DEĞİŞİM VE BOLU!‏

Eskiden bizlerin seçtikleri, meclisteki temsilcilerimize ulaşmak ya da telefon etmek ne mümkün...!! Veya etkinlik-toplantı, etkin dinletiler-konferanslar ve müzik. Sadece özel günlerde, o da; belediye tertipleyecekte, yıldızları göreceğiz. Türkiye büyük ülke yolunda. Şehirlerde kabuğunu kırmaya başladı. Zaman zaman densizler çıksa da, keyfi uygulayıcılar çıksa da, şehirler eski şehirdeğil, insanlar, düşünceler, paylaşımlar artık eskisi gibi değil.

Demokrat Parti Başkanı ve şu an Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu'yu sonuna kadar dinledim. Etkileyici bir konuşma yaptı. Geçmişte İstanbul Kartal Belediye Başkanlığına adaylığını koyan, herkes tarafından sevilen mutlu erkaya vesilesiyle tanırım. Ve tekel işçileri, sahip çıkma vs... Ne yalan söyleyeyim böyle bir performans beklemiyordum kendisinden. Bunu da, açıkca söyledim kendisine.. Dava, yok partisini sattı, yok idealler vs dense de, mutlak bir gerçek var; eski dünya düzeni yok artık. Her şey zamana yenik düşmekte. Ön plana çıkan insan. Rockewellerin mezar taşında şu yazar; Burada kendisinden daha bilgili ve zeki adamları bir arada toplayıp onları yöneterek zengin olan adam yatıyor der.(bilmeyenleriniz için rockeweller dünyayı yöneten yahudi.. Petrol şirketleri standart oil company ve vakfıyla dünyanın önde gelen siyaset adamlarına da burslar veren etkin bir vakıf.) Dünya değişiyor, düzene ayak uyduramayanlar ya batıyor, ya iş değiştiriyor, ya zamana yenik düşüyor.

Sorun burada. Bolumuzda düzene-kurallara uymakta zorlanıyor, bocalıyor. Değişim anlamlı ve güzel. Bunu benimsiyor, ancak dağınık-düzensiz Bolumuzda, uyanık, rantiyeci bir sınıf ya da imtiyazlı bir çıkar gurubu olduğu yönünde ciddi endişeler taşınmakta,18.madde konusunda da, çelişkiler bulunmaktadır. Burada önemli olan bu kanunu doğru anlatabilmektir. İnandırıcı olabilmektir. Birde Bolumuz kendi kimliğine, tarihine sahip çıkabilse. Umursamaz olmasa. Duyarlı kalabilse. Sıcakkanlı olabilse, paylaşabilse.. Eksik yönlerimiz bunlar. İmaret camii. Tokad-i Hayrettin Dergahı. Bir hazine. Bunların acaba mezar taşları neredeydi? Ya da Fırka Tepesi. Alabildiğine mezarlıktı, benim çocukluğumda bile belleğimde olan. Bu mezar taşları nereden nereye gitti geldi ya da yok oldu bu kimliğimiz. Bolu halkı neredeydi? uzayda değildi sanırım. Her yer yıkılıp yok olurken, seyirci kalan bir topluluk. Darmadağın edilen Bolunun tarihi yapısı. Şimdi de, modernleşme adına katledilirse, yine seyredecek misiniz..!! İyi seyirler demek isterdim. Bir Amerikalı Yankı Dergisi 80'li yılarda bir analiz yapmış. Demiş ki; yoğurdu bulan bu toplumdan bir cacık olmaz. Lafa geldim mi akıllıyız. Her şeyi biz biliriz veya kendi doğrularımız vardır. Lafa geldim mi gençliğimizle övünürüz, her nedense aynaya bakmayız... Unuttuğumuz bir algılama hatası da şudur; Saltanatlık. kabul adamlar her yere milletvekili-bakan nezdinde katılıyor. Ancak aynı durumu sizler onların makamına gitmek ya da ulaşmak istediğinizde ise hele hele birde baka olunca... Hop yassak kardeşim. Yassak...!! Ulaşamazsınız.....!!!