İl teşkilatını ziyaret eden Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop kongre sürecini değerlendirdi, hem de ülke gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. 15 Eylül itibariyle kongre sürecine girdiklerini belirten Şentop, bu durumların siyasi partiler için yıpratıcı olmasına rağmen Ak Parti'de durumun kesinlikle öyle olmayacağını söyleyerek, Kongre sürecinin partimizin seçime yönelik çalışmalarında bir güç, ayrı bir imkân vereceği kanaatindeyiz. 15 Eylül itibariyle kongre sürecini başlatırken aslında seçimlerin startını da vermiş olduk” dedi.

Altındağ Belediyesi tarafından yapılan Altındağ Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin açılış törenine katılmak üzere Bolu'ya gelen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, partisinin il teşkilatını ziyaret etti. Şentop, İl Başkanı Yüksel Coşkunyürek, Milletvekilleri Ali Ercoşkun ile Fehmi Küpçü, Bolu Belediye Başkan Vekili Hüseyin İka, İl Genel Meclisi Başkanı Yaşar Yüceer, İl Gençlik Kolları Başkanı Taha Furkan Sönmezel ve çok sayıda partili tarafından parti binası önünde çiçeklerle karşılandı.

Karşılama merasimin ardından parti binasına çıkan Genel Başkan Yardımcısı Şentop, burada partisinin Bolu teşkilatları ile bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının başında kısa bir konuşma yaparak Genel Başkan Yardımcısı Şentop'u Bolu'da ağırlamaktan onur duyduğunu söyleyen İl Başkanı Yüksel Coşkunyürek, Sayın başkanımız bugün çok hayırlı bir hizmetin açılışı vesilesiyle buradalar. Cuma'dan önce de bu açılışı hep birlikte gerçekleştirdik. Bolu'muza güzel bir eseri hep birlikte kazandırmış olduk. Bu eserin kazandırılmasında emeği geçen başta Altındağ Belediye Başkanımız Veysel Tiryaki beye, belediye başkanlığımıza, il özel idaremize ve tüm katkı veren herkese il başkanı olarak teşekkür ediyorum” dedi.

“SİZLERİN HUZURUNDA DESTEK VEREN TÜM HALKIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUM”

Bolu'da Ak Parti'nin iktidara geldiği 2002 yılından beri büyük değişimler yaşandığını belirten Coşkunyürek, Bolu halkı da bu değişimi yakinen takip etti ve her seçimde partimizin yanında yer aldı. En son ki Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 66.14'lük destekle Ak Parti'ye olan desteğini sandıkta bir kez daha gösterdi. Seçim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcımız olarak da sizlerin huzurunda destek veren tüm halkımıza teşekkür ediyorum. İnşallah bizlerde var olan bu güveni sarsmadan çalışmalarımızla aralıksız devam edecek, onların beklentilerine karşılık vermeye gayret göstererek halkımızın sesi olmayı sürdüreceğiz. Bolu'muzu daha da geliştirmek için teşkilatlar olarak üzerimize düşen görevi yapmaya sürdürüyoruz” diye konuştu.

“2015 SEÇİMLERİNDE TEŞKİLATLAR DAHA DİRİ BİR ŞEKİLDE HAZIR OLACAĞIZ”

5. Olağan Kongre süreci ile ilgili bilgiler de veren Coşkunyürek, Bu hafta delege seçimlerimiz başladı. İnşallah delege seçimlerimizden sonra da kongre seçimlerimiz olacak ve 2015 seçimlerinde teşkilatlar olarak daha canlı, daha diri bir şekilde hazır olacağız. Bunu yüreklerimizde hissediyoruz. İnşallah daha önce kaybettiğimiz bir milletvekilini de yeniden kazanarak, Bolu'da 3-0 yapma arzusundayız” ifadelerine yer verdi.

Coşkunyürek'in ardından partililere hitap eden Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop da hem kongre sürecini değerlendirdi hem de genel gündemle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. İlk olarak 5. Olağan Kongre süreci ile ilgili görüşlerini paylaşan Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şentop, Ak Parti'nin kurumsallaşmayı tamamlamış bir siyasi hareket olduğunu vurguladı.

“KONGRE SÜRECİNİ BAŞLATIRKEN ASLINDA SEÇİMLERİN STARTINI DA VERMİŞ OLDUK”

Kongrelerin bütün siyasi partiler için yıpratıcı süreçler olduğunu söyleyen Şentop,“Kongrelerde farklı listeler çıkar, ihtilaflar olur, ayrışmalar olur ve kongre sonrasında partilerin il ve ilçelerde kendine gelebilmesi için zamana ihtiyaç vardır. Hâlbuki biz kongrelerimizi öyle bir zamanda yapıyoruz ki; 22 Şubat'ta bütün kongrelerimizi bitirmiş olacağız zaten seçim takvimi süreci de başlamış olacak. Dolayısıyla biz kongrelerimizden herhangi bir ihtilaf çıkma, ayrışma oluşma durumu görmediğimiz gibi tam aksine kongre sürecinin partimizin seçime yönelik çalışmalarında bir güç, ayrı bir imkân vereceği kanaatindeyiz. Dolayısıyla 15 Eylül itibariyle kongre sürecini başlatırken aslında seçimlerin startını da vermiş olduk” diye konuştu.

2001 yılında kurulan Ak Parti'nin Türkiye'nin 100 yılı aşkın zamandır ülke gündemini teşkil eden sorunların çözümüne yönelik çalışmalar gerçekleştirdiğini ve elini taşın altına koyduğunu söyleyen Şentop, Ak Parti'nin çözüm üreten, ürettiği çözümleri uygulamaya koyan ve risk alan bir parti olduğunu söyledi. Konuşmasının devamında Ak Parti hükümeti tarafından başlatılan çözüm süreci ile Irak ve Suriye'de yaşanan IŞİD krizine de değinen Şentop, şunları söyledi;

“NE ZAMAN, NE YAPILACAKSA ONA KARARI BİZ VERECEĞİZ”

“Türkiye'nin gözünü kapattığı takdirde bu olanlardan uzak kalacağını sanan bir muhalefet anlayışı var. Hâlbuki hemen Suruç'ta köylerden bakıldığı zaman diğer taraftaki çatışmaları, dumanları görebiliyorsunuz. Biz bu mülahaza ile hükümetimize parlamentodan bir yetki (tezkere) verdik. Elbette Türkiye'nin de çıkarlarını dikkate alarak gerektiği zaman karar verme yetkisi, vereceği kararın da zamanını ve şeklini belirleme yetkisi Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ndedir. Sağdan soldan müdahale etmeli-etmemelidir gibi görüşler bizi ilgilendirmiyor. Ne zaman, ne yapılacaksa, Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda ona kararı biz vereceğiz, ihtiyaç olursa tabii ki.

“BÖLGEYİ VE OLAYLARI İYİ GÖZLEMLEYİP DEĞERLENDİREN BİR HÜKÜMETİMİZ VAR”

Ana muhalefet partisi genel başkanı biliyorsunuz tezkereye Hayır” demişti biliyorsunuz. Ardından bir takım olaylar yaşandıktan sonra sadece Kobani ile ilgili yeni bir tezkere çıkartalım dedi. Şimdi Kobani'yi zaten içeriyor bizim tezkeremiz. Yarın öbür gün sınırın başka bir tarafında olaylar yaşansa her il, her ilçe, hatta her köy için ayrı ayrı tezkere mi çıkartacak Türkiye? Burada mesele Türkiye'nin menfaatidir. Sağdan soldan gelen üflemelerle, gazlarla hareket etmeyecek, bölgeyi ve olayları iyi gözlemleyip değerlendiren bir hükümetimiz var.

“SÜRECİN GEREKTİRDİĞİ HASSASİYETİN ŞUURUNU TAŞIMAK MECBURİYETİNDEYİZ”

Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde Çözüm Süreci” ismiyle bölgede silahları susturacak, terörü sona erdirecek bir hamle başlatıldı. Bunun birçok boyutu var. Askeri-güvenlik boyutlarının dışında iktisadi boyutları var, bölgeyle ilgili yatırım boyutları var, siyasi boyutları, temel hak ve hürriyetlerle ilgili boyutları var. Bu konudaki kararlılığımızı ifade etmek istiyorum. Buradaki sürecin gerçek muhatabı da Türkiye'de yaşayan bütün milletimizin unsurları ama özellikle de Kürt kökenli vatandaşlarımız. Bölgede yaşayan vatandaşlarımız Çözüm Süreci'nin benimsediğini görüyoruz. Benimsenen bu sürecin gerektirdiği hassasiyetin şuurunu taşımak mecburiyetindeyiz. Güvenlikle yaşanan sıkıntılarda hükümetimiz gerekli her türlü adımları atacaktır. Yaşanan bu olaylar geçicidir. Bölgede asayişin yapılması konusunda ne gerekiyorsa yapılacaktır.”