Çocuklarımıza AYI ismini koymayız.

Ama

Dişi geyik olan MARAL ismini koyarız, yine geyikgillerden olan CEYLAN ve KARACA da

Çünkü

Kültürümüzde özel bir yerleri vardır,

Şamanizm dönemine ait efsanelerimiz

Ve

İslam ile tanıştıktan sonra ise Osmanlı döneminde İnegöl’de Geyikleri ile birlikte yaşayan GEYİKLİ BABA mız ve ABDAL MUSA mız vardır.

Onun içindir ki sevgi perisi olan bu içli varlık; dilimizdedir, gönlümüzdedir.

Cami ve medrese süslemelerimizde, velhasıl bütün sosyal hayatımızda farklı renk ve desenlerde her yerdedir

***

Başkanımız Sayın Tanju Özcan, park ve bahçelere Kızıl Geyik heykelleri koymuş.

Belediye önündekileri gördüm; Allah var pek güzel olmuş.

İnsanları bir görseniz çoluk çocuk herkes fotoğraf çektirme telaşında, (Mete Ferah Ağabeyimizde bizi de fotoğrafladı bu arada)

Ancaaaak…

Dikkatimi bir şey çekti, ilk gördüğümde üç geyik vardı.

Ya şimdi?

İki geyik var.

Birini vurdular mı ne?

***

Yukarıda da ifade ettim, Geyik heykelleri çok güzel olmuş, başkanımıza bu konu da teşekkür ediyorum.

Ama

Ne yazık ki bu güzel yaratıkları, gerek kaçak avcılar gerekse parası olanlar, Anadolu’da söylenen

‘Ben de gittim bir geyiğin avına

Geyik çekti beni kendi dağına

Tövbeler tövbesi geyik avına

Siz gidin kardaşlar kaldım kayada"

Ve

‘Aman avcı vurma beni
Ben bu dağın ay balam maralıyam
’ türkülerinden ve hikâyelerinden ders almayıp acımazsızca vuruyorlar.

***

Belediye önünde Faruk Bozbey ve Murat Gücüm kardeşlerimiz ile geyik muhabbeti ederken, konu geldi yapılan geyiklere…

Dedik ki, ‘Niye sadece erkek geyik var, dişi geyik Maral ve yavruları yok?’

Sayın Başkanım!

Geyiklerimiz sadece heykel olarak kalmasın, topluma bir mesaj versin.

Bu güzel canlılara kıyan insanlara bir hatırlatmada bulunmak

Ve

Caydırıcılık ve sahiplenme açısından baba geyiğin yanına anne geyiği ve yavrularını ekleyiversek

Yani

Merhamet ve aile duygularını katıversek…

30.04.2021

Muharrem Demirel