Hatırlıyorsunuz değil mi 7 Kocalı Hürmüz'ü…
Buluşma zamanlaması olarak birbirlerine teğet geçen kocalarıyla gününü gün eden Hürmüz'ün renkli dünyasını yansıtan bir filmdi.
Yedi kocası vardı yedisini de haftanın bir günü birbirine denk getirmeden idare ederdi.
Pazartesi Hızır Reis, Salı Bekçi Memo, Çarşamba Fişek Ömer, Perşembe Trakyalı Hallaç Rüstem, Cuma Berber Hasan, Cumartesi Ali Çavuş, Pazar Doktor Hüsrev…
Birde güzel şarkı söylerdi.
Üç de yetmez beş tane,
Beş de yetmez yedi tane.
Ver, ver, veeer, vereeeer!
Ver Allah'ım ver!
Ne oldu?
Aynı anda yedisi de güzeller güzeli Hürmüz'ü arzulayıverdi.
.***
Bizim Yedigöller'de aynı güzeller güzeli Hürmüz gibi; herkes arzuluyor herkes görmek istiyor.
İstiyorlar da, muhteremler haftanın günlerini ayarlamıyorlar.
Ne yapıyorlar?
Hepsi aynı anda geliyorlar.
Sonrası?
Bizim Yedigöller, 7 kocalı Hürmüz misali ne yapacağını bu kadar aşığı aynı anda nasıl idare edeceğini bilemiyor.
***
Yol çok dar idi, genişletmişiz amenna!
Yetmemiş, kaymak gibi asfalt yapmışız ala ve Rana.
Ama
Araç otoparkı yetersiz!
Geçtiğimiz hafta sonu 5895 araç ile giriş yapan vatandaş ta ne yapmış?
Kafasına göre aracını yolun kıyısına park etmiş.
Görevli sayısının azlığı, vatandaşların duyarsızlığı derken, stres atmaya gelen vatandaş stres yüklenip gitmiş.
Hani Park yeri?
Hani nerede 35 bin kişinin ihtiyacını karşılamak için hizmet?
***
“Biz büyük şehrin gürültüsü ve stresinden kaçalım diye tabiata geldik. Burada kaç saattir sıkışan trafik nedeniyle saçımızı başımızı yolduk. Kilometrelerce yürümek zorunda kaldık. Geleceğimize geldiğimize pişman olduk Bir daha buraya gelmeyeceğime emin olabilirsiniz.”Diyen Fatma Kılıç'a,
“Kayseri'den kalkıp saatlerce yol geldik. Yetmedi parkın girişinde üç saat trafiğin açılmasını bekledik. Yetmedi aracımızı bırakıp kilometrelerce yürümek zorunda kaldık. Tatile mi çıktık yoksa esir kampına mı geldik anlayamadık. Milli Parklar Genel Müdürlüğü bu durumun farkında değil mi. Bolu Milli Parklar Bölge Müdürlüğü neden önlem almıyor. Kapasite kaldırmıyorsa insanlar yolun başında uyarılarak resmen çile çekmeleri önlenemez mi? Diye soran Ali Kılıç ve bu insanlar gibi yüzlerce insana cevabımız var mı?
Dikkatinizi çekerim
Gelenler sadece sizin değil, hepimizin misafiri olduğu için cevabıNIZ demiyorum, CevabıMIZ diyorum.
***
Daha önce gelen valiler, milletvekilleri bu yolun yetersizliğini görmemişler miydi?
Bence görmüşlerdi, ama bir şeyi daha görüp hesap etmişlerdi.
Neyi?
Alt yapıyı hazırlamadan yani ana plan yapılmadan bu yolu asfaltlamanın bu tabiat harikasının ihtiyaçlara cevap vermeyeceğini,
Yarınları planlamadan yapılacak olan bir yolun Yedigöller'de keşmekeşe yol açacağını…
Biz ne yaptık?
Tersini…
Yani önce alt yapıyı hayata geçirip yolu sonraya bırakacağımıza, önce yolu açtık insanları huzur içersinde Yedigöller'e ulaştırdık.
Ya sonra?
***
2015'te yolu olmayan Yedigöller'i dokuz ayda toplam 26 bin 900 ziyaret ederken, 2016 tarihinde yalnızca bir hafta sonu 35 bin kişi ziyaret ediyorsa,
Ve herkes yeni yapılan yol için teşekkür etmesi gerekirken ‘bir daha gelmem' durumunda bırakılıyorsa,
Çözüm olarak Mengen- Bolu yolunun da asfaltlanması düşünülüyorsa, bu da geçici bir çözüm.
Yani bu yol da iyi ve kalıcı bir yol değil.
***
Ne yapmak lazım?
Bu konu da yapılan haberin altına Ahmet rumuzu ile yazan okuyucumuz;
‘Hırvatistan'da bulunan Krka National Park adında bir milli park var. Bir kere gittim ve gördüm. Sistem o kadar güzel işliyor ki anlatamam. Bizler elimizdeki güzelliklerin değerini bilmiyoruz. Adamlar milli parka girişte devasa otoparklar kurmuşlar insanları ring seferleri ile taşıyorlar. Ne eksoz kokusu ne de araç gürültüsü var. Hem doğa mutlu hem insanlar mutlu. Bizim idarecilerin çok şey öğrenmesi gerekmekte, gidip sistem nasıl işliyor görmesi lazım.'Diyerek bir YOL göstermiş.
Olur mu?
Bilmem!
Çünkü Yedigöller'in zor ve zahmetli olan tabiat şartları böyle bir sistem için uygun olmayabilir.
Ama yine de Ahmet Bey'i dinlemek lazım
Ne demiş son bölümde;
‘…Bizim idarecilerin çok şey öğrenmesi gerekmekte, gidip sistem nasıl işliyor görmesi lazım.
En basiti gelenlere araçlarını yukarıda bıraktırıp, toplu taşıma ile insanları taşımak lazım.
29.09.2016
Muharrem Demirel