İl Başkanlığı'nın Bolu Öğretmenevi'nde düzenlediği divan toplantısına katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, her şeye rağmen İsrail'in Türkiye'den özür dilemesini tasvip ettiklerini belirterek, Ancak bu özrün karşılığı yüz binlerce Müslüman'ın kanı olmamalıdır” dedi.
Partisinin İl Başkanlığının Bolu Öğretmenevi'nde düzenlediği divan toplantısına katılan Kamalak, İsrail'in Türkiye'den özür dilemesinin şehitleri geri getirmeyeceğini fakat devlet politikası bakımından önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
Türkiye'nin 79 noktasında NATO'ya ait üsler bulunduğunu ifade eden Kamalak, Malatya'ya da füze kalkanı yerleştirildiğini anımsattı.
Kamalak, füze kalkanı ile üslerin kontrolünün Türkiye'de olmadığını kaydederek, şöyle devam etti:
''Kurtuluş Savaşımızda büyük bedeller ödeyen Adana, Kahramanmaraş ve Gaziantep'e patriot füzeleri yerleştirildi. Bunların masraflarını biz ödüyoruz ama kontrolleri bizde değil. Güya silah bizim ama tetik bizde değil. Obama, İsrail'i ziyaret etmek isteyince Washington'dan ayrılmadan önce 'İran'la ilgili her türlü seçenek masamızdadır' demiştir. Silahlı müdahale de dahil. İsrail'i ziyareti sırasında da 'Amerika'nın en öncelikli hedefi İsrail'in güvenliğidir' dedi. İsrail Başbakanı Netanyahu da Obama'ya madalya verdi.
Bütün bunlar ön hazırlığın başlangıcı mıdır- Her şeye rağmen İsrail'in Türkiye'den özür dilemesi, tasvip ettiğimiz bir durumdur ancak bu özrün karşılığı yüz binlerce Müslüman'ın kanı olmamalıdır. Yani Türkiye ile İran karşı karşıya getirilmemelidir.''
Çözüm süreci;
Çözüm sürecine de değinen Kamalak, PKK terör örgütünün silah bıraktığını söylemediğini belirterek, ''silah bırakma'' tabiri yerine ''ateşkes'' sözcüğünün kullanılması gerektiğini savundu.
''Bu ülkenin tek serçesinin bile öldürülmesine gönlümüz razı olmaz'' diyen Kamalak, şöyle konuştu:
''Hele hele nice yiğitlerin yere serilmesini asla istemeyiz. Kanı durdurucu her türlü hareketi desteklemeye varız ancak bizim samimi inancımız İmralı'dan barış çıkmayacağı hususudur. İmralı'dan barış yerine PKK'nın meşrulaştırılması çıkacak. İnşallah kardeş, kardeşin kanını dökmez, temennimiz budur. Öbür taraftan, mevcut hükümetle PKK arasında kanın dökülmesini önleyici, gerçek anlamda çözüm bize zor gözüküyor.
Öcalan, 'Bin yıldan bu yana Kürdü, Türkü ile İslam bayrağı altında kardeşçe dayanışma içinde yaşamıştık' diyor. Bu söz doğru bir sözdür. Biz de zaten konuşmalarımızı izleme fırsatı buluyorsanız, bunu söylüyoruz. İktidara 'siz terörü önleyemezsiniz çünkü sizin planınızda, projenizde İslam yok' diyoruz. Yani 'temel unsura sarılmadan barışı sağlayamazsınız' diyoruz.''