Son yıllarda, özellikle geçtiğimiz yaz dönemini de içine alan süre içinde Türkiye’nin birçok yerindeki yangınlar, Karadeniz Bölgesi’nde yaşanan sel ve heyelanlar çok sayıda can ve mal kaybına neden oldu. Ayrıca deprem kuşağında olan ülkemiz ve ilimizde sık sık yıkımlara bağlı, can ve mal kayıpları da yaşanmaktadır.

T.C. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı AFAD tarafından, “2021 Türkiye Afet Eğitim Yılı” ilan edildi. Bolu’da da AFAD İl Müdürlüğü ve İl Milli Eğitim Müdürlüğünce, 12-13-14 Ekim 2021 tarihlerini içine alan “2021 Türkiye Afet Yılı” etkinlikleri de Kent Meydanında düzenlenen açılış programıyla başladı. Bolu AFAD İl Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nce, JAK, İHH, Türk Kızılay, Bolu İtfaiyesi, İl Sağlık Müdürlüğü, Köroğlu Dağcılık, Kartalkaya Gençlik Spor ve İzcilik Kulübü tarafından açılan stantlarda çocuklara eğitimler verildi. Deprem Simülasyon Tırı’nda deprem anında çocukların okul ortamında nasıl davranmaları gerektiği uygulamalı olarak anlatıldı. Çevredeki riskler ile afet öncesi, afet sırasında ve sonrasında yapılması gereken doğru kuralların aktarıldığı etkinlikte, afet ve acil durum planı, bina güvenliği, tahliye, toplanma ve barınma alanları, ilk yardım, yangın ve afet farkındalığı konularında bilgiler verildi.

Afet Eğitim Yılı’nda öğrencilere bu bilinci aşılamak nedeniyle düzenledikleri etkinlikle ilgili bilgi paylaşan Bolu İl AFAD ve Acil Durum Müdürü Cengiz Çavuş; “Bolu afetsellikte ilk sıralarda yer alıyor. Bu süreçte bizlere düşen görev ise özellikle gençlerimizi, çocuklarımızı bu konularda bilinçlendirmektir. Burada bize başkanlığımız tarafından tahsis edilen bir tırımız, afetlerde kullanılan çadırımız ve ekipmanlarımızı tanıtıyoruz. Milli eğitimle beraber protokolle yapmış olduğumuz bir afet eğitim konteynırımız var. Bunun içerisindeki malzemelerin tamamını yerelde biz ve milli eğitim teknik öğretmenleri 50 bin TL. maliyetle yaptık. Bizim olası afetlerde bizle beraber koordinasyonu sağladığımız ve beraber görev aldığımız arkadaşlarımız var. Umke ve Umkenin çadırı var. Yine Kızılay beslenme hizmet grubumuz olarak, yanında bizlere her türlü desteği veren STK’larımız var. Biz AFAD olarak koordinasyonu sağlıyoruz ama bu süreçte bazı kurumlardan da destek alıyoruz. Bunlardan bazıları Köroğlu Dağcılık, İzcilik Fedarasyonu, arama kurtarma, itfaiye ekip amirliğimizde onlarda bizlerle. Onun yanında da JAK (jandarma arama kurtarma ekipleri) burada bir sergi açtılar ve neler yaptıklarını halka ve öğrencilerimize tanıtıp anlatıyorlar. Japonya’da ve bizde eğitimler alan öğretmenimizde olmak üzere 6 öğretmenlerimizle, ana sınıf ve ilkokul öğrencilerine oyun parkurunda oyunlarla neler yapılacağı anlatılıyor. Daha sıkıcı bir ders ortamında değil de oyunla daha kalıcı olsun diye bu şekilde gösteriliyor. Örneğin bu alanda eskiden olan paylaşma imece usulüyle, yan yana dizilip içinde su olan kovaları birbirine vererek kovaları taşıyor, boşaltıyorlar. Bu sayede yardımlaşmanın ne olduğunu imecenin ne olduğunu öğreniyorlar. Çamur alanımız da zemin ıslak olduğunda nasıl davranacaklarını öğrenmeleri konusunda hazırlanmış bir oyun alanı.”diye ifade etti.

Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hem Türkiye’de hem de Japonya’da eğitim almış, hem Türkiye genelindeki hem de Bolu ilindeki öğretmenlere bu konuda eğitimler veren Abant İlkokulu Sınıf Öğretmeni Tülin Tülay İçerler alandaki yapılanlar ve buradaki amaçlarla ilgili bilgiler paylaştı. Öğretmen Tülin Tülay İçerler; “Daha önce ben afetlerle ilgili atölye çalışmalarının çok önemli olduğunu gösteren uluslararası bir kuruluşla birlikte çalışma fırsatı bulmuştum. Biz bu kuruluşla, Türkiye için ne yapabiliriz diye düşündük. Aslında afetlerin sınıflardan, dört duvardan ve tatbikatlardan ibaret olmadığı ortaya çıktı. Bunun üzerine atölye çalışmaları gerçekleştirdik. Çocuklar bazen sadece oyun oynuyorlar ama oyun sonunda aslında bir afete, bir doğa olayına yönelik, afet olması olası ve bir doğa olayına yönelik davranış biçimini kazanıyorlar. Çocuklara oturdukları binaların temellerini, evlerindeki eşyaların doğru yerde doğru şekilde monte edilip, monte edilmediğini sorgulatıyoruz. Afetlerden sonra kişi başı kullanılacak su miktarları hakkında bile bilgileri var çocukların.”dedi.

Afetleri ne kadar bilirsek, o kadar az korkarız diye belirten Öğretmen Tülin Tülay İçerler; “Çünkü biz bilmediğimizden korkarız. Bu şu değildir, ben her gün afetle mi yaşayacağım? Bu psikoloji de bizi çok yorabilir. Ama biz bunları oyunlarla veriyoruz. Mesela sadece kartonun içinde emekleme yarışması yapıyoruz. Çocuk bunu oyun olarak algılıyor ama sonrasında diyoruz ki ‘Biz böyle bir durumda, yangın anında da bu hareketi gösterebiliriz.’ diye ifade ediyoruz. Ya da yapboz yapıyor çocuk ama her yapbozun arkasında bir davranış biçimi var. Bununla ilgili yorum yapabiliyor. Çocukların afete bakış açısını ve afetle birlikte yaşamayı öğrenmelerini sağlıyor. Bizim atölyelerdeki nihaiyi amacımız, durum değerlendirmesi yapabilen bireyler oluşmasını sağlamak. Burada şu çok önemli hala daha çök, kapan, tutun cenin pozisyonunu mu yapalım diye düşünen insanlar varken şunu yapmak gerekli. Benim pozisyonumun alacağı şekli var olduğum durum belirler. Bizim şunu yapmamız gerekli. İnsanlar bir alana girdiklerinde kısaca bir göz gezdirip, burada güvenli noktam neresi olabilir? Burada bir yangın çıktığında neresi olabilir? Bunları ufak ufak akıllarından geçirmelerini sağlamak.. Böylece dünyayla uyum içerisinde yaşayacağız. Aslında deprem, sel bunların hepsi doğa olayı ve biz eğer bunlara uygun yaşama biçimini reddedersek, yine en çok zarar gören biz oluruz. Çünkü doğa mutlaka eninde sonunda kendi halini alır.”dedi.

Bu etkinlik için çok emek sarf edildiğini vurgulayarak sözlerine başlayan İş Yeri Sağlık Güvenlik Birimi İl Koordinatörü Sema Kara; “Bütün kurumlar tek tek, ayrı ayrı tüm detayları 1,5 aydır, uzun süredir sarf ediyoruz ve tüm okullar etkinlikleri her sahada uyguladılar. Bu sadece bir stand açma etkinliği değil. Çocuklar uygulama alanlarını birebir görerek her sahada çocuklar uygulama yaptılar. Bu da kalıcı bir öğrenme metodunu sağlayacak çocuklarımız için. Bizim burada yapılan çalışmalarda karavan olsun, tüm stantlar olsun öğretmen arkadaşlarımız kendi imkânlarıyla hani buradaki organizasyonu sağladılar. Gezici karavanın afet ile ilgili bölümlerinde gerek proje çalışmalarında, gerekse işçilikte Milli Eğitim Müdürlüğü İş Yeri Sağlık Güvenlik Birimi periyodik kontrol uzmanları tarafından yapılmıştır. Tüm tasarımlar İSGB biriminin hayal dünyasıyla gerçekleştirilmiştir. Ayrıca bu etkinliği düzenlerken tüm resmi kurumlarla iletişime geçilmiş tüm kurumların afete hazırlık etkinliğinde yer alması sağlanmıştır. Etkinlikte öğrencilerimiz her alanı uygulama görerek, dokunarak, hissederek yaşamaları sağlanmış ve kalıcı bir öğrenme aşaması gerçekleştirilmiştir. Tüm kurumlarımızla koordineli çalışılmış ve il genelinde en geniş çaplı yapılan afet eğitim etkinliği olarak hayata geçmiştir. 3 gün boyunca yaklaşık 850 öğrencimiz 100’e yakın öğretmenimiz alanımızı ziyaret ederek, çalışmalara aktif olarak katılacaktır.”ifadelerini kullandı.

Saygı ve sevgilerimle…

(Fatma Marmara)