Toprak; Türkiye'yi karanlık günler bekliyor”

Cumhurbaşkanlığı seçim çalışmaları için Bolu'ya gelen CHP İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesinin başkanlık sisteminde olduğunu söyleyerek, Başbakan'ın istediği rejimin bu sistem olduğunu belirtti. Ancak yapılan bir araştırmada başkanlık sisteminin demokrasilerin ölüm öpücüğü olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Toprak, Başbakan gibi bütün gücü elinde toplayan ve kontrol konusunda gerçekten de ısrarlı bir kişiliğin bir de cumhurbaşkanı olması ve sistemi başkanlık sistemine dönüştürmesi gerçekten Türkiye'yi çok karanlık günlerin beklediğini haber veriyor” dedi.

İstanbul Milletvekili Binnaz Toprak, cumhurbaşkanlığı seçim çalışmaları için geldiği Bolu'da gündeme dair açıklamalarda bulundu. Toprak, cumhurbaşkanını ilk defa halkın seçecek olmasının parlamenter bir sistemde değil, başkanlık sisteminde olacağını belirterek Başbakan Erdoğan'ın istediği rejim şeklinin de Başkanlık sistemi olduğunu ifade etti. Toprak şunları söyledi:

ERDOĞAN BAŞKANLIK SİSTEMİ İSTİYOR”

“İlk defa cumhurbaşkanını halk seçecek. Parlamenter bir sistemimiz var bizim. Halk tarafından seçilmesi ancak başkanlık sisteminde olabiliyor. Zaten AKP ve özellikle de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın istediği rejimi Başkanlık sistemine dönüştürmek. Bu yüzden son derece önemli bir seçim bu seçim. Ben aslen öğretim üyeliği yapıyordum. Siyaset bilimi literatüründe başkanlık sistemi üzerine geniş bir yazım vardı. Birinden bahsedeceğim. Yüz elli yedi ülkeyi kırk yıl takip etmişler ne tür bir rejimi var diye. Demokrasiden, diktatörlüğe dönüşmüş örneğin zaman içerisinde. Bulunan şey şu. Başkanlık sistemleri çok kısa sürede bizim gibi ülkelerde demokrasinin sonunu getiriyor diktatörlüğe dönüşüyor. Bu çalışmanın yazarları başkanlık sistemi için ‘demokrasilerin ölüm öpücüğü' diyorlar. Gerçekten de Başbakan gibi bütün gücü elinde toplayan, yargısıydı, polisiydi, devlet bürokrasisiydi hatta işte futbol federasyonuydu, her yere el atan, her tarafı kontrol etmeye çalışan ve de kontrol konusunda gerçekten de ısrarlı bir kişiliğin bir de cumhurbaşkanı, halkın seçtiği cumhurbaşkanı olursa ve sistemi de başkanlık sistemine dönüştürürse gerçekten Türkiye için ben şahsen çok karanlık günlerin beklediğini düşünüyorum. Zaten şu noktada çok otoriter bir rejim var, demokrasiden epey uzaklaşmış vaziyetteyiz. Kafasını kaldıran, itiraz eden, muhalefet eden herkes bir şekilde bertaraf ediliyor. ‘Taraf olmayan, bertaraf olur' diye kendisi dedi zaten Sayın Başbakan”

Konuşmasında Ekmelettin İhsanoğlu'nu da akademisyenlik döneminden tanıdığını belirten Toprak, oy kullanmayacağını söyleyen vatandaşların oylarını gidip direk Erdoğan'a vermelerinin de aynı yola çıkacağını belirtti. Toprak oy kullanma işleminde yoğun katılımın önemini şöyle anlattı:

SEÇİMLERE YOĞUN KATILIM NEDEN ONEMLİ?

“Ortak adayımızı gerek parti örgütleri içinde gerek CHP kitlesi içinde demokrat sol seçmen arasında beğenmeyenler var. Neden beğenmediklerini de anlamış değilim. Ben kendisini de tanırım. Akademisyenliğinden tanırım. İslam Eserleri Müzesi'nin içinde kütüphanesi vardı orada akademik toplantılar yapardı Ekmelettin Bey ve bunlara davet ederdi. Son derece çağdaş, medeni, yumuşak ve de siyaset açısından önemli olmayabilir ama saygın bir kimliktir. Birkaç dil bilir. Oy vermeye gitmeyecek olanlara ben şunu söylemek istiyorum. Gitmeyeceklerine, doğruca gidip recep Tayyip Erdoğan'a oy versinler. Aynı şey olacaktır. Hatta dedikodular şu ki; Başbakan yaptırdığı bir kamuoyu araştırmasında katılımın düşük olacağını görmüş ve o yüzden aday olmaya karar vermiş. Katılım önemli. Bütün Türkiye'de katılmayanların oyları hiçbir şekilde sayılmıyor. Oy kullananlardan ve geçerli oy kullananlardan hesaplanıyor. Diyelim ki Türkiye'de yüz kişi geçerli oy kullandı. En yüksek, güçlü aday 49 oy almış. Ne eder? Yüzde 49 ile barajı geçemez. Yüzde 50+1 oya ihtiyacı var. Yüz kişi yerine 80 oy düşünün. Katılımın düşük olduğunu düşünün. Yine 49 oy almış olsun. Yüzde 50'nin üzerine çıkıyor. Katılım bu kadar önemli. Bu seçimde taildi, güneşti dememek lazım çünkü bu herhangi bir seçim değil. Ekmelettin Bey'in ben iyi bir cumhurbaşkanı olacağını düşünüyorum. İnsanlar bu kutuplaştırmadan bıktı usandı”