YAPICI; 'ATILAN TAŞ, ÜRKÜTÜLEN KURBAĞAYA DEĞMEDİ”

MHP Bolu Belediye Meclis kontejyan adayı Murat Yapıcı, MHP İl Başkanı Mehmet Aydın'la birlikte parti binasında açıklamalarda bulundu. Yapıcı yaptığı açıklamada;

Başından beri izlediğiniz gibi MHP olarak, adayımız Sayın Şükrü Gülez ve bizler farklı bir ses, farklı bir uslup ile uzlaşmadan, kardeşlikten, barıştan, çözümden, hizmetten yana herkesi kucaklama iddiası ile yollardayız. Bizler AKP genel başkanından başlayarak ülke geneline yayılan kin ve nefret söylemlerinin, ötekileştirmenin, milletimizi her vesile ile ayrıştırarak, kavga ettirmenin ülkemize vereceği zararların farkında olarak önce devletim ve milletim, sonra partim diyen zihniyet ile vatandaşlarımızın karşısındayız.

2 yıldır Bolu'nun gündemini belirleyen, tartışmalara konu olan kent meydanını ele alacağız. Hepinizin bildiği gibi Alaadin beyin ortada projesi yokken Atatürk Bulvarı'nı Anıt Park önünde kapatması ile başlayan süreci hepbirlikte yaşadık. O dönemde Alaaddin bey Mimarlar Odası, Mühendisler Odası, sivil toplum örgütleri, siyasi partilerin hiçbirinin fikrini almadan, hatta hepsiyle kavga ederek süreci götürdü. O dönemin en çarpıcı tartışması Abdullah Uzun'la yaşadığı simitli basın toplantılarıydı. Gerçi sonra AKP'yi hırsızlıkla itham eden, harun gibi gelip, karun oldular diyen bu arkadaşlar aynı partiye geçseler de mücadelelerine devam ettiklerini açıkladılar. Birkaç kez değişen, alt geçit, yeraltı otoparkı gibi bir çok tartışmadan sonra 19.000 m2 alanda projesinden daha önce kamuoyunun bilgi sahibi olmadığı, ihale ile müstecire devredilen 2 adet kafe ortaya çıktı. 14.01.2013 tarihinde bitmesi gereken bugüne kadar bitmeyen bu projenin maliyeti 5.300.000.00 TL'idi. Bolulu hemşehrilerim bu kafelerde proje dışı çıkmalar, cam kapamalarla yeşil alanları da işgal ederek büyüdükçe büyüdü. Ancak çok göze batması nedeniyle, proje dışı ekleriyle oluşan diğer kafe ve daha önce ki onaylı projede atölye ile sergi salonu olarak görülen diğer yapılar da proje değişiklikleri nedeniyle seçim sonrasına bırakıldı. Ortaya çıkan sonuç, atalarımız, atılan taş ürkütülen kurbağaya değmedi sözüne tıpatıp uyuyor.

Burada öncelikle belediye kaynakları kafe müstecirlerinin kar etmesi amacıyla yanlış kullanılmıştır. Bu söylediğimiz yatırıma karşı olduğumuz anlamına gelmemelidir. Biz Alaadin beyin belediye kaynaklarını kullanırken öncelikleri belirlemede çok hoyrat davrandığı ve belediye imkanlarını bir çok yatırımda olduğu gibi burada da Bolu halkı yararına değil, belirli şahıslar için kullanmasına itiraz ediyoruz. Belediyenin asli görevleri kafe yapmak değil halkın zorunlu ihtiyaçları, alt yapı, yol, su, kanalizasyon , banketler, sosyal donatıları yapmak, halkın yaşamını kolaylaştıracak tedbirleri almaktır. Çevre mahallelerde 2 dönemdir çamur, toz, toprak, çukurlara mahkum edilen ve son altı ayda gelişi güzel yapılan parke taş döşemesi, yarısı kuruyan, yüksek fiyatla yapılan fidan dikimleri, düzensiz yapılan bir kış bile dayanmayan asfalt uygulamaları Bolu'nun kaderi değildir.

Kaynakları yanlış kullanmanın yanında uygulamalar kentin ruhuna, tarihine, kültürüne de uygun olmamıştır. Kent meydanları kentin ruhunu yansıtan yapılardan oluşur. Bunlarda ranttan ziyade, sanat, kültür, turizm ve sosyal verimlilik esastır. Bizim o meydanda daha önce mimar arkadaşımız Sayın Semih Dimicioğlu'nun rölevelerini hazırladığı şimdi tapu kadostra binası olarak kullanılan posta ve telgrafhane binasının restore edilerek Bolu'