ASTRONOMİ AY’DAN GASTRONOMİ MENGEN’DEN AYRILMAZ

Abone Ol

Bir vakitler;

Galiba 2010 yılları idi.

Mengen'e misafir olmuş ve memleketin en kıymetli mevzusunda haddini aşarak;

“Mandaların sığırların otladığı yere dağ başına fakülte mi olurmuş” gibi cümleler kuran,

Sayın Yurdaer Kalaycı yine en ciddiye aldığımız bir mevzuda sahne aldı.

Kalaycı kimdir nedir.?

Kimin atası, kimin babası bilmem.

Ama ben/biz ne olduğumuzu da, kimin ne olmadığını iyi biliyoruz.

Buna rağmen;

Y.Kalaycı'nın yaşadığı travmaları, çocukları ile arasında olan münasebetleri, emek verdiği işi gücü, halini, vaktini,

Bugünkü durumunu,

Gazetelere yansıyan dramını, hallerini hiç ama hiç dillendirmek,

Buradan bir kanal açıp, farklı boyuta geçmek istemiyorum.

Ve Fakat.

AİBÜ Rektörlüğünün, Gastronomi MYO'yu Mengen'den çekmeye dair gündemi ile birlikte isminin anılması ve hemen aynı gün Mengen heyetinin rektörlükle görüşmesinin ardından.!!!

“Böyle bir yerde mutfak eğitimi olmaz” cümlesini sosyal medyadan paylaşması bardağı yeniden taşırmıştır.

Bu nasıl bir düşmanlık, haset ve kıskançlıktır, insafsızlıktır inanılır gibi değil.

Sabırları zorlayan,

Mengen'in kültürüne, esnafına, çalışanına, yaşayanına, doğanına yapılan bu hadsizlik değilse nedir.

Bir Yurdaer Kalaycı bir ilçenin geleceği ile nasıl oynar.

Nasıl bu kadar acımasız, bu kadar nefret dolu olabilir.

Bu adam bunu hep yapıyor.

“Mandaların sığırların otladığı yere dağ başına fakülte mi olurmuş” diyebiliyor.

Aşağılayıcı cümleler kurabiliyor

Allah'ım sabır ver. Bu adama da akıl ver, fikir ver.

İzandan yoksun bu haller, yaşına başına uymayan tavırlar, onca birikime, yaşa/başa hiç yakışmıyor.

Bizler küçük bir ilçenin büyük aşçılık kültürüne sahip fertleriyiz.

Herkes gibi insan evladıyız. Haksızlık karşısında dahi önce yutkunan, sonra konuşanlardanız.

Yutkunduğumuzda lokmalar boğazımızda kalmıyor; karnımızın ne gazı, ne de gezinen tilkisi var.

Sizin;

Eleştirirken dahi efendilik halleriniz, ben bilirim başkası bilmez, onlar cahildir kibriniz bizleri fazlasıyla üzmekte.

Bizim;

Medeni hallerimiz atalarımızdan aldığımız onca telkin, hepimizi sabra yöneltmektedir.

Sayın Kalaycı.
Hala daha emmi amcalarda dayı yeğenlerdesiniz.

Çok yazık.

Eğitimi farklı kulvarlara çekerek, marifeti kendinden bilerek; kültürel mirası öteleyerek bir yere varamazsınız.
Ata olmak baba olmak evlat olmak; sonra layık olmak, layığını bulmak, bunlar ciddi meselelerdir ve Mengen tüm bunlara bila istisna sonuna kadar sahip çıkar.

Kibardır beyefendidir alçak gönüllüdür.

Mesleğini, baba/ata vasiyeti olarak saklar geliştirir.

Asla mirasyedi değildir. Alın teri ile kazanır emeğini çalışarak hayatını idame eder.
Bu manada misafir olduğunuz bir ortamda 2010 da aşçılık kahvaltısında ne konuştuğunuzu, Mengen Fakülte çalışmalarına ve festivale dair ağır eleştirilerinizi unutmadık.

Bu mevzua dair onlarca yazı yazdım. Ne olur.?
Bir kere olsun aynaya bakmayı deneyin bu yaşıma geldim ben ne yapıyorum deyin.
Bir abdest alın ve günahlarınızın affı için ellerinizi Allah'a açın, dua edin, af dileyin.
Karşılıklı dua'laşalım. Bunu hem kendimiz için, hem de çocuklarımız için yapalım.

Bu size iyi gelecek biliyorum; zira başlamak sizi kendinize getirecektir eminim.

Mengen'i gündeminizden çıkarın artık.

Zira biz sizin Mengen üzerinden yapmış olduğunuz her türlü fikre ve yoruma peşin hükümlü olmanız, mevzulara aşağılayıcı girmeniz dolayısıyla katılmıyor kabul etmiyoruz.
Sizin Mengene dair nefretinizi anlamak kabil değil. Sadece biz değil birçok insan sizi anlamakta güçlük çekiyor.
Kendi işinize bakın artık. Çocuklarınıza torunlarınıza ayıracağınız zamanlar bu zamanlar.

Bu yaşınızda sizin için daha kıymetli şeyler olmalı. Bilmiyor, aklınıza getiremiyor, düşünemiyorsanız.!

Gelin size anlatayım. İnsani zenginliklerimizden bahsedeyim.

Boşu boşuna vebal almayın.

Mengen'in ekmeği ile geleceği ile bu kadar fazla oynamayın.

Sayın rektörlüğümüz ve senatosu;

Gastronomi MYO'yu Mengen'den almayın.

Astronomi olsa; ay'a taşısanız anlarım.

Gastronomi ve Mutfak Sanatları

Mengen'den alınırsa.!

Alınır, ağlarım.