D.Boluspor, soyunma odasına girmeye dakikalar kala skoru, ya galibiyete taşıyor, ya da beraberliğe kavuşturuyor.
Üç haftadır mevzu bu şekilde…
Dün de öyle oldu.
Daha ilk dakikalarda şok bir golle karşı karşıya kalan D.Boluspor, şaşkınlığını kısa zamanda atmış olsa bile,
Beraberliği ancak ve yine ilk yarının bitimine uzatma dakikaları kala elde edebildi.
Hakemin, 45. dakikada sağ ayak kenarına basılan Landel’in pozisyonuna penaltı vereceğini ve VAR’a gideceğini tahmin etmiş,
Var’a giderken Facebook sayfama aynen şunları yazmıştım.
- Devreye galibiyetle değil ama beraberlikle gireceğiz galiba ver penaltıyı VAR demiştim.
Var’a giden hakem penaltıyı işaret etiğinde telaş bitmedi tabii.
- Kim atacak?
- Atan atabilecek mi?
- Tutan tutabilecek mi?
Nitekim!
Kaptan Gökhan Karadeniz şık bir vuruş yaparak takımını kıyıya (devre arası soyunma odasına) çıkarmasını bildi.
XXX
Boluspor bana göre mühim neticeler alıyor.
Zor maçlardan sıyrılmasını, skoru kendi lehine çevirmesini otomatiğe bağladı gibi bi şey.
Takım, bazen git-gel’ler yaşıyor olsa da, beraberliğe ulaşma konusunda hünerli ayaklara sahip.
Nitekim D.Boluspor
Yüzde elli galibiyet, yüzde elli mağlubiyet ile istatistiklerine ve taraftarlarına HİCAZ MAKAMINDA maçlar sunuyor.
- Bu ne sevgi ahhh!
- Bu ne ıstırap!
XXX
Boluspor'un da bi Arda'sı var ve beraberlik gölünde pay sahibi.
Arda Köksal, Hakan Bilgiç, Gökhan Karadeniz üçlüsü ve Posmac’ın cüssesi ve zamanlaması, pozisyon alması inanılmazdı
Arda arayan araştıran, toplu topsuz oyunu seven, takımın oyun karakterine uygun bir genç.
Şut atan, adam eksilten, top yapan, baskı yapabilen meziyetli bir çocuk.
Fenerbahçe Mengenli kendi ardasını pamuklara sararken,
Boluspor’da kendi Arda’sını sarıp sarmalamalı.
XXX
Samsunspor teknik direktörü Hüseyin Eroğlu’nun o cart kırmızı kazağı neden tercih etti bilmiyorum.
Kırmızı tek başına tehlikeli bir renk.
Saldırgan bir tarafı var!
Hüseyin Eroğlu Hoca; o cart kırmızı kazağını taktik anlayışının bir parçası olarak mı giydi?
Taktik bilgilerini, taktik kurgusunu kırmızı renkli kazağına denkleştirmiş olabilir mi?
Hüseyin Eroğlu Hoca kırmızı giymiş, mecazen Samsunlu oyuncular kırmızı görmüş gibiydiler..
Şaka bir yana!
İlk dakikada gelen şok gol, ardından nerede ise ikinci gol..
İnanılmaz can sıkıcı bir durumdu.
Boluspor uzun süre olmasa da; sıkıntılı bir deplasman maçını en az hasarla kurtardı.
D.Boluspor, kendi öğrendiklerine, kattıklarına, rakiplerinden de dersler alarak yoluna devam ediyor.
XXX
Boluspor’un disiplinli ve dişli bir takım olduğunu rakipler görmeye hissetmeye başladı.
Boluspor’a karşı taktik manada oyun geliştirmeye çalışacaklar ve her geçen hafta D.Boluspor’un işi zorlaşacak.
Nitekim Hüseyin Eroğlu bunu bir parça başarmış ve taktik oyun anlayışını şok saldırı ve çok saldırı şekilinde kurmuş.
Kurgusu ilk dakikada meyvesini verdi ve Boluspor geriye düştü.
Boluspor takım disiplininden taviz vermeden ve yavaş yavaş kendi oyununa bağlı kalarak oynadı.
Golü de şapkadan tavşan çıkaran oyuncuları ile aldı, beraberlik golünü bu şekilde buldu.
XXX
Gerede İl Genel Meclisi Üyesi Ali Kemal Atay tam bir Boluspor hayranı ve fanatiği.
Maçları dikkatle izler, yazılarıma ve yorumlarıma eşlik eder ve ilginç tespitlerde bulunur.
Bu hafta maçla ilgili yazmıyor, Atay’ın yorumunu ekliyor ve öylece bitiriyorum.
- Hem Melih, hem de Bregu hiç iyi oynamıyorlar ve de takıma hiç katkı vermiyorlar.
- Arda'ya şans verilmeli ve ilk 11'de başlamasında fayda var Mustafa hocam.
- Maçın başında ve 2.yarının başında defansın ve kalecimizin konsantre eksikliğinden golleri yedik.
- Yoksa ki galibiyet işten bile değildi. Yine de ikinci yarı tek kale oynayan takımımızın son dakika attığı golle berabere kalmamız hepimizi çok sevindirdi.
- İkinci yarı nerdeyse tüm pozisyonlarda yatan ve tamamen zamana oynayan rakibe karşı maçı bırakmayan takımımızı kutluyorum.
Bir çok yorumcu kalemi zorlayan yorumlarını kıymetli buluyorum.
Bu maçla ilgili öngörü ve görüşleri için Ali Kemal Atay’ı ben de kutluyorum.