“-Tabiat Parkı içerisinde konaklama imkanı yaratılarak alanın gece de insan kullanımına açılmasının ve yaban hayatı için yaşamsal önemde olabilecek göletin yaban hayatının kullanımından çıkarılmasının yaban hayatını ve giderek de buradaki bitki ve ağaç örtüsünü olumsuz etkileyeceği,
-Aydınlatma ve diğer gürültülerin yaban hayatını engelleyeceği, hayvanların uzaklaşmasına neden olacağı, gece aydınlatmaları bitki fotosentezine engel olup ağaçlar ve bitkilerin kurumasına neden olacağı, 

-İdare ve konuk evi olarak adlandırılan tesis ile ilgili olarak 250,00 m2 taban oturumuna, 925,00 m2 kullanım alanına sahip olacak tesisin kısmen ağaçlık alana isabet ettiği, tabiat parkı içerisinde genel anlamda bir idare binasına ihtiyaç bulunacağı değerlendirilmekle birlikte yerleşim birimine olan yakınlığı nedeniyle kısa süreli de olsa tesis bünyesinde planlanan büyüklükte konaklama imkanı yaratılmasını gerekli değildir 
-Tabiat parkının bu bölgesinde yeni yapı yapılmak yerine ana giriş kontrol noktası çevresindeki mevcut atıl yapıların tadil edilerek ve gerekirse yerinde bir miktar büyütülerek kullanılmasının tabiat parkı özelliğinin ve mevcut ekosistemin korunması adına daha uygun olduğu, 

Tüm bunlarla birlikte iki önemeli konu ile ilgili hiçbir proje veya rapor hazırlığı bulunmamaktadır. 

Temiz su temini nasıl ve nereden olacaktır? 
Su temini Bolu’dan mı, Karacasu’dan mı sağlanacak? Kökez suyunun çok yakın olduğu herkes tarafından bilinmekte, oradan mı temin edilecek? Eğer kökez suyu kullanılacak ise bizlere bile kısıtlı verilen su otelde kullanılarak kısa sürede bu kaynağın yetersiz duruma gelmesine neden olacaktır. Hepimizin bildiği gibi şehirde bulunan kökez çeşmeleri kuruyacak, Gölcük’teki tesise verilecektir.

Atık su -kanalizasyon-
Alt yapı planları olmayan tesislerin kanalizasyonu nereye verilecektir?

Bilim ve tekniğin doğruları bu yapılaşmanın ve kullanımın doğaya vereceği zararı apaçık ortaya koymaktadır. 

Hal böyleyken ne değişti? Sayın Tanju Özcan’ın konumundan başka değişen hiçbir şey yok! 
Bizler hangi dağ efkarlıysa oradayız diyenler yine buradayız.
Karar alıcıların tam da karşısındayız.
Burada aynı alanda Gölcük halkındır, Gölcük’e dokunma diyoruz.

Bu ülke; akla, bilime, doğaya ve halka karşı yapılan işlerden bıktı. Bir avuç azınlığın yararına talandan, doğa katliamından, rant düzeninden bıktı. Geri dönüşümsüz yıkımlardan bıktı!
Yeter diyoruz.

Bizler biliyoruz ki; bu bir başlangıç olacak, 25 bungalov yetersiz kalacak sayı artarak devam edecek ve bir süre sonra Gölcük, Rize Ayder Yaylası ve Trabzon Uzungöl gibi olacak.
Bolu’yu seviyorum deyip oy isteyen sayın Özcan’a bu nedenle oy veren Bolululara, Belediye Meclis üyelerine ve tüm kamuoyuna sesleniyoruz; 18 Nisan Perşembe günü saat 17.00’de tüm Boluluları söz konusu ihale kararının görüşüleceği Belediye Meclis toplantısı öncesi, Bolu Belediyesi önünde bir araya gelmeye Gölcük’e sahip çıkmaya davet ediyoruz.
Bolu’yu sevelim, Gölcük’ü sevelim! 
Gölcük Bolu’dur, Gölcük halkındır, talan edilemez!
Gölcük’e kıymayın”