Yeni Türkiye kavramını anlamanın ve benimsemenin yanında anlatmanın ya da benimsetmenin de ne kadar ehemmiyetli olduğunu idrak ettiğimiz günleri yaşıyoruz. Ülkemizin vesayetlerden kurtulup, tarihinin en spesiyal seçimine yaklaştığı bugünlerde, siyasilerin geleceğe dönük bir vizyon geliştirmesi Yeni Türkiye özelinde gözden kaçırılmayacak bir gerekliliktir. Peki ya vizyon? Vizyon, yaşadığımız dönemde eldeki imkanlar ile geleceğe dönük plan ve proje üretimi olarak karşımıza çıkmaktadır. Geleceğe dönük vizyon geliştirmenin temelinde somut 3 temel öğeye ihtiyaç vardır. Bunlar; gençlere değer veren lider, potansiyelli bir genç nüfus ve son olarak ülke istikrarı. Yeni Türkiye idealinde karşımıza çıkan en önemli kesit güçlü ve kendine güvenen bir gençlik hayal eden lider. Yeni Türkiye'nin gücünü aldığı diğer bir nokta ise, potansiyeli yüksek ve kendini geliştirebilecek her türlü menşeye sahip olan bir genç nüfus. Cumhuriyet tarihinde ki en istikrarlı siyasi bir dönemi yaşadığımız gerçeğide gözden kaçırılmaması gereken önemli bir ayrıntı…

Bir görev dağılımı yaptığımız zaman; liderin üstlenmesi gereken mesuliyet, kendine güvenen bir nesil için şartları oluşturmak, gençleri siyasetin merkezine yerleştirerek ülke sorunlarına duyarlı bir genç modeli yetiştirmeye çalışmak. Dönemin en büyük sorunu olan asosyal bir nesil zaman geçtikçe sorumluluk almaktan kaçınan ve apolitik bir düşünceye sahip nesile dönüşmeye devam ediyor. Ülkenin en demokratik günlerinde gençlerin kendini ülke yönetimden bu kadar çekmesi veya geriden takip etmesi geçmişteki siyasetçilerin yanlış siyasetinin ya da bilerek böyle bir proje gütmeleri ile bire bir alakalıda olabilir. Artık ülke, gençlere önem veren bir lidere sahip. Gençlerin kendine olan güvenini kazanması ve kendilerini özel hissetmesi adına seçme yaşında olduğu gibi seçilme yaşının da 18'e indirilmesi siyasi otoritenin atacağı en önemli adımlar arasında yer alıyor. Halkın kendi gençlerine güvenmesinin yanında, siyasette gençlere dönük radikal adımlar atılması ile, bastırılmış ve küstürülmüş bir neslin yeniden dirilişine hep birlikte şahit oluruz. Gençlerin üzerine düşen görevler, hükümetlere göre bir nebze daha sancılı geçer. Yıllarca kendi gençliğine güvenmeyen siyasetçi portrelerine şahit olmuş bir nesil var ortada. Bunun yanında ülke sorunlarıyla dertlenmeyen bir nesil…

Bu dönemde zamanını harcayabileceği o kadar çok uğraş varken, bastırıldığı ve küstürüldüğü bir ortama zaman ayırması hiç de öyle kolay gözükmüyor bu neslin. Yeni Türkiye vizyonunda gençlerin ülke sorunlarıyla dertlenme zamanıdır, dünya mazlumlarına umut olma zamanıdır. Hayalinde ki gençlik için kendi gençliğini feda edebilen bir gençlik şiarıyla hareket etme zamanıdır. Zaferden değil, seferden mesulüz düsturuyla hareket etme zamanıdır. Zaman; risk alarak koşmak, Gazze ile dertlenmek, Myanmar ile kederlenmek, Suriye için tasalanmak, Doğu Türkistan için kaygılanmak zamanıdır…

Yeni Türkiye idealinin geleceğe taşınmasının yegane kaynağı biz gençleriz, bu güvenin yanında kendimizi özel hissetme zamanımız geldi. Yeni Türkiye bir idealin yanında, gençlerin yıllarca kendi gencine güvenmeyen siyasilere karşı bir yengi mücadelesidir. Artık bizim sıramız geldi düşüncesiyle ön saflardan yer tutma sırası biz gençlerde. Gücümüzü tarihten alıp, geleceğe bu gücü ulaştırmak için fedakarlıktan kaçınmamalıyız, risk almaktan korkmamalıyız. Bir neslin yükü omuzlarımıza yüklendi şiarıyla kendimizi Yeni Türkiye vizyonunun merkezine yerleştirmenin zamanı geldi… Saygılarımla