Türk Ocakları Bolu Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hamdi Zenginbal, Suriye Bayır Bucak Türkmenlerine yönelik saldırıların Türkiye Suriye sınırında Türkmensiz bir hat oluşturmak için artarak devam ettiğini belirterek, Bu harekâtın bölücü örgüt ve İsrail'in arzuladığı Büyük Kürdistan emeline hizmet ettiği anlaşılmaktadır” dedi.

Suriye sınırında yaşam mücadelesi veren Türkmenlere yönelik başlatılan saldırılara bir tepki de Türk Ocakları'dan geldi. Türkmenlere yapılan kıyıma TSK'nın müdahale etmesi gerektiğini belirten TÜrk Ocakları Bolu Şube Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hamdi Zenginbal, Son günlerde Suriye Bayır Bucak Türkmenlerine yönelik saldırılar vahametini arttırarak devam etmektedir. Türkiye Suriye sınırında Türkmensiz bir hat oluşturmak üzere yapılan bu harekâtın bölücü örgüt ve İsrail'in arzuladığı Büyük Kürdistan emeline hizmet ettiği anlaşılmaktadır. Bölgeden yardım çığlıkları yükselmektedir. Rus destekli Esed rejiminin saldırılarına karşı kahramanca direnen Türkmenlere acil yardım ulaştırılmalı, Türk ordusu duruma müdahale etmelidir. İran, Şii varlığı üzerinden bölgeye müdahil olabiliyorsa Türkiye, Türkmen varlığı üzerinden aynı hakka sahiptir. Bugün sınırlarımızın dibindeki soydaşlarımıza sahip çıkamaz isek yarın ülkemizin sınır güvenliğini sağlayamayız. Viyana'da varılan mutabakat uyarınca gerçekleşecek ateşkes öncesi Esed sınır hattının bu kısmını Türkmenlerden temizlemek istemektedir. Ateşkes sonrasında yurtlarını geri almak için Türkmenlerin yapacağı her hamle onların ateşkesi bozan taraf olarak algılanmasına neden olacaktır. Bu durum Esed'in işine yarayacaktır. Aynı zamanda PYD/PKK ittifakına bu bölgeyi devredip Türkiye sınırını örgütün hâkimiyet alanına dönüştürme tehdidiyle devletimize kafa tutacaktır. Ortadoğu'da bölge gücü olmak iddiasıyla Suriye krizinde aktif rol oynayan Türkiye Cumhuriyeti hükümeti hem Irak'ta hem de Suriye'de, sadece ve yalnızca Türkiye'nin desteğine dayanan Türkmenlere karşı yöneltilen saldırıları bertaraf edemiyorsa bu iddia havada kalır ve Türkiye'nin inandırıcılığı kalmaz. Türkiye, Suriye siyasetini Türkmen merkezli olarak yeniden gözden geçirmelidir. Aksi takdirde bölgede kendine umut bağlayan soydaş ve dindaşlarının nezdinde telafisi mümkün olmayan itibar kaybına uğrayacaktır. Türk kamuoyu Kobani için ortalığı ayağa kaldıran bölücü örgüt yandaşları kadar bu bölge için duyarlılık sahibi olmalıdır. İş işten geçmeden gerekli tedbirler alınmalıdır. Yoksa bu gelişmelerin faturası ülkemiz için çok ağır olacaktır. Devletimizi bu konuda acil tedbirler almaya ve Türkmen varlığını korumaya çağırıyoruz” dedi. Haber Merkezi