Siyasi oluşumları takip edenlerde iyi bilir
İktidardaki parti her zaman yıpranır
Yaptıklarıyla yapmadıklarıyla eleştiri odakları hep üzerindedir
Neticesinde birkaç seçim sonra oyları azalır, kiminin lideri Cumhurbaşkanı olur, kanun gereği partisi ile ilişiğini keser, sonra iç çekişmeler, yeni liderin kan uyuşmazlığı derken yok olup gider.
İyi de Ak Parti nasıl oluyor da 15 senedir oylarını arttırarak iktidarını koruyor?
Genel, Yerel, Referandum derken onlarca seçimden galip çıkabiliyor?
Nedeni çok basit, Erdoğan liderliğindeki Ak partinin sürekli yaptığı bir şey var
Değişmeyen tek gerçeğin değişim olduğu ilkesiyle Ülkede sürekli yenilikler yapması.
Düzene boyun eğmeyip müesses nizamı” değiştirmek için hamleler yaptı. Çünkü bu düzende ülkenin gelişebilmesi, yenidünya düzenine geçişte kendine yer edinmesi mümkün değildi.
Siyaset dışı unsurlardan medet umup beslenen statükocular bu değişime karşı çıktılar, son anayasa oylamasında olduğu gibi kaba kuvvete, illegal yollara başvurdukları gibi birde değişimi gerçekleştirmek isteyenleri de mağduru oynamakla suçladılar.
Oysa Erdoğan Liderliğindeki hareket her değişim sonrası halka giderek (Seçim- Referandum gibi) resmi yetkiyi bizzat halkından aldıktan sora yoluna devam etti.
Bunu uzun yıllar sonra gören MHP, artık halkın doğrultusunda adımlar atıp hanesine olumlu puanlar yazdırırken isminde Cumhuriyet (halk) olan partinin hala müesses nizam” özlemiyle, yeni siyasi sistemin halka sorulacak olmasını bile kaba kuvvet ile karşı çıkmasını anlamak mümkün değil.
*
Ülkeyi ilgilendiren uzun girişimizden sonra bizim Özne”miz olan Bolu”muza gelelim.
Bolu küçük şehirdir küçük şehir olarak kalacak,
Bunu ben söylemiyorum şehrin idarecilerinin geleceğe dönük planlaması bu şekilde, Bolu gelecek 20-30 yıl içerisinde nüfusu 400 bini geçmeyecek şekilde büyüyecek.
Niteliksiz göç alarak demografik yapısı bozulmasın diye sanayileşme yerine Turizm, Spor, Üniversite alanlarında gelişmesine müsaade edilecek.
O zaman bu Büyük Şehir gündemi de ne oluyor?
Başkanlık siteminde hedeflen rejim değil yönetim sistemi değişikli olduğu gibi Büyük şehirde hedeflenen de yönetim şekli değişikliğidir.
En güzel Erhan bey (Beykoz) özetlemiş bütün” şehir diyerek
Yoksa 300 bin nüfusla büyük şehir olursak milyon nüfuslu şehirlere ne ad verilecek?
Erdoğan ve ekibinin başarısının anahtarı olan değişim Genelden sonra şimdi de Yerele uygulanacak, bunu İlk yıllarında planlıyorlardı fakat Doğu illerinde art niyetle kullanılabilir çekincesiyle uygulamaya sokulmayarak yerelin müesses nizam” da kalmasına müsamaha gösterildi.
Şimdi Bolu'da bir tartışmadır gidiyor, Büyük şehir olalım mı olmayalım mı.
Asıl tartışılması gereken Büyük düşünüp uygulayabilecek miyiz?
Projeler Bolu halkının hayat standardını yükseltecek mi?
Yoksa 3 günlük asfaltı yine kazmaya devam mı edeceğiz.