4 çocuk annesi kadın eşi tarafından katledildi 4 çocuk annesi kadın eşi tarafından katledildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, jandarma ve emniyet teşkilatlarında 7 bin 204 yeni aracın hizmete alım töreninde bir konuşma yaptı. Atatürk Havalimanı'nda gerçekleştirilen törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 85 milyonun emniyeti, huzuru, Türkiye'nin birlik ve beraberliği için fedakarca çalışan emniyet ve jandarma teşkilatının hiç tartışmasız ülkemizin de, milletimizin de kıvanç kaynağı olduğunu belirterek, "Eğer evlerimizde huzur ve güven içinde oturabiliyorsak, eğer millet olarak birlik ve beraberlik içinde yaşıyorsak, eğer çocuklarımız hiçbir korku olmadan okullarına gidiyorsa, eğer gençlerimiz ülkemizin her yanında özgürce dolaşabiliyorsa, eğer malımız mülkümüz, canımız, namusumuz, bayrağımız ve tüm kutsal değerlerimiz teminat altındaysa, hiç şüphesiz bunda aslan payı sizindir, gece gündüz demeden görevlerini özveriyle yerine getiren polis ve jandarmalarımızındır. Devletimize ve milletimize karşı mesuliyetlerinizi yerine getirebilmemiz için hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyoruz. İşte bugün jandarma ve emniyet teşkilatlarımıza 7 bin 204 yeni aracın hizmete alım törenini gerçekleştiriyoruz. Emniyet Genel Müdürlüğümüzün ve Jandarma Genel Komutanlığımızın envanterinde bulunan ve ekonomik ömrünü tamamlayan taşıtlarımızı artık yeniliyoruz. Trafik ve asayiş hizmetleri için alınan ve hizmete sunulan bu araçlarımızın 5 bin 1 tanesini emniyet teşkilatımız kullanacak, 2 bin 203 adedini ise jandarma teşkilatımız kullanacak. Toplamda 7 bin 204 adet yeni taşıt emniyet ve jandarma birimlerimizin emrinde olacak" dedi.

"Güçlü devlet ve toplumun birincil şartı güvenliktir"
Bu araçların asayiş, terör ve uyuşturucuyla mücadele başta olmak üzere güvenlik faaliyetlerinin daha etkin yürütülmesini kolaylaştıracağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her zaman söylüyorum, polisimizin ve jandarmamızın ayağının değmediği, devriye atmadığı hiçbir yer olamaz. Sadece personel sayısıyla arzu ettiğimiz güvenlik iklimini tesis edemeyiz. İnsan kaynağıyla birlikte araç gereç, donanım ve teknolojik kapasitenin de güçlendirilmesi şart. Kolluk birimlerimizi görünür kılacak, daha hızlı, daha caydırıcı kılacak olan teknik, donanım ve imkanlardır. Bugün sizlerin kullanımına sunacağımız araçlarla inşallah bu amacımıza bir adım daha yaklaşmış oluyoruz. İnsanın ihtiyaçlar hiyerarşisinde ikinci sırada güvenlik vardır. Devletin de asli vazifesi vatandaşının huzur ve güvenliğini sağlamaktır. Huzur ve emniyetin olmadığı bir yerde ne devlet olur ne demokrasi ve özgürlükler olur ne de ekonomik kalkınma olur. Güçlü devlet ve toplumun birincil şartı güvenliktir. Vatan topraklarının her karışında asayişin en üst düzeyde temin edilmesidir. Biz yakın tarihimizde güvenlik noktasında yaşanan sıkıntıların acısını çok çekmiş bunun bedelini ödemiş bir ülkeyiz. 70'lerde sokaklarımızın nasıl kaosa sürüklendiğini, daha sonra 80'lerde, 90'larda Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemizde nasıl bir atmosferin hakim olduğunu gayet net hatırlıyoruz. Gençlerimizi, pırıl pırıl evlatlarımızı maalesef o karanlık iklimde kaybettik. Ekonomik açıdan da millet olarak çok ağır faturalarla karşılaştık. Bizi yıllarca ikinci sınıf ekonomiye, ikinci sınıf demokrasiye mahkum ettiler. Kargaşa ve çatışma ortamını da milletin ensesinde adeta boza pişirdikleri vesayet teşebbüslerinin bahanesi olarak kullandılar" diye konuştu.

"2024 yılı içerisinde 35 bin 500 operasyon düzenlendi, 825 terörist etkisiz hale getirildi"
2002 yılında göreve geldiklerinde geçmiş acı tecrübelerin ışığında asayiş hizmetlerinin kalitesinin artırılmasına büyük önem verdiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğitimden sağlığa, turizmden tarıma, savunma sanayiinden enerjiye ve ulaşıma varıncaya kadar ülkemizi büyük yatırımlarla donatırken, Türkiye Yüzyılı'nın taşıyıcı kolonlarından birini güvenlik olarak gördük. Değişen güvenlik tehditleri karşısında teknik kapasitelerimizi artırdık, yeni mücadele konseptleri geliştirdik. Terörü kaynağından bertaraf etme stratejimiz bunlardan biriydi. Mafyayla, çetelerle, organize suç örgütleriyle tavizsiz mücadele bunlardan diğeriydi. Zehir tacirlerine, şehir eşkıyalarına göz açtırmama aynı şekilde bunlardan biriydi. Vatandaşımızın huzuruna kastedenler karşılarında ilk önce devletimizin güvenlik birimlerini buldu. Kendini devletten, kanundan, nizamdan üstün gören, kendini dokunulmaz gören alçakların tepesine tepesine bindik. Terör örgütlerine sınırlarımız içinde ve dışında nefes alacakları hiçbir alan bırakmadık. Burada sadece şu rakamı vermek isterim. 2024 yılı içerisinde PKK'sından FETÖ'süne, DHKP-C'sinden DEAŞ'ına eli kanlı canilere karşı 35 bin 500 operasyon düzenlendi. Bu operasyonlarda 825 terörist etkisiz hale getirildi. 70 terör eylemi güvenlik güçlerimiz tarafından engellendi. Hemen her gün üst düzey bir teröristin imha haberini alıyoruz" ifadelerini kullandı.

"Savunma sanayiinde tam bağımsız Türkiye hedefimize ulaşana kadar çalışmalarımızı devam ettireceğiz"
Yapılan operasyonların neredeyse tamamının Türkiye'nin kendi silahlarıyla, yerli ve milli teknolojiyle gerçekleştirildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Savunma sanayiinde dışa bağımlılığımızı azaltmak, bu alanda muhannete muhtaç olmamak için her türlü gayreti gösteriyoruz. Lübnan'a karşı düzenlenen siber terör saldırılarıyla bunun ne kadar hayati önemde olduğunu bir kez daha gördük. Hem yerli milli yazılım geliştirme projelerimizin, hem milli teknoloji hamlemizin, hem de elektronik harp sistemlerine yaptığımız yatırımların kıymeti böylece anlaşılmış oldu. Savunma sanayiinde tam bağımsız Türkiye hedefimize ulaşana kadar çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Polisimiz, jandarmamız, askerimiz, istihbaratımız, güvenlik korucularımız katil sürülerinin peşini bırakmıyor, inlerini tek tek başlarına geçiriyor. Aynı durum çeteler için, mafyalar için, organize suç şebekeleri için, zehir tacirleri, insanlıktan nasibini almamış insan tacirleri için de geçerlidir. Şunun bilinmesini isterim. Milletimizin huzurunu kaçıran, kamu düzenini bozan, yaptığının yanına kar kalacağını zanneden herkes, devletimizin kadife eldiveni içindeki çelikten yumruğuyla karşı karşıya kalacaktır" diye konuştu.

"Türkiye'nin huzurundan en ufak bir taviz veremeyiz"
Terörle ve suç örgütleriyle mücadelede kararlılık mesajı veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin huzurundan en ufak bir taviz veremeyiz. Bu konuda son derece kararlıyız, dirayetliyiz. Devletimize, milletimize veya demokrasimize yönelik en küçük bir güvenlik tehdidini dahi görmezden gelmiyoruz. Hem güvenliğimizi tam manasıyla sağlamaya çalışıyoruz hem de bunu hukuk ve demokrasi çerçevesinde yapmaya hassasiyet gösteriyoruz. Türkiye'yi güvenlik hizmetleri başta olmak üzere her alanda dünyada örnek gösterilen seviyelere taşıyana kadar çabalarımızı sürdüreceğiz. İnşallah bunu da sizlerle birlikte başaracağız. Türkiye'nin bugün ulaştığı seviyelerde sizin emeğinizin ve alın terinizin çok önemli rolü bulunuyor. Aşılmaz denilen dağlarda, Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler Deresi'nde tüm o mağaralara, inlere girdiniz ve bu teröristleri oralardan çıkarmak suretiyle temizlediniz. İşte o 'geçilmez' denilen yamaçlarda, bu cennet vatanın her karışında, her noktasında büyük bir sorumluluk üstlendiniz. Bu milletin huzuru, güvenliği ve istikbali için nöbet tutarken namlunun ucuna sadece gözünüzü değil, gönlünüzü de koyuyorsunuz. Sizler bizim gururumuzsunuz. Milletimizin medarı iftiharısınız. Sizler bu milletin bağrından çıkmış öz be öz evlatlarısınız. Ne denli çetin şartlar altında vazife yapmakta olduğunuzun farkındayım. 85 milyonun esenliği için nasıl büyük bir özveride bulunduğunuzu çok iyi biliyorum" dedi.

"Vadedilmiş topraklar hayali kuranlar bizden rahatsız oluyorlar"
Türkiye'nin kendi başına asla bırakılmayacak bir ülke olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Attığımız her adım, yaptığımız her hamle, hayata geçirdiğimiz her proje, bu bölgeye dair planları olanları rahatsız etmektedir. Devletimizi lime lime etmek isteyenler bizden rahatsız oluyorlar. Vadedilmiş topraklar hayali kuranlar bizden rahatsız oluyorlar. Eski sömürü çarklarını çevirmek isteyenler bizden rahatsız oluyorlar. Silah lobileri, kaos lobileri, mazlumların gözyaşından beslenen kan tüccarları bizden, büyüyen ve güçlenen Türkiye'den rahatsız oluyorlar. Nasıl atalarımız bu toprakları canlarını feda ederek vatan eylediyseler biz de burayı vatanımız olarak korumak için daima mücadele edeceğiz. Rehavete kapılmayacak, gardımızı asla indirmeyeceğiz. Bunun için hepimize önemli görevler düşüyor. Sizlerden şuna dikkat etmenizi istiyorum. Huzurumuza, emniyetimize, birliğimize, toplumsal barışımıza kasteden tahrikler karşısında her zaman müteyakkız olun. Milletimizin sizden beklediği vazifeyi yerine getirirken vakur, soğukkanlı ama çok kararlı bir şekilde davranın. Nerede görev yaparsanız yapın, milletimizle el ele, gönül gönüle verin. Milletimizin kalbini kazanmaya daima özen gösterin. Üzerinde şerefle taşıdığınız üniformada şehitlerimizin ve gazilerimizin hakkı olduğunu bir an olsun aklınızdan çıkarmayın. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak meşruiyet içerisinde özellikle bu çizgiden sapmayan her kamu görevlisi gibi sizlerin de sonuna kadar yanınızdayım. Polisimizle, jandarmamızla milletimizin arasına nifak sokmak isteyenlere bugüne kadar fırsat vermedik, bundan sonra da asla vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

Kaynak: İHA