Seben Bolu'nun adı pek duyulmayan, ama görenlerin unutamadığı tarihi dokusuyla doğal güzellikleriyle keşfedilmemiş bir cennet. Keşfedilmeyi bekleyen Seben, fotoğraf karelerine yansıyan güzellikleriyle Ankaralıları kendine hayran bırakıyor.

Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Bolu Halk Kültürünü Araştırma ve Uygulama Merkezi (BAMER) tarafından düzenlenen Seben Belediyesi'nin de destek verdiği ‘Keşfedilmeyi Bekleyen Cennet: Seben' konulu fotoğraf sergisi, 6 Kasım Cuma günü Ankara'da Vakıf Eserleri Müzesi'nde açıldı. Açılışa Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Emine Davarcıoğlu, Seben Belediye Başkanı Süleyman Özbağ, BAMER Müdürü Yrd. Doç. Dr. Azize Aktaş'ın yanı sıra çok sayıda Ankara'da yaşayan Bolulu ve Sebenli ile doğa ve fotoğraf sever Başkentli katıldı.

Seben'i kültürü, tarihi, coğrafi özellikleri ve doğasıyla yani tüm yönleriyle Ankara'ya taşıyan fotoğraf sergisi, ziyaretçilerini başka bir dünyaya götürüyor. Frigler'den Osmanlı'ya uzanan binlerce yıllık bir tarihe sahip olan Seben, Anadolu'nun farklı medeniyetlerine de ev sahipliği yapmış gizemli bir ilçe. Bolu'nun bu küçük ilçesi ikinci bir Abant olmaya aday Seben, turizm açısından bir ‘hazine' olarak da tanımlanıyor. ‘Tarihi ağaçların ilçesi' olarak da bilinen Seben, taşların koruduğu yüzyıllık ağaçların la örtülü ‘Fosil Ormanları', yine tarihe tanıklık eden ‘Kaya Evleri' ile farklı ve zengin bir potansiyele sahip. Örneğin, sadece sahip olduğu fosil ormanları dünyadaki örnekleri gibi korunup, projelendirilebilirse yılda iki milyon ziyaretçinin gelebileceği hesaplanıyor.

Seben Belediye Başkanı Süleyman Özbağ, fotoğraf sergisi ile Seben'in tüm yönleriyle Ankara'ya taşındığını, Ankara'da yaşayan Bolulu ve Sebenlilerin de sergide buluştuğunu söyledi. Serginin Ankara'da yaşayan Sebenlilere memleket kokusunu getirdiğini dile getiren Süleyman Özbağ, serginin Başkent'teki doğa ve fotoğraf sever tarafından da yoğun ilgiyle karşılandığını belirtti. Seben'in turizm açısından son yıllarda büyük ilerleme kaydettiğini anlatan Özbağ, geçen yıl Bolu'da Gülezler Konağı'nda gerçekleştirilen serginin Seben'in Başkentte daha çok tanınması amacıyla bu Ankara'da açıldığını ifade etti. Seben'in tarım ve turizm kenti olma yoluna emin adımlarla yürüdüğünü vurgulayan Süleyman Özbağ, bu amaçla Seben için Turizm ve Tarım Stratejik Yol Haritası'nın belirlenmesi için çalışmalara hız verildiğini söyledi. Seben'in turizm potansiyeli açısından zenginliğine dikkat çeken Özbağ, "Seben Göleti, Nevruz Tepesi, Frigyalılar'dan kalma Çeltik Deresi, Hocaş, Kaşbıyıklar, Yuva, Solaklar ve Alpagut köylerinde derin vadiler içinde yükselen kayalar içine oyulmuş 3-4 katlı kaya evleri, Kesenözü köyündeki 78 derece sıcaklıkta şifalı suyu olan Pavlo Kaplıcaları, Çeltikdere köyü civarındaki Roma döneminden kalma kilise, peri bacaları ve en önemlisi yaylalarımız bizim başlıca turizm potansiyelimiz" dedi. Süleyman Özbağ Abant Gölü'nün 7 katı büyüklüğünde olan Seben Taşlı Yayla Göletinin, ilçenin tarım ve turizmine çok büyük katkıları olduğunu ifade etti. "Her yıl ekim ayında Seben Panayırı ve Elma Festivali, 21 Mart'ta ise Türk kültürünün izlerini taşıyan Nevruz Şenliği düzenliyoruz" diyen Özbağ, Başkentlileri bu etkinliklere katılmaya ve Seben'in güzelliklerini yakından görmeye davet etti.

Son iki yıldır BAMER tarafından düzenlenen fotoğraf sergisinin de Seben'in tanıtımına büyük katkı sağladığını vurgulayan Özbağ, şunları söyledi: Seben, doğanın bütün renkleri, çam ağaçları arasında saklanmış gölleri, yaylaları, kayak merkezi, tarihi kaya evleri, fosil ormanı, şifalı termal su kaynakları ve konuksever insanlarıyla yeryüzünün cennet köşelerinden birisi. Ankara'daki sergi açılışında bir araya geldiğimiz Ankara yaşayan Sebenli işadamlarımız ‘Seben'in tanıtımı için biz ne yapabiliriz?' diye soruyor. Bu bile bu tür etkinliklerin Seben için ne kadar önemli olduğunun göstergesi. Ciddi bir turizm potansiyeli olan Seben'in tanıtımı için sanatsal etkinliklere de ağırlık vermekte kararlıyız. Bu amaçla kaya evlerinin olduğu bölgeye sanat evleri yapacağız. Seben'in yurtiçinde olduğu gibi yurtdışında da tanıtımına önem veriyoruz. Seben, Bolu'nun gizli kalmış bir hazinesidir. İkinci bir Abant olmasını hedeflediğimiz gölünün yanı sıra, dağıyla ve ormanıyla ele alındığında bir yıldız gibi parlıyor. Biz bu yıldızımızı hem ulusal hem de uluslararası düzeyde tanıtmayı hedefliyoruz. Seben'deki Nevruz Tepesi'nin, Köroğlu'ndan sonra Türk dünyasının diğer bir birleştirici sembolü olmasını istiyoruz. Bolu Belediye Başkanı Sayın Alaaddin Yılmaz'ın kıymetli destekleri ile Seben'i en kısa zamanda uluslararası alanda tanınan bir merkez olması için gerekli çalışmaları başlattık. Seben'i turizm merkezi yapmaya kararlıyız” Seben'in tarihi ve doğal güzelliklerinin yanı sıra Seben Elması gibi ilçenin simgesel değerleri de yansıtan Sergi, Ankara Vakıf Eserleri Müzesi'nde 14 Kasım'a kadar doğa ve fotoğraf severler tarafından gezilebilir. Haber Merkezi