Değerli okurlar;
Yazmış olduğum yazıları köşenin sahibi olarak değil, kiracısı olarak yazarım.
Bilirim ki köşenin sahibi ben değilim; okuyucularım.
Çünkü Allah'tan korkar, kuldan utanırım.
Yani
Kafama estiği gibi yazamam, canımın istediği gibi yazıp kendi dünyevi düşüncelerim için insanları yanıltamam.
Çamur atamam, mikser olup ortalığı karıştıramam.
Yanlışımız, eksiğimiz olur mu?
Olur!
O zaman ne yaparız?
Alışkanlık haline getirmemek kaydı şartıyla özür dileriz
Biliriz ki;
Özür boyumuzu kısaltmaz, kuru inatta uzatmaz.
***
Niye bunları yazdık?
Geçtiğimiz hafta' Kadın Yatakta cilveli olmalıdır.' Başlıklı bir yazı yazmıştım.
Yorumlar gelmiş,
Hamza Canbaş kardeşimiz gibi ismini ve soy ismini yazıp,'Muharrem Hocam, bu yazdığınız konu da güzel ama asıl meseleyi ötelemiş, üstünü örtmüş…' diyerek yazımıza katkı sağlayanlar da var.
‘Muharrem Bey, kitabı okumadan yazıyı basıyorsunuz. Peki okumadığın bir kitapla mı atılım yapacağız ya da yapamayacağımızı irdeliyorsunuz. Sizin yeriniz de olsam bu kitaba ulaşıp hafta sonu alıp okurdum. Nasıl olsa kimse okumuyor kitabı deyip alıntıları yazmışsınız. Çok basit habercilik bunlar. Bu haber radyolarda da yapıldı hiç birinin farkı yok kitap okunmamış. Önce okuyalım. Sonra yazalım. Copy paste haberler.' Diyerek
İsim ve soy isim kullanmadan CİRİPSR CAS9 rumuzu kullanarak yazanlarda…
***
Konumuz Kütahya Belediyesinin dağıttığı' Evlilik ve Aile Hayatı' kitabıydı.
Kitabın içinde geçenler İslam'da ki kadın tasavvuruna uygun muydu, değil miydi?
Yani önemli olan da buydu!
Varsa ben bu habere balıklama atlamış ve yanlış bir yazı yazmış olabilirdim, okuyucularımızı yanıltabilirdim,
Sırtımdan aşağı ter boşalır, yüzüm kızarabilirdi.
Şükür kızarmadı.
***
19.12.206 tarihinde Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Sayın Mehmet Görmez bu konu ile ilgili bir açıklama yaptı.
Bu açıklamayı aynen yayınlıyorum.
“YANLIŞ GELENEKLERİN DİN HALİNE GELMESİNDEN KAYNAKLANIYOR”
Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Kütahya Belediyesinin, tartışma konusu olan, evlenen çiftlere dağıttığı kitabı kendisinin de incelediğini söyledi. Görmez, “bu gibi kitapları dağıtacaksanız bize sorun” dedi.
Kitabın içeriğinde tartışma konusu olan hususların tamamının, yanlış geleneklerin din haline gelmesinden kaynaklandığını anlatan Görmez, geleneklerdeki kadın tasavvurunun, İslam'ın yeryüzünde bütün insanlara kazandırmak istediği kadın tasavvurundan uzak olduğunu vurguladı. Görmez, yerel yönetimler ve kamu hizmeti yapanlara çağrıda bulunarak,“Lütfen eğer topluma dini kitaplar dağıtacaksanız, sizin ülkenizde Diyanet İşleri Başkanlığı gibi bir kurum var. Din İşleri Yüksek Kurulu gibi bir müessese var. O kitapları mutlaka bize gönderin. Biz inceleyelim. Yanlışlarla, doğruları birbirinden ayırt etsinler. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun süzgecinden geçmiş kitapları dağıtın.”
***
Şimdi bu açıklamadan sonra CİRİPSR CAS9 rumuzunu kullanarak yazan okurumuza derim ki;
Niyetim ben haklıydım, sen haksızdın demek değil,
Ya nefis tatmini?
O hiç değil!
Önemli olan okuyucularımızı aydınlatmak, onları doğru bilgiye ulaştırmak.
İkimiz de hata yaptık.
Ben okumadan yazdım,
Doğru!
Ama sizde okumadan savundunuz,
Nedenini karşılıklı çay içerken de konuşur muyuz?
23.12.2016
Muharrem Demirel