A.İ.B.Ü-AKADEMİK VE BİLİMSEL ÜNİVERSİTE OLAMAMAK‏
30.000'e yakın bir üniversite gençliği ve eğitim-sağlık alanlarında, hiç bir üniversiteye nasip olmayan destek, yardımlar. Bir üniversite. Ve onun idealinde yapılamazda değil hani. O hep Bolu'nun doğduğu toprakların şehrinde, ilk 5'e girmeyi hedefledi, arzuladı. O hep yazdı. Mektublarında, üniversitenin tüm çalışanlarıyla, öğrenim görenlerinde hoşluklarla ayrılacağı, beğeneceği bir üniversite olmasını istedi. Üretmeyen, bir şeyler veremeyen öğretim görevlisi olmasını hiç ama hiç istemedi. Üniversitemiz, çalışanlarının sadece maaş-döner sermayeden aldıkları kazanımlarla değil, bunu hakeden, kazanımlarının sağlandığı bu çoğrafyada, üreten, bilim yuvaları olmak zorundadır. Aslında hiç bir şey üretemeyen kişilerin bu üniversitede vebal taşıdığını da, bilmelerinde yarar görüyorum.
ŞEHİRLEŞMEYE BAŞLAYAN BOLU'DAN EKSİK YÖNLER
Şehir bir kimlik kazanmaya başladı. Meydan ortaya çıkıyor. Dikilen ağaçlar eğri. Çok acele bunun düzeltilmesi lazım. Cephe çalışmaları görsel görünüm kazanmaya başladı. Ancak yan görüntü. Örneğin Hayat Eczanesi üzeri rezalet. Bina sahibine iş düşmekte. Taksi duraklarının bir tarafı boş. Onların içlerine pekala bankamatik makineleri ya da reklam amaçlı düzenekler sağlanabilir. Buralara Bolu'yu tanıtan kitabçıklar-broşürler konulabilir.
KÖROĞLU
Bilkent üniversitesi. Mehmet Kalpaklı hocamı arıyorum. Öğreniyorum ki Amerika'da ve Avrupa'da Köroğlu'yu araştıran yok. Türkmenistan'da daha çok. Geçen sene kongrede yapılmış. Bu seneki sempozyum ve festivalin daha anlamlı olacağını düşünmekteyim. Bu sene Köroğlu milli değerimizi tüm dünyaya çok anlamlı bir şekilde hissedilen konuma getirmeliyiz. Köroğlu'na ait şimdiye kadar çıkan tüm yayınlar-çizgi romanlar temin edildi. Filimleri getirildi. Sizlere de sunumu yapılacak izleyeceksiniz. Köroğlunu sadece ülkemiz değil tüm dünyaya tanıtmak için elimizden geleni yapacağımızdan da kimsenin şüphesi olmasın. Bu arada Kent Müzesi, eski fotoğraflar ve Ömer Sayın. İnanılmaz karelere doğru gidiyoruz. İnadına paylaşmayan insanlar olsa da ya da kendine kazanım yapmaya çalışanlar olsa da!!!
YAPILAMAZDA DEĞİLDİ HANİ...?
Şehrin eski konumundaki banklar, aydınlatma direkleri, çöp kutuları acaba müteahhit firma ya da taşeronlar tarafından yıkılıp, yok edileceğine, köylerimize veya kazalarımıza verilemezmiydi. Az veya çok. Nedersiniz? Yok etmek yerine, işe yarardı...!!!