Baz gaz saz derken…

Abone Ol

Ayıp oluyor ama…

Siz; hastaları gerek evinde gerekse hastanede ziyaret ediniz,

Şifa bekleyen insanların yaşama sevinçlerini artırınız,

Yani Sıla-i Rahim yapıp, hastaları gerek evlerde gerekse hastanelerde hatırlayınız,

Başkanlığın sadece yol yapmaktan, çöp toplamaktan ibaret olmadığını ispatlayınız,

Yani yöneticiliğin sanatsal yönünü de gösteriniz…

Ama bize bir uğramayınız…

O zaman akıllara bir şey geliyor, ya Alaaddin Başkan bize uğramak istemiyor, ya da hasta ziyaretlerinin programını kim yapıyorsa bence iyi yapamıyor.

‘Yapıyoruz!' diyorlarsa o zaman sorarım;

Biz de hastayız, başkan bizi niye ziyarete gelmiyor?

Parkımızın sallanan demir korkulukları, belediye ekiplerince alındı.

Alındı alınmasına ama iki sene geçmesine rağmen geri gelmedi.

Dilekçe verdik, ‘Niye gelmiyor?' dedik

Gelmedi!

Nazımızın geçtiği kişilere gittik yarısı geldi, diğer yarısı gelmedi.

Hasta olduk başkan hasta!

Doktorlar ‘DEMİR eksikliğiniz var.' dediler

Başkanım;

Biz de hastayız; bekliyoruz, niye gelmiyorsunuz?

Etrafımız canlı müzik yapan kafeler ile doldu, pek de güzel oldu.

Etrafımız cıvıl cıvıl insanlar ile doldu, ses uygun olduğunda balkona çıkıp o güzel şarkıları dinlediğimiz de oldu.

Ama bazı geceler ise

Mahalle sakinleri evinde, pencereleri açıp rahat rahat bir film seyredemez oldu.

Dilekçe verdik, tık yok, sözlü ilettik hala daha çözüm bulunmadı.

Üstüne üstlük dilekçemizden sonra, haftada iki gün olan canlı müzik yayını yedi güne çıkarıldı.

Size samimi bir şey söyleyeyim mi?

Emin olunuz artık o kulakları tırmalayan ses bizleri rahatsız etmiyor; alıştık.

Ama doktorlara göre ilgisizlik GAZ yapmış, atamıyormuşuz…

Hasta olduk başkanım hasta!

Başkanım;

Biz de hastayız; bekliyoruz, niye gelmiyorsunuz?

Bolu Beyinin mezarı dedik; kaplıcada söz verdiniz.

Yetmedi…

Yerini bile işaret ettiniz.

Ama gördük ki inşaat başladı, Bolubeyi' de projesi de nereye gitti anlaşılamadı.

Sorarım; ‘Karakolda doğru söyleyip, mahkemede niye şaştınız?'

Hasta olduk başkanım hasta!

Başkanım;

Biz de hastayız; bekliyoruz, niye gelmiyorsunuz?

BAZ istasyonları bir yanda, arabalar kaldırımlarda, yayalar yollarda,trafikteki keşmekeşliğin sürücülerde ve yayalarda beraberinde getirdiği CAZ'lar bir yanda…

BAZ istasyonları için biri diyor; ‘zararı yok, öbür taraf diyor;zararı çok!'

Trafik konusunda biri diyor; ‘araç çok!' öbürü diyor; ‘park yeri yok!''

Vallahi neyi BAZ alacağımızı şaşırdık, keçileri kaçırdık.

BAZ, SAZ, GAZ derken FAZ'lar çatıştı,sigortaları attırdık.

Hasta olduk başkanım hasta.

Başkanım;

Biz hastayız; sizi bekliyoruz, niye gelmiyorsunuz?

Allah var! İyiye iyi kötüye kötü, yaptığınız çok güzel şeyler de var çünkü.

İyileri de saysam çok şey sayarım vallahi.

Mesela, ben zırt pırt patlayan su boruları desem, siz; içme suyu arıtma tesisi anlayınız.

Ben yollar delik deşik desem, siz; yeni açılan yollar ve beraberinde getirdiği şehirleşme anlayınız.

Ben güdük kalan 400 metrelik yürüyüş parkurunu, 1000 metreye çıkartmak için görevliye verdiğiniz talimat ne oldu desem, siz; mezbele bir halde iken modern bir hale getirdiğiniz Karaçayır Parkını anlayınız.

Dedik ya; yaptığınız hizmetleri unuttuğumuzu sanmayınız.

Ama“Allah bazı kişileri özel yaratır”deyip okyanusları geçip giderken de, vatandaşı derelerde boğduranlara da lütfen göz kapamayınız.

Kısacası derdimiz var hastayız.

Gitmediğimiz kimse kalmadı, derdimize derman aramaktayız.

‘Şifacıdır; bir de Alaaddin görsün' dediler

Sayın başkanımız…

Sinir hastası olduk,bir ara bizlere de uğrasanız…

17.10.2015

Muharrem Demirel